Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP’nin TBMM Başkanlığı’na kanun teklifi sunarak barış bildirisi imzacısı 406 akademisyenin kamu görevlerine iadesi ve mağduriyetlerinin giderilmesini istediklerini açıkladı.
Özel, düzenlediği basın toplantısında Anayasa Mahkemesi’nin Barış Akademisyenleri hakkında verdiği hak ihlali kararının ardından teklifi sunduklarını kaydetti.
11 Ocak 2016’da çok sayıda bilim insanının o günkü siyasi şartlara ilişkin bir bildiri imzaladığını anımsatan Özel, “Elbette demokratik rejimler en şok edici ifadelerin kabul edilmese de kişilerin paylaştığı görüşlerin şiddet çağırmıyorsa ve kanunları ihlal etmeye teşvik etmiyorsa, kişiler tarafından özgürce ifade edilebileceği rejimlerdir” dedi.
Özel: Gizli bir el AYM kararını yayınlatmıyor
Özel, Anayasa’nın 153’üncü maddesinin, AYM kararlarının derhal Resmi Gazete’de yayımlanması gerektiğini ve herkesi bağladığını belirterek şöyle konuştu:
“Kararlar derhal yayınlanır denildiği halde bir el, Anayasa Mahkemesi kararını yayınlatmıyor. Yani, gerekçeli karar çıkmış ve herhalde bir duyum alınmış ki, Anayasa Mahkemesi tarafından kendi internet sitesine konmuş ancak bu karar Resmi Gazete’de yayımlanmıyor.
“Bu muz cumhuriyetlerinde olmaz, derebeyliklerde olmaz. Ancak Anayasa Mahkemesi kararını, bir gizli el yayınlatmayarak kendisi açısından da sonuç doğurmamasını sağlıyor.
“Mağduriyetler ortadan kalkmalı”
“Tarafımızdan 20 Temmuz’da ilan edilen OHAL’den sonra 11 ayrı KHK ile ihraç edilen 406 akademisyenin göreve iadesine ilişkin bir kanun teklifi Meclis Başkanlığı’na sunuldu. Bu kişilerin başta kamudaki görevlerine iade edilmeleri, kendilerine ödenmeyen maaşların ödenmesi ve uğradıkları mağduriyetlerin ortadan kaldırılması amaçlanıyor.
“Anayasa Mahkemesi kararından sonra devleti yönetenlerin derhal yapmakla yükümlü oldukları görevdir. Meclis açıldığında yürütme adım atmadıysa, Anayasa’nın ilgili maddesiyle bağlı olan milletvekilleri olarak yasamanın adım atması gerektiğini ifade ediyoruz.
Teklifin gerekçesi
CHP’nin yaptığı teklifin gerekçesinde şu ifadeler yer aldı:
“Anayasa’nın 153. maddesi, Anayasa Mahkemesi kararlarının kesin olduğunu, bu kararların Resmi Gazete’de hemen yayımlanarak, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlayıcı olduğunu vurgulamaktadır.
“Kararın üzerinden geçen süreye karşın, Anayasa’nın 153’üncü maddesinin gereği yapılmamış, siyasi irade bu konuyu gündemine almaktan özenle kaçınmıştır. İmzacı akademisyenlerin kamudan ihraç edilmelerine neden olan bildiriye yönelik suçlamaların hukuken çökmüş olduğu gerçeğinden hareketle, akademisyenlerin derhal görevlerine dönmeleri için gerekli adımlar atılması Anayasa gereği bir zorunluluktur.
“Yürütme organı AYM kararını tanımıyor”
“Ne yazık ki Yürütme organı, Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımamakta, demokratik rejimlerin vazgeçilmezi olan kuvvetler ayrılığı ilkesini yanlış yorumlamakta, hukukun üstünlüğünü hiçe saymakta, yargı kararlarının gereğini yerine getirmemekte ısrar etmektedir.
“İktidar partisinin özellikle rejim değişikliğinin gerçekleştiği 16 Nisan referandumunun ardından kuvvetler ayrılığı yerine kuvvetler birliğini öngören, yasama ve yargı organlarının başında bir siyasi partinin genel başkanının bulunduğu yürütme erkinin emrine girmesini istediği, kamuoyuna mal olan iş ve işlemleriyle belli olmaktadır.
“KHK’ların ekli listelerinden çıkarılsın”
Anayasa’nın 138’inci maddesi de yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarının hiçbir surette değiştirilemeyeceğini ve bu kararların yerine getirilmesini geciktiremeyeceğini vurgulamaktadır. Anayasa Mahkemesi’nin ilgili kararının yerine getirilmesi yürütme organı tarafından geciktirildiği için yasama organı olarak anayasal sorumluluğumuz gereği, Anayasa Mahkemesi’nin kararının gereğini yapmak için harekete geçmemiz gerekmektedir.
“Bu çerçevede bu kanun teklifiyle Barış Bildirisi’ne imza atmak dışında haklarında hiçbir iddia bulunmayan 406 akademisyenin, KHK’ların ekli listelerinden çıkarılarak görevlerine iade edilmeleri, seyahat özgürlüklerinin sağlanması ve maddi olarak mağduriyetlerinin giderilmesi amaçlanmıştır.”
AYM "hak ihlali" dedi5 Aralık 2017'den beri devam eden akademisyen yargılamalarında hapis cezasına çarptırılan akademisyenlerden bazıları yerel mahkemelerin kararlarını AYM'ye taşıdı. AYM Genel Kurul, 26 Temmuz 2019'da 10 akademisyenin bireysel başvurularını birleştirerek görüştüğü dosya üzerinden “hak ihlali” kararı verdi. AYM, başvuruculara 9 bin lira tazminat ödenmesine, ihlalin ortadan kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılması için karar örneğinin yerel mahkemelere gönderilmesine de hükmetti. 2 Eylül 2019'da başlayan yeni adli yılın ardından devam eden yargılamalar kapsamında ilk beraat kararı AYM'nin kararına atıfla İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkmesi'nden geldi. Türkiye genelinde devam eden mahkemelerde toplam 37 akademisyen beraat etti. |
(TP)