CHP’nin İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, 1 Şubat 1979’da katledilen gazeteci Abdi İpekçi ve faili meçhul cinayetlerde kaybedilen gazetecilerle ilgili hazırladığı “Faili Meçhul Cinayetler ve Cezasızlık Raporu”nu kamuoyuyla paylaştı.
Gazetecilerin her zaman işlerini, özgürlüklerini ve hayatlarını kaybetmek riskiyle karşı karşıya kaldıklarını hatırlatan Gülizar Biçer Karaca, 2016’daki darbe girişiminin ardından yaşanan süreçte de keyfi gözaltılar ve yargılama tehditleri ile karşı karşıya kalan gazetecilerin, 90'lı yıllarda olduğu gibi hedef alındığın dikkat çekti, OHAL resmiyette sona ermiş olsa bile OHAL koşullarının fiilen devam ettirildiğini söyledi.
Biçer Karaca “Öldürülen pek çok gazetecinin faili bulunmadığı gibi, açılan soruşturma dosyaları da zamanaşımını beklerken yılda sadece bir kez “failler bulunamadı” ibareli tutanaklar konmak için açılmıştır. Bu dosyaların pek çoğu zamanaşımına uğramış, bazılarında birkaç tetikçi cezalandırılmış ve mağdur yakınlarının taleplerine rağmen soruşturmalar faillerin bulunması için genişletilmemiştir” dedi.
8 cinayete dair tespitler
Raporda, Türkiye’deki cezasızlık iklimini ortaya koyan ve azmettiricileri hala ortaya çıkarılmayan gazeteci cinayetlerinden sekizine dair hukuki süreci detaylı olarak ele alan Biçer Karaca; Abdi İpekçi, Çetin Emeç, Muammer Aksoy, Musa Anter, Uğur Mumcu, Metin Göktepe, Hrant Dink, Ahmet Taner Kışlalı cinayetlerine ilişkin detaylar da verdi.
Cezasızlığın önlenmesi için çözüm önerileri de ortaya koan Biçer Karaca, raporda cinayet davalarının hepsinde ortak olan noktaları üç başlıkta topladı:
* Gazeteci cinayetlerinde asıl failler yargılanmamakta sadece alt kademedeki güvenlik güçleri ya da tetikçiler yargılanmaktadır.
* Bu yargılamalarda ceza alt sınırı en düşük olan suçlardan ceza verilmektedir.
* Yargılamalar sonucunda ceza alan kamu görevlisi ya da tetikçi bulunsa bile bu cezaların infazında ertelemeye gidilmekte ya da çıkarılan af yasalarından faydalanarak failler serbest kalmaktadır.
"Cezasızlığı engelleyecek yasal ve idari önlemler alınmalı"
“Gazetecilerin faili meçhul cinayetlerle öldürülmesinin ardındaki gerçek sorumluları soruşturabilmek için öncelikle fiilen yaşanan cezasızlık durumunu engelleyecek yasal ve idari önlemler alınmalıdır” diyen Gülizar Biçer Karaca’nın paylaştığı raporda şu tespit ve öneriler yer alıyor:
- Bu suçların zamanaşımına uğramasının önüne geçilmeli ve faili meçhul gazeteci cinayetleri insanlığa karşı suçlar kapsamında değerlendirilmelidir.
- Devlet sırrı yasası bu suçların aydınlatılmasına geçit verecek şekilde tekrar düzenlenmelidir.
- Devlet memurlarının yargılanmasını izne bağlayan yasalar gibi sorumluların hesap vermesini zorlaştıran yasalar kaldırılmalıdır.
- Kamuoyunun davalara desteğini engellemeye yönelik dava nakli gibi uygulamalar terkedilmeli, soruşturmalar hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmelidir.
- Hak ihlallerine karışan devlet görevlilerine işten el çektirilmeli, terfi ve taltif edilmeleri engellenmelidir.
"Hakikat Komisyonları kurulmalı" önerisi
Raporda, 12 Eylül Askeri Darbesi'nden bu yana gerçekleşen gazeteci cinayetlerini araştırmak için bağımsız bir Hakikat Komisyonu kurulması önerisinde de bulunan Gülizar Biçer Karaca, komisyonda gazeteciler, sivil toplum kuruluşları, hak örgütleri, siyasi partiler ve mağdur yakınlarının yer alması gerektiğini savundu.
Basını hedef gösteren siyasi üslup ve gelenekten vazgeçilmesi gerektiğini belirten Biçer Karaca şu önerilerine şöyle devam etti:
"Kurulacak Hakikat Komisyonunda toplumsal istişarenin en geniş tabana yayıldığından emin olunmalı, tüm bulgular basın yoluyla ve eşzamanlı olarak kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Her cinayetin kendine has özellikleri ve faillerin neden korunduğu duyurulmalı ve tanıklığı olanlara uluslararası ölçekte çağrı yapılmalıdır.
"Mağdur yakınlarının devam eden acısına saygı duyulmalı ve anma ve benzeri programlar düzenlemeleri engellenmemelidir.
"Basın özgürlüğü ile düşünce ve ifade özgürlüğünü güvence altına alacak yasalar ve fiili uygulamalar hayata geçirilmeli, kolluğa ve hakim ve savcılara bu özgürlüklerin korunması ile ilgili meslek içi eğitimler verilmelidir.
Çözüm hedefleri
Gülizar Biçer Karaca raporda sekiz davayla ilgili olarak şu çözüm hedeflerini sundu:
- Gazetecilerin faili meçhul cinayetlerle öldürülmesinin ardındaki sorumluların soruşturulup yargılanabilmesi için yasal düzenlemeler konusunda müdahalelerde bulunmak
a) Devlet sırrı yasasının faili meçhul cinayetler ve zorla kaybetmeler konusundaki soruşturma ve kovuşturmaların derinleştirilebilmesi için yeniden düzenlenmesi konusunda kanun teklifi vermek
b) Devlet görevlilerinin insan hakları ihlallerinde soruşturmaların izne bağlanmaması konusunda kanun teklifi vermek
c) Hak ihlallerine karışan devlet görevlilerine işten el çektirilmesi konusunda kanun teklifi vermek
- Faili meçhul gazeteci cinayetlerinin insanlığa karşı suçlar kapsamında değerlendirilmesi ve davalara desteğin engellenmesine yönelik dava nakillerinin engellenmesi konusunda kamuoyu duyarlılığı oluşturmak
- 12 Eylül Askeri Darbesinden bu yana gerçekleşen Gazeteci Cinayetlerini araştırmak için bağımsız bir Hakikat Komisyonu kurulması konusunda önerge vermek
- Soruşturma makamlarının harekete geçirilebilmesi için medya, insan hakları örgütleri, barolar, üniversiteler, mağdur yakınları ile dayanışma içerisinde olmak
- Basını hedef gösteren siyasi üslup ve geleneğin ortadan kaldırılması için mücadele etmek
(HA)