* Fotoğraf: Emin Sansar - Ankara / AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cumhuriyet Halk Partisi (HDP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün partisinin Meclis’tek grup toplantısında konuştu.
Organize suç örgütü liderliği suçlamasıyla aranan Sedat Peker’in açıklamalarına sessiz kalınmasına tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “Neden savcılar harekete geçmiyor?” diye sordu.
“Demokratik ülkede siyasi parti kapatamazsınız”
HDP’yi kapatmak üzere yeniden iddianame hazırlanmasıyla ilgili de şunları söyledi:
“Demokrasinin savunulması gerektiği bir ülkede bir partiyi kapatamazsınız. Şiddet, baskı uyguluyorsa kapatın. Partinin yöneticileri silah alıp ortalıkta dolaşıyorsa kapatın. Ama savcı siyasi otoritenin talimatıyla harekete geçiyorsa orada demokrasi yok demektir.
“Vatandaş sandıkta istediği partiye oy verir. Parti kapatmaya yönelik her eylemi ya da partilerin seçimlere katılmasını engellemeye yönelik hiçbir hareketi doğru bulmuyoruz.
“Milli iradeye duyduğum çağrı sadece HDP için değil. Ankara Büyükşehir Belediye başkanına zorla istifa ettirdiklerinde onun hakkını savundum. Bana göre haksızlıklar susan dilsiz şeytandır.”
“Bir hükümeti düşürecek kadar olay ortaya kondu”
Kılıçdaroğlu gündeme ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ben lağım borusu patladı dedim meğer çukurun içinde bunlar. Koku bütün Türkiye'yi sardı ama Saray hissetmiyor. Türkiye'yi temelden sarsan bir sürü açıklamalar var Saray'dan bir cümle bile yok.
“AK Partili, MHP'li kardeşlerime sesleniyorum; bu lağım çukuru bu kadar kokuyu dünyaya yaymışken, neden kimse konuşmuyor? Neden savcılar harekete geçmiyor?
“Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devleti olmaktan çıkmıştır. Yargı asla ve asla tarafsız ve bağımsız değildir. Talimatla iş yapan bir yargı vardır.
“Türkiye Cumhuriyeti devletinde hiç kimsenin can ve mal güvenliği yoktur. Her sabah, sabahın köründe kapınız kırılabilir ve içeri polisler girebilir. Çocuğunuza da, eşinize de, akrabanıza da silah dayatılabilir. Yeri geldiğinde öldürülebilir.
“Nerde yaşıyoruz? Yeraltı dünyasının önemli bir aktörü açıklamalar yapıyor. Gazeteler, televizyonlar tartışıyor. İktidar sahibinden tık yok. İktidar sahipleri ve mafya ortak devleti yönetiyorlar. Cumhur İttifakı'nın üçüncü ortağı mafyadır.
“Bir hükümeti düşürecek kadar, bir olay değil iki olay değil onlarca olay ortaya konduğu halde adamlarda tık yok. Yüzünüz hangi astardan, hangi deriden?”
“128 milyar doları sormayıp ne soracağız?”
“Rüşvet alan siyasetçilerden söz ediliyor, tık yok. Uyuşturucu kaçakçılığı yapanlar var bu da söyleniyor. Hiçbir savcı korkudan soruşturma açamıyor. Nasıl bir devlet, nasıl bir anlayış?
“Faili meçhulleri araştırmadılar. Erdoğan söz vermişti bulacağım diye. Gidip başında Fatiha okuyacaksınız demişti Cumartesi Annelerine. Copladılar, yerlerde sürüklediler yaşlı insanlar. Nerede insan hakları?
“128 milyar dolar diye sormayıp ne soracağız? Boyunu mu yaşını mı, altın klozetli tuvaletini mi soracağız sana.” (AS)