Feminist Kolektif üyesi kadınlar, kafası kesilerek çöp konteynırına atılan Münevver Karabulut'un (18) ailesini suçlayan açıklamalar yapan İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın görevden alınmasını istediler.
Taksim metrosu girişinde oturma eylemi yapan kadınlar, Karabulut ailesine 'Kızlarına sahip çıkmışlar mı?' diye soran "Cerrah'ın önce kendi diline sahip çıkmasını" söylediler.
Cerrah, Etiler'deki bir çöp konteynerında parçalanmış cesedi bulunan Karabulut'un katillerinin hala bulunamamasıyla ilgili eleştirilere cevap verirken "Kızlarını takip etselerdi. Sizin kızınız olsa, kaçta eve gelmesini istersiniz? Gece erkek arkadaşının evinde geç saatlere kadar kalmasına izin verir misiniz?" gibi Karabulut Ailesi'ni suçlayan ifadeler kullanmıştı.
"Cerrah bunu hep yapıyor"
Bugün 13.30'da bir araya gelen kadınlar Cerrah'ın ağzı bantlı resimlerini ve Karabulut'un posterlerini taşıdılar, "Erkek vuruyor, devlet koruyor", "Emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz bizimdir" sloganları attılar.
Oturma eyleminin ardından yapılan basın açıklamasında "Cerrah'ın, Karabulut'un babasına "Kızına sahip çıksaydı" diyerek kadınlara şiddet uygulayanları değil, bizzat kadınları hedef gösterdiğini" ifade ettiler.
"Katledilmek için kadın olmak yetiyor. Ve onlar da böyle konuşarak, cinsiyetçi söylemlerle erkek egemenliğini meşrulaştırıyorlar."
"Cerrah bunu hep yapıyor" denilen açıklama şöyle devam etti:
"Üç yıl önce İstiklal Caddesi'nde Hırvat kadınlar tacize uğradığında, o, kadınların gördüğü zararı/travmayı yok sayıp, 'Ülkemize turist gelmeyecek' demeye cüret etmişti. Dört yıl önce de 'Halkımız bize yardım etsin, travestilerin kökünü kazıyalım' diyebilmişti. O günden bugüne onlarca travesti öldürüldü."
Erkeklerin egemenliğine sunulmayı reddettiklerini söyleyen feministler, "Yeter artık! Böyle taraflı, cinsiyetçi, kadınları 'sahip çıkılacak nesneler' olarak mağdurlaştıran, hedefe koyan Cerrah görevden alınsın! Din, dil, ırk, cins ayrımcılığı yapan, pozitif ayrımcılıktan haberi olmayan, mağdurları değil katilleri gözeten emniyet müdürü istemiyoruz. Geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyoruz!" dediler.(BÇ)