Çan Belediye Başkanı Ali Sarıbaş, Nazım'ın 100.Doğum Günü nedeniyle Çan'da
çeşitli etkinlikler yapacağını söyledi.
Başkan Sarıbaş,"Nazım Hikmet dünyaca ünlü ancak YURTTAŞIMIZ olmayan bir
şairimizidir. Ne yazık ki usta şairin mezarı hala Rusya'dadır. Dünyanın
sahiplendiği şairimizi biz de Çan Belediyesi ve Çan'daki demokratik kitle
örgütleri olarak unutmadık. Nazım'ın doğum günü olan 15 ocak tarihinde Çan
Belediyesi Meclis Salonu'nda bir söyleşi ile etkinlik düzenleyeceğiz. Ayrıca
fidan dikim mevsiminde düzenlediğimiz HAYATTA BİR DİKİLİ AĞACINIZ kampanyası
adı altında NAZIM HİKMET için Çan'da her yıl bir değil yüzlerce fidan
dikeceğiz."dedi.
Başkan Sarıbaş, Nazım Hikmet'in yurttaşlıktan çıkartılmasına rağmen
halkımızın ve Çan'lıların gönlünden çıkmadığını söyleyerek," 1989 yılından
beri dikmeye devam ettiğimiz çınarlara bu yılda devam edeceğiz"şeklinde
konuştu.
---------------
"Nazım ulusal şairimizdir"
İşçi Partisi İl Başkanı Zuhat Yokuş," Nazım sadece şair değil, aynı zamanda
ulusalcı, devrimci bir yönü olan insandır. Nazım'ın yurttaşlığının geri
verilip verilmemesinin hiçbir önemi yoktur. Çünkü Nazım Hikmet
Türkiye'lidir."dedi.
------------
Gültekin Hüsmenoğlu ÖDP eski İl Başkanı," Nazım Hikmet yazdığı şiirleriyle
ülkemizin portesini çizmiştir. Yazdığı şiirlerin üstünden uzunca yıllar
geçmesine rağmen hala ülkemizde bir gelişme olmamıştır. Nazım'ı biz
ülkemizde kendi iç dinamikleriyle kutlamamız gerekirken, Dünyanın
dayatmalarıyla kutluyoruz."dedi.
---------------------
Zafer Doğan Tabip Odası Başkanı," Yalnız Nazım Hikmet'in değil yurttaşlık
hakkının kısıtlanmasına karşıyız. Bu yanlış uygulamaya maruz kalan bütün
yurttaşların durumlarının düzeltilmesi gerekir. Bu konuda yapılacak
etkinliklere Tabip Odası olarak omuz veririz."dedi-------------------------
CHP İl Yöneticisi Mehmet Özkurnaz," Özellikle Avrupa Birliği'ne girmek
istediğimiz şu günlerde dünyanın tanıdığı ve adına bir yıl kutlama yapacağı
bir şairin hala Türk Yurttaşı olmaması çok büyük bir ayıptır.Bu büyük ozanın
doğduğu ve yaşadığı bir ülkede haklarının geri verilmemesi ve mezarının
ülkemize getirilmemesi Türkiye'nin ayıbı ve yüzkarasıdır. Ülkemiz değerli
şairlere sahip çıkmak zorundadır. Ülkemizin insan hakları açısından
gelişmesi için Nazım Hikmet gibi değerli şairlerimize sahip çıkılması
gerekir. TBMM'nden vatandaşlık kanunun çıkarsa Nazım'dan fiili olarak özür
dilenmiş sayılır.
----------------------------------
İsmail Özay , "Türk Şairi Nazım Hikmet'in mezarı hiç tartışmasız ülkemize
getirilmelidir.Nazım Hikmet'in vasiyeti de böyledir. Bütün dünyanın bir Türk
şairi olarak tanıdığı Nazım Hikmet ülkemiz topraklarında bir çınar ağacının
altına gömülmelidir. Ve Türk Halkı da büyük şairini bağrına basmanın
gururunu yaşamalıdır.
Devletler tarihsel süreç içerisinde kendi halkına ya da etnik gruplara
haksızlık yaptıkları dönemleri yaşamışlardır.Daha sonrada yapılan bu
haksızlığın öz eleştirilerine de dile getirmişlerdir. Ama devletler de
insanlar gibi yaptıkları hatalarının öz eleştirilerini tarih içerisinde
yapmalıdırlar. Nasıl ki ABD Kızılderililere, Avustralya Aborjinlere, Almanya
Yahudilere, Fransa Cezayir'e haksızlık yapıp özeleştirisini yaptıysa her
devlet tarihinde ki yanlışlıklardan dolayı öz eleştirisini
yapabilmelidir.Ülkemizde de bu davranış sergilenmiştir. 1960 yılında idam
edilen Adnan Menderes ve arkadaşlarının daha sonra ki yıllarda TBMM'nce
iade-i itibarı gerçekleştirilmiştir. 1972 yıllarında Deniz Gezmiş ve
arkadaşları için aynı yöntemler düşünülüyorsa dünya şairi Nazım Hikmet'e de
bir dönem yapılan haksızlık ele alınmalı Türkiye bu konuda ki öz
eleştirisini yapmalıdır."dedi.
----------------------------
Tamer Balçık SHP Eski İl Başkanı ," Nazım Hikmet dünyaya mal olmuş bir
şairimizdir. Ve vatan hasreti içerisinde öldü. Kendi vatanına mezarı
getirilmesi Hem Nazım'dan o dönem için yapılmış olan baskılar için pratik
olarak özür dilenmiş olacaktır. Hem de iade i itibarı sağlayacaktır. Böyle
bir şairin mezarının Türkiye'de bulunması Türk insanına gurur vermelidir.
Türk insanı onurlanmalıdır. Nazım'ın yeri Türkiye'dir kendi vatanıdır. Bu
konuda gerekli girişimlerin şimdiye kadar başlatılmamış olması bile çok
büyük bir gecikmedir. Mümkün olduğu çabuk Nazım'ın mezarı ülkemize
getirilmedir. Devlet adamlarımızın Nazım'a sahip çıkmasıyla zaten fiili
olarak Nazım'ın itibarı iade edilmiştir. Bunun resmi olarak ta o deminki
gerçek tarihi gözden haksızlıklardan mağdur olmuştur. Devletin radyosunda da
televizyonunda da Nazım'ın şiirleri okunuyor. "dedi.
Hikmet Özgen İnsan Hakları Derneği yönetim kurulu üyesi," Dünya vatandaşı
Nazım'ın Türk Vatandaşlığı hakkı iade edilmelidir. Düşüncelerinden dolayı
yurtdışına kaçmak zorunda kalan ve vatandaşlıktan çıkartılan Nazım Hikmet
sanatçı kimliğiyle ön palana çıkmıştır. Ve kendini dünyaya kabul
ettirmiştir. Vatan hasretiyle ölen Nazım'a öldükten sonra hiç olmazsa bu
noktadan sonra hatadan geri dönülmelidir. Vatandaşlık hakkı geri
verilmelidir."dedi.
------------
İsmet Güneşhan CHP Belediye Meclis Üyesi," Nazım Hikmet ülkemizin
yetiştirdiği en önemli yazar-şair ve sanatçımızdır. Gerçek bir yurtsever ve
halk adamıdır. Ulusal Kurtuluş Savaşımızı defa yazan şairimizdir. Mustafa
Kemal Atatürk bu ülkeyi yoktan var etmiştir. Nazım Hikmet ise edebiyatımızın
evrenselleşmesi ve çağdaşlaşmasının öncülüğünü yapmıştır. Sadece ülkemizin
değil, aynı zamanda dünyamızın da kabul ettiği bir sanatçıdır. Bunun en
güzel örneğini UNESCO'nun 2002 yılını Nazım Hikmet yılı ilan etmesidir.
Ancak ne yazık ki, dünyanın saygı duyduğu, kabul ettiği Nazım'ın hak ettiği
değeri biz hala veremedik. Gereğini yerine getiremedik. Mezarının Rusya'da
olması ve hala Türk Vatandaşlığı'nın verilmemesi bizim ayıbımızdır. Bir an
önce bu yanlıştan kurtulmak gerekir. Bu da bir erdemliliktir. Devletler
zaman zaman yapmış oldukları yanlışlardan dönmektedirler. Nazım Hikmet
konusunda da yaptığı yanlıştan dönülmesi geri dönmesini arzu ediyorum. En
büyük üzüntüm ise Türk Gençliğinin Nazım Hikmet'i tanımaması ve onlara
tanıtılmamasıdır."