Model grubuyla tanıdığımız Fatma Turgut, müzik yolculuğunda bir süredir kendi adımlarıyla yürüyor bildiğiniz gibi. Canlı performanslarıyla ve yakın geçmişte yayınladığı teklilerle hak ettiği ilgiyi gören Turgut, kariyerinin ilk solo albümü "Elimde Dünya" ile 2019'a damga vurmaya hazırlanıyor.
Postkolik dergisinde Erdem Tatar imzasıyla yayınlanan röportajı yayınlıyoruz.
Kariyerinin ilk solo albümünü yayınlamak sana neler hissettirdi?
Yalnızlığın da büyük bir güç olduğunu gördüm. Harika insanların bir araya gelip, iyi niyet ve mutluluktan başka bir şey düşünmeden, canla başla çalışarak yeteneklerini ortaya koyduğu bir şey ürettik.
"Bu işin dışarıdan görünmeyen parametreleri var"
"Elimde Dünya", Fatma Turgut'u ne kadar yansıtıyor?
Yüzde yüz! Her zerresinde etkim olan ve gurur duyduğum bir albüm oldu. Albümün çıkışını birkaç kez ertelemek zorunda kaldık. Zorlu bir süreç geçirdim ve hayatımın en büyük sınavlarından birini verdiğimi düşünüyorum. Albüm yayınlanmadan kısa bir süre önce hem plak şirketimi hem de menajerimi değiştirdim. Albümün tüm mix ve mastering aşamalarını da Babajim'de çok titiz çalışarak hallettik. Bu işin dışarıdan görünmeyen pek çok parametresi var. Aslında albümü Mart ayında çıkarmayı hedeflemiştim, ancak doğru zaman şimdiymiş. Neyse ki içime her saniyesiyle sinen bir albüm oldu. İyi ki aceleye gelmemiş ve tam zamanında çıkmış.
Albüm öncesinde profesyonel yaşamında köklü değişikliklere gittin, biraz bundan bahsedelim mi?
Kendimi hafiflemiş hissediyorum. Artık kendi güvenli alanımın kontrolünü elime aldığımı hissediyorum. Eski plak şirketimle çok uzun yıllar çalıştık. Solo kariyerime dair şahsi beklentilerim vardı ve yapmak istediğim tarz belliydi. Hayatımda belli değişikliklere gitmek mecburiyetinde kaldım ve şu an Avrupa Müzik'le çalışıyor olmaktan çok memnunum. Beni anlıyorlar ve el üstünde tutuyorlar. Her konuda, her detayla ilgililer ve beni önemsediklerini her fırsatta hissettiriyorlar.
"Can Bonomo hissettiklerimi kaleme döktü"
Can Bonomo, albümündeki en kilit isimlerden. Senin için harika şarkılar yazmış, üstelik o da Avrupa Müzik kadrosunda bulunan sanatçılardan. Şirket değiştirirken sana tavsiyeleri oldu mu?
Şirket değiştireceğimi öğrendiğinde bana Avrupa Müzik'i ilk öneren Can oldu. Hatta şirkete görüşmeye gideceğimi söylediğimde, zaten haberinin olduğunu, Avrupa Müzik'in yeni transferler yapmadan önce kadrosundaki sanatçılardan da görüş aldığını anlattı.
Bu durum daha önce şahit olmadığım, oldukça demokratik bir uygulamaydı.
Şirketle her koşulda anlaşmış olmak kadar Can'ın da benle aynı şirkette olması çok iyi hissettiriyor. Doğru insanların aynı çatı altında bir araya gelmesi hep pozitif sonuçlar doğurur inancındayım.
Hazır Can Bonomo'yu anmışken, biraz da "Elimde Dünya" albümüne yaptığı katkılardan bahsedelim.
Albüm üzerinde yaklaşık bir buçuk senedir çalışıyorum. Albüme adını veren "Elimde Dünya", Can'ın bana gönderdiği ilk şarkıydı. Şarkının sözlerini alıcı kulağıyla dinlerseniz, o süreçte yaşanan her şeyin özeti gibi olduğunu anlayabilirsiniz. Can, hem Model'den ayrıldığım süreci hem de devamını çok iyi biliyor.
O zorlu dönemlerde hep yanımdaydı. Çok yakın dostum olduğu ve beni çok iyi tanıdığı için böyle sözler yazıp, böyle şarkılar yaptı. Can, çok zeki bir adam ve benim hissettiklerimi büyük başarıyla kaleme dökebildiğini düşünüyorum.
"Üç harika müzik adamıyla çalıştım"
"Elimde Dünya" albümünde üç prodüktörle çalıştın. Biraz bu isimlerden ve onlarla yaşadığın süreçte edindiğin deneyimlerden konuşalım...
Yaptığım müziğe ülkemizdeki en uygun prodüktörlerden biri Tarkan Gözübüyük'tü. Tarkan'ın çalışma şekli oldukça farklı.
Eğer Tarkan'dan ne beklediğini yeterince net anlatırsan, kendini ve istediklerini iyi ifade edersen, sana beklediğin neticeyi tam istediğin gibi sunuyor.
Tarkan'la ilk görüşmemizi Ağustos ayında gerçekleştirdik, ekim ayında stüdyo sürecimiz başladı ve şimdi albümü dinlediğimde iyi ki onlarla çalışmışım diyorum.
Ozan Tügen, dünyanın en komik, en keyifli, en uyumlu ve çalışması en zevkli insanlarından! Onunla stüdyoda geçirdiğimiz vakitler hem çok eğlenceli hem de çok verimliydi. Cihan Barış da çok yetenekli, yıllarca Amerika'da yaşamış, bu işin eğitimini almış, kulağına çok güvendiğim bir prodüktör.
Albümün bütün mix'lerinde de kendisinin imzası var. Şarkılarımı ona gözüm kapalı emanet ettim ve iyi ki de bu üç harika müzik adamıyla çalıştım diyorum.
"Elimde Dünya", Fatma Turgut'un zamanında Model'e neler kattığını, dinleyenin net olarak kavrayacağı pek çok numara barındırıyor. Fatma Turgut'un "parmak izini" oluşturman yıllar aldı. Bu yolculuğu, seni sen yapan detayları paylaşır mısın bizimle?
Aslında çok basit bir cevabım var. Biz şarkı söyleyen insanlar, derdimizi şarkılarla anlatmaya çalışıyoruz.
Her şarkı bir şey anlatıyor ve senin de onu performansınla dinleyene aktarman lazım.
İnsanlar samimiyetsizliği çok kolay anlıyor ve sevmiyor. Ben söylediğim şarkıları layıkıyla söyleyebilmekle mükellefim. Bugüne dek hep şarkıların benden yapmamı istediği şeyi yerine getirebilmeye uğraştım. Başta da dediğim gibi; aslında bu kadar basit.
2010'larda çıkış yapan ve bu 10 yıla damga vurabilen yegâne yerli grup Model olmuştu. Şimdi sen 2010'ları ilk solo albümünle kapattın ve 2020 ufukta göründü. 2020'ler Fatma Turgut'un yılları olacak mı?
Bunun negatif anlaşılmasını istemem ancak soruna samimiyetle yanıt vermem gerekirse; evet, aynen öyle olacak! Bunu çok içimden gelerek söylüyorum. Geçen süre zarfında ne yapabildiğimi gördüm, ederimi öğrendim ve farkındalığım yükseldi. Olabildiğini gördüm ve hemen bunun üstüne neler koyabilirim diye düşünmeye bile başladım. İyi ki Elimde Dünya'yı yapmışım, iyi ki böyle bir albüm oldu.
"Kimsenin albüm mesaisine yatıracak zamanı yok"
Tekli şarkılar yerine neden bir albüm yapma kararı aldın?
Yaptığım bir deli işi! Bir albüme aylarca kapanmak ne demek? Yaparsın bir tekli geçersin, değil mi? Tamam, arada öyle çalışmalarım oldu; ancak amacım farklıydı. Kendimi ifade edebileceğim ve "iyi" olduğuna emin olduğum bir şeyi sunmaya ihtiyacım vardı.
Maalesef öyle bir çağdayız ki kimsenin bir albümün mesaisine yatıracak zamanı da yok. Ben, albümü kıymetli buluyorum. Özellikle de bir sanatçının kendini tanıtabilmesi adına albümleri olması gerektiğine inanıyorum. Beni tanımaların ve anlamalarını albümlerim mümkün kılabilir. Fatma Turgut kim mi? Elimde Dünya. Hikayenin başı, ortası, sonu albümümün şarkılarında.
Fatma Turgut'un kariyer macerasında bu albümün yeri ve gelecek için işaret ettiği nokta ne?
"Elimde Dünya", Fatma Turgut'un 75 yaşına girdiğinde "Bu benim ilk albümüm!" diyerek gururla bahsedeceği güçte bir albüm oldu.
Aynı zamanda Fatma Turgut'un ne yapmak istediğini de gösteriyor. Bu albüm bana mutlaka başka kapılar açacaktır, o kapılardan geçmek için de disiplinle çalışmam gerekecektir.
"Elimde Dünya", Fatma Turgut'un "kim" olduğunu net olarak ifade eden bir albüm oldu. Bunu bir dinlesinler; Fatma Turgut'un yeteneği nedir, bu kadın neye hizmet ediyor, neler yapmış, neler yapabilir? Tüm bu soruları ve alacakları cevapları kendileri deneyimlesinler istiyorum.
Neredeyse 10 yıla varan bir müzik geçmişi, aynı zamanda bu süre zarfında kazanılmış bir kitle anlamına geliyor. Son olarak biraz da hayranlarınla olan ilişkinden bahseder misin?
Bana sahip çıkan, beni dinleyen ve destekleyen kemik bir kitlem var. Bu desteklerinin en önemli sebebinin de benim onlara karşı ne kadar dürüst olduğumu özümsemiş olmalarına bağlıyorum. Pek çoğuyla Model döneminde tanıştık elbette, yine de benim Model sonrasında yaptığım işleri de aynı tutkuyla sahiplendiler. Onlara karşı duruşumu, kimliğimi ve tavrımı hiç bozmadım, değiştirmedim.
Onlar da bunu gördüler, beni anladılar ve dinlediler. Onların desteği olmasa belki Model'den sonrası için kafamda soru işaretleri ya da kaygılar oluşurdu; ancak beni yalnız bırakmadılar ve endişelenmeme fırsat vermediler. (PT)