Diyarbakır, Van-Hakkari, Mardin, Urfa, Batman, Şırnak, Muş ve Bitlis odaları, 23 Ekim’de Türkiye Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş (TUSAS) yönelik saldırının ardından TSK’nin Kuzey ve Doğu Suriye’de sivil yerleşim alanlarını hedef almasına karşı açıklama yaptı.
TUSAS saldırısında ölenlere başsağlığı, yaralananlara ise geçmiş olsun dileklerinde bulunulan açıklamada, Türkiye’nin Ankara saldırısını gerekçe yaparak Rojava'da yerleşim alanlarına saldırılar düzenlediği ifade edilldi.
“Israrla sürdürülen savaş politikalarının büyük acılara yol açtığı” belirtilen açıklamada, şöyle denildi:
“Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) verilerine göre aralarında çocuklarında bulunduğu 27 kişi yaşamını yitirmiş 40’a yakın kişi yaralanmış, sivil yaşam alanları zarar görmüştür. Rojava'da da hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı yaralılara acil şifalar diliyoruz.
“Barış içinde ve bir arada yaşamı esas alan çözüm yerine inkar, imha ve yürütülen savaş politikaları çözüm getirmediği aksine insanların yaşam hakkını elinden aldığı, toplumlar arasında kutuplaşmayı ve düşmanlığı derinleştirdiği bilinmelidir. Bizler, her canlının yaşam hakkının savunana ve yaşatmayı esas alan bir mesleğin mensupları ve onların meslek örgütü Tabip Odaları olarak Kürt sorununda güvenlik odaklı politikalardan ve savaş ısrarından barış umuduna ve yaşam hakkına yönelik her türlü saldırıdan vazgeçilmesini talep ediyoruz.
Sorunun demokratik yollarla çözümün esas alınması, halklar arasında kalıcı barışa yönelik somut adımlar atılması gerektiğine inanıyoruz. Yaşatmaya ant içmiş bir mesleğin mensupları olarak yaşamı savunmanın ve barış iklimine sahip çıkmasının birincil görevimiz olduğunu hatırlatıyoruz. Savaşla baş etmenin yolu adil, demokratik, eşitlikçi, özgür ve barışçıl bir yaşam kurmak ve bunu sürebilir kılmaktır. Bölge Tabip Odaları olarak, kaynağı ve gerekçesi ne olursa olsun sivillere yönelik bu tür saldırıları kabul etmiyoruz. Savaş bir halk sağlığı sorundur. Bu tür saldırılara karşı yaşamı ve temel insan haklarını savunmaya devam edeceğiz.”
(RT)