*Fotoğraflar: İHD Diyarbakır Şubesi
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” sloganıyla her hafta düzenledikleri oturma eyleminin 679’uncusu Koşuyolu Parkı'ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleşti.
679. haftada 1993 yılında faili meçhul saldırı sonucu katledilen Mehmet Tekdağ ile 1994 yılında gözaltında kaybedilen Ali Tekdağ’ın hikayelerini, ablaları iffet Mutaş anlattı. Kardeşi Mehmet Tekdağ’ın işe gittiği sırada silahlı saldırıya uğradığını belirten Mutaş, yaralı olarak götürüldüğü hastanede polisin ameliyat olmasını engellendiğini ve bu yüzden yaşamını yitirdiğini söyledi.
Diğer kardeşi Ali Tekdağ’ın ise gözaltında kaybedildiğini hatırlatan Mutaş “Bu dünyada sağ olduğum sürece onların peşinde olacağım. Onları unutmayacağım. Hakkımızı helal etmiyoruz. 2 erkek kardeşimiz vardı, 2’sini de götürdüler” dedi.
"Aysel Tuğluk en zor zamanlarda mücadele etti"
Ardından konuşan İHD Diyarbakır Şubesi Başkan Yardımcısı Ezgi Sıla Demir ise hasta mahpus Aysel Tuğluk'a ilişkin konuştu:
“Uzun yıllar Kürt ve Kadın kimliği ile demokratik siyaset yapan Aysel Tuğluk, toplumsal cinsiyet eşitliği temelinde ilklere imza atmış derneğimiz üyesi insan hakları savunucusudur. Aysel 2016 dan beri tutuklu.
Aysel Tuğluk, mücadele tarzı ve en zorlu zamanlarda aldığı sorumluluk ve siyaset alanında yaşanan ilklerle Türkiye siyasetinin demokratikleşmesinde önemli rol oynamıştır. Tüm bunlar unutturulmak istenen birer toplumsal hafıza olgularıdır. Ama unutmuyor ve unutturmuyoruz.
“Bildiğiniz üzere tutukluluğundan yaklaşık 9 ay sonra annesinin vefatıyla beraber derin bir üzüntü yaşayan Aysel Tuğluk, verilen izinle annesinin cenaze törenine katıldı. Ancak Ankara’da gerçekleştirilen cenaze törenine yapılan ırkçı ve nefret içerikli saldırının Aysel Tuğluk’ta yarattığı travma sonucunda sağlık problemleri yaşamaya başladı.
"Her geçen gün ilerleyen hastalığı maalesef hafıza kaybına yol açıyor. Şimdi hafızalarımızı tazelemek, kayıplar bulunsun failler yargılansın demek için Aysel Tuğluk’un kayıp eyleminde yaptığı bir konuşmayı dinleyeceğiz.
Tuğluk'un sesinden: Unutmamızı beklemeyin
Aysel Tuğluk'un konuşmasında şöyle diyor: "Çok büyük bedeller ödendi. Bütün bunlar sadece ve sadece özgürlük istediği içindi. Bu topraklarda hakkıyla hukukuyla yaşamak istediği için verilen bedellerdi. Ve biz elbette ki bu yaşananları unutmayacağız.
“Hiç kimse bizden bunları unutmamamızı beklememeli. Fakat şunu yapabiliriz, bunu bir kin ve nefrete dönüştürmek istemiyoruz. Ancak acılarımızı hafifletecek şeylere ihtiyaç vardır. Bugün yaptığımız çalıştayda da aslında unutmadığımızı ve acıların hafiflemesi için neler yapılabileceğini tartıştık. Bir yüzleşmenin yaşanması gerekiyor.
"Yüzleşmeyi sağlayacağız"
"Yapılanların sorumlularının açığa çıkarılması gerekiyor. Ancak bunlar gerçekleşebilirse bir toplumsal barıştan söz edebiliriz. Bir birlikte özgür, eşit gelecekten bahsedebiliriz. Bütün bunlar ortada duruyorken çıkıp barıştan, kardeşlikten bahsetmenin çok fazla bir anlamı, bir karşılığı da yok doğrusu. Ortaklaşarak bir araya gelerek, bütün bu yapılanları, bu kayıpları, bu öldürmeleri devlet önüne koyacağız.
"Bugün olmazsa yarın, yarın olmazsa bir başka gün bu yüzleşmeyi sağlayacağız. Buna inanıyorum. Çünkü başka türlü yaşamak gerçekten mümkün değil. Vicdanlarımızın rahat olması mümkün değil. Vicdan adına, adalet adına, bu kayıpların akıbetlerini, bunları yapanların, bu zihniyetin bir şekilde açığa çıkarılmasını ve sorumlularının cezalandırılmasına giden yolu hep birlikte yaratacağımıza inanıyoruz.” (RT)