Cem Özdemir İle Bir Saat:
BİA Muhabirlerinin Berlin gezisi çerçevesinde Türk asıllı iki milletvekili ile görüşme yaptık. Alman Federal Parlamentosu'nun Yeşiller Partisi Milletvekili Cem Özdemir ve Berlin Eyalet Parlamentosu'nun Yeşiller Partisi Milletvekili Özcan Mutlu. Cem Özdemir Federal Parlamentoda ikinci dönemini yaşarken, Özcan Mutlu, yerel parlamentoda ilk dönemini yaşıyor.
Cem Özdemir, Almanya'da yaşan Türkler için bir simge, bir idol. Almanya-Türkiye ve dünya değerlendirmelerinde, hem Türkiye'nin hem de Almanya'nın demokratik, sosyal ve kültürel yapılarını iyi bildiğini ortaya koyabilen bir parlamenter. En önemlisi de solun klasik bakış açılarından sıyrılıp, dünya ve insanlığa ilişkin yeni bir pencereden bakması gerektiğini iddia edebiliyor, Özdemir.
Partisinin koalisyon ortağı olması nedeniyle ABD'nin Afganistan harekatına koşulsuz destek verdiğini söyleyen Özdemir, ABD'yi Afganistan'a demokrasinin gelmesi için desteklediklerini, ancak destekledikleri ABD'nin kullandığı motifleri eleştirme haklarının her zaman var olduğunu vurgulamaktan da geri kalmıyor. Tabi, kendisine Bosna, Kosova ve Afganistan'ı soranlara ya da Yeşilleri Afganistan konusunda eleştiren sol kesime, "Ruanda'da milyonlar katledilirken neredeydiniz?" sorusunu yöneltebiliyor. Bugünkü sol için ABD karşıtlığının insan haklarından önde geldiğini belirten Cem Özdemir, solun söylemesi gerekenin, "Dünya güvenliği ABD veya NATO'ya bırakılamaz. BM altında bir ordu olsun." diyor.
Türkiye'yi soruyoruz, Cem Özdemir'e. "Demokratikleşme paketi içinde Medeni Kanunu beğendik, ama eksikler var."diyor ve anayasa değişikliklerinin altındaki uyum yasaları ile içinin boşaltılmaya çalışıldığını gözlemlediğini ekliyor.. Demokratikleşme konusunda hükümetlerin şark kurnazlığı içinde olduğunu belirten Cem Özdemir, örnek olarak Özal döneminde kaldırılan 141 ve 142. maddelerin yerine Anti terör Yasası'nın çıkarılmasını veriyor. Türkiye'nin düşüncenin önündeki tüm engellerin kaldırılması gerektiğini belirten Özdemir, Türkiye'nin işkenceyi kaldırmasının şart olduğunu, işkencenin olduğu bir ülkenin AB üyeliğinin düşünelemeyeceğini vurguluyor. Türkiye'deki hükümetleri eleştiren Cem Özdemir, açlık grevleri nedeniyle, grevlerin arkasındaki örgütleri de boş bırakmıyor. Örgütlerin antidemokratik davrandığını, insan yaşamını hiçe saydıklarını belirten Özdemir, açlık grevlerinin siyasi bir hareket olmadığını ifade ediyor.
Atatürk'ün en önemli ilkesinin çağdaşlık olduğunu hatırlatan Cem Özdemir, o zaman çağdaş olunması gerektiğini söylüyor ve ekliyor. "Türkiye korkmamalı. Türkiye demokratikleşmeden, kendi vatandaşından korkmamalı. Türkiye Cumhuriyeti Almanya'da, Bulgaristan'da yaşayan Türkler için ne istediğini hatırlasın ve ona göre düşünsün."
Cem Özdemir ile kısacık bir saat içerisinde Almanya, oradaki Türkler, Türkiye ve yaşanan gelişmeler, Angelika Berg, AB, Afganistan, Sol, Yeşiller, Green Peace gibi birçok konuyu konuşabildik. Görüşmede, iktidar ortağı bir partinin milletvekili olması, özellikle de Yeşiller'in İçişleri Bakanlığı sözcüsü olması nedeniyle diplomatik bir dil kullanan Cem Özdemir, buna rağmen, sahip olduğu dünya görüşü ve kişiliğini gizleyemiyor. Ve de Almanya'daki Türkler için neden bir idol olduğunu, parti içerisinde niçin bu kadar saygı ve sevgi gördüğünü de bu ipuçlarından anlamış oluyoruz...
Recep YILDIRIM