Fotoğraf: Basın-İş
Devrimci İşçi Sendikaları’na (DİSK) bağlı Basın-İş, Diyarbakır ve Ankara merkezli soruşturmalar kapsamında gazetecilerin gözaltına alınmasına dair bu sabah basın açıklaması yaptı.
TIKLAYIN - Basın meslek örgütlerinden gazetecilerin gözaltına alınmasına tepki
Gazeteci Canan Yıldız’ın okuduğu basın açıklamasında, gazeteciler üzerinde uzun süredir büyük baskı olduğu, bu baskının en temel haklardan biri olan basın ve ifade özgürlüğünün yok edilmesi seviyesine geldiği belirtildi:
“Bu durum, uluslararası kurumlar tarafından her yıl yapılan araştırmalarda da tespit ediliyor. Türkiye her yıl basın ve ifade özgürlüğü, temel hak ve özgürlükler alanında her yıl aşağılara yuvarlanıyor.
Ama şimdi istatistiklerden daha vahim bir durum var. Bizzat yaşadığımız bir durum var. Art arda gazeteciler tutuklanıyor. Hapishanelerdeki gazeteci sayısı yine vahim duruma ulaştı. Geçtiğimiz yıl Diyarbakır’da düzenlenen bir operasyonda 16, Ankara’daki bir operasyonda 9 meslektaşımız tutuklandı. Halen hapishanedeler.
“Hakikati anlattılar”
Yine Diyarbakır merkezli bir operasyonda aralarında gazetecilerin de bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Dört meslektaşımız tutuklandı. Tutuklanan gazetecilerden Beritan Canözer sendikamızın üyesidir. Beritan ve tutuklanan diğer gazeteci arkadaşlarımız yaptıkları haberlerle, çektikleri fotoğraflarla, görüntülerle hakikati anlattılar.
Bu sabah ise gazeteci arkadaşlarımız ve üyemiz Dicle Müftüoğlu ve Sedat Yılmaz ailesiyle birlikte gözaltına alındı. Bu tutuklamalar Kürt gazeteciler üzerindeki sistematik baskının devamıdır.
“Seçime müdahale”
Seçime giderken gazetecilere yapılan bu operasyonların habere, seçim güvenliğine ve doğrudan seçime bir müdahale olduğunu düşünüyoruz.
Tutuklanan gazeteci arkadaşlarımızın bulunduğu yerlerde haber yapma ve seçim güvenliği konusunda endişemiz daha da artmaktadır.
İki hafta sonra seçim var. Tüm partilere çağrımız şudur: Tutuklu arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın. Gazetecilerle ilgili geçmişteki yargılamalar ya yok sayılsın ya da yeniden gerçekten bağımsız mahkemelerde yargılansınlar. Basın ve ifade özgürlüğünü sınırlandıran tüm yasalar ya lağvedilsin ya yeniden yapılsın.” (AS)