MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli "Avrupa Parlamentosu madem idam cezasını istemiyor, bunu ilişkilerin sonlandırılması için bahane olarak görüyor, o zaman AKP, idam cezasının geri getirilmesi teklifini yarından tezi yok TBMM'ye getirmelidir. Türkiye'nin kukla devlet olmadığını ispat edelim" dedi.
MHP Grubunda konuşan Bahçeli şu noktalara değindi.
“Hükümet çevresinin faiz indirilmesi görüşleri sıklıkla gündemdeyken Merkez Bankası'nın faiz silahına sarılması, AP'nin kararıyla ters tepmiş, dövizin artması durdurulamamıştır. Türkiye ekonomisi dar boğaza düşmüştür. Kur, faiz, enflasyon döngüsü birbirini teşvik ederek ekonomiyi rehin alacaktır.
“Uluslararası ilişkilerdeki gelgitler dövizin tansiyonunu canlı tutmaktadır. Dövizdeki gelişmeleri tek başına küresel gelişmelerle ilişkilendirmek doğru değildir. Daha çok demokrasi, daha çok insani hak diyerek dövizden yağma yapanlara engel olabiliriz. Yapısal reformları harekete geçirerek kriz severleri şaşkına çevirebiliriz. Milletimiz zam ve vergi artışlarına direnerek güçlükle ayakta durmaktadır.
“Aç yatıp aç kalkanlara dövizleri bozdurun demek mağdur ve mazlumlara alay etmektedir. Banka hesapları kabarık kaymak tabaka fedakarlık yapsın, bir zahmet bankalar daha az kar etsin.”
Bahçeli hükümete de seslenerek "Hani tüm dünya bizi kıskanıyordu? Hani gıpta ile bakıyordu? Hani 14 yılda 3 Türkiye olmuştu? Türkiye ekonomisi yıprandıkça yalnızlaşmaktadır. Sorunlar ağırdır. Ekonomideki sorunlar hepimizi ilgilendirmektedir" dedi.
AB
Türkiye’nin AB karşısındaki tutumunda “yerden göğe kadar haklı” olduğunu söyleyen Bahçeli “Türkiye, AB'nin toplama kampı değildir, bir devlet aklımız vardır” dedi.
“İthalat ve ihracatımızda ana partner olan AB ile ilişkilerimizin bozulmasında mesul olan taraf Türkiye değildir.”
“Ne AB Ne Şanghay”
"Bizi onurlu ve eşit üye kabul ederlerse diyecek bir şeyimiz yok. İmtiyazlı ortaklığa da karnımız toktur. Viyana'ya kadar gidişimizin karın ağrını hala atlatılabilmiş değildir.
“Biz AB'ye muhtaç olmadığımız gibi Şanghay meraklısı da değiliz. Türk'üz, Türkçüyüz. Ne AB, ne Şangay; biz diyoruz ki sonuna kadar Türk birliği"
Suriye
"Türkiye sınır güvenliğini sağlamak için Suriye'dedir. Tehdit ve tehlikeleri odağında etkisiz hale getirmek için olağanüstü çaba sarf etmektedir. Fırat Kalkanı harekatı görülüyor ki El Bab'da yoğunlaşmıştır.
"El Bab'ın teröristlerden temizlenmesi için gereken müdahale yapılmaktadır. Esad ve YPG El Bab'ı ele geçirme amacındadır. El Bab kavşak noktasıdır. Türk vatanının Halep ve Şam'a açılan kapısıdır. Herkesin gözü Halep'e bağlı bu şehirdedir.
"Eğer El Bab alınırsa YPG/PYD'ye ağır bir darbe vurulacaktır. Bu bir anlamda Suriye'nin terör örgütlerinden temizlenmesi anlamına gelecektir.
"Türkiye'nin asıl amacı Suriye ile rekabet yaratmak değildir. Bu ülkenin toprak bütünlüğüne saygı asıldır. Hiç gereği yokken Suriye ile savaşa tutuşmak devasa badire ve belalara yol açabilecektir. El Bab'ın denge noktası olduğu bellidir.”
Anayasa
Bahçeli grup toplantısının çıkışında da gazetecilerin sorularını cevapladı.
Tuğrul Türkeş'in açıklamalarının sorulduğu Bahçeli “Bir kere okudum, değerlendirmeyi AKP'ye bırakıyorum, özellikle 64. Hükümetinin kuruluşu sırasında MHP Genel Başkan Yardımcılığı görevlendirilirken Ahmet Davutoğlu'nun yardımcısı olması görevine giden süreci Ahmet Davutoğlu anlatırsa her şey gün yüzüne çıkacaktır” dedi.
Anayasa değişikliğiyle ilgili olarak “Yakın bir süre içerisinde bir iki pürüz de aşıldıktan sonra TBMM'ye gelecektir” açıklamasını yaptı.
OHAL
OHAL’in devamından yana olduğunu belirtti. “15 Temmuz terörizmi darbe teşebbüsü veya kalkışma hareketinin kökü kazanıncaya kadar, terör örgütleri Türkiye'den atılıncaya kadar OHAL devam etmeli ve ülke istikrara kavuşmalıdır. OHAL'in süresi hükümeti ilgilendiren bir konudur, OHAL'e desteğimiz tamdır.”
OHAL döneminde referandum yapılabilir mi sorusuna “OHAL olduğu zaman evlerinizden çıkıyorsunuz, gazeteye geliyorsunuz, birtakım teşebbüslerde bulunuyorsunuz, bir ara da sandığa uğrayıp oyunuzu verebilirsiniz ne mahsuru var acaba” diye karşılık verdi. (YY)
* Fotoğraf: Okan Özer / AA