Fotoğraf: AA - Arşiv
Anayasa Mahkemesi (AYM), Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) tarihinin öne çekilmesine karşı İYİ Parti Grup Başkanvekili Dursun Müsavat Dervişoğlu tarafından açılan davada yürütmeyi durdurma talebinin reddi üzerine yapılan tedbir başvurusunu kabul etmedi.
Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) 27-28 Haziran'da yapılacak.
TIKLAYIN - Haftasonu 81 ilde sokağa çıkma kısıtlaması
“Sağlık Bakanlığı mahsur görmedi”
Sağlık Bakanlığı’na hitaben gönderilen 28 Nisan tarihli YÖK yazısında, YKS'nin 27-28 Haziran'da yapılmasının planlandığının bildirildiği aktarılan kararda, Sağlık Bakanlığı’nın 30 Nisan tarihli görüş yazısında şu ifadelere yer verdiği belirtildi:
"Salgın durumunun halen devam ettiği göz önünde bulundurularak gerekli tedbirlerin alınması, bu gibi faaliyetler esnasında alınacak tedbirlerle ilgili Bilim Kurulu'nun önerileri doğrultusunda Sağlık Bakanlığınca yapılan hazırlıkların taraflarına bildirileceği ve koruyucu tedbirlere hassasiyetle uyularak sınav yapılmasında bir mahsur görülmediği… "
Kararda, 4 Mayıs'ta Cumhurbaşkanı başkanlığında bakanlarla yapılan toplantıda, YKS'nin Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından gerekli koruyucu önlemler alınarak 27-28 Haziran'da yapılmasına karar verildiği hatırlatıldı.
“Danıştay reddetti”
Başvurucunun, YKS'nin yapılacağı tarihin öne alınmasına ilişkin idari işlemin iptali için dava açtığı ve davaya konu işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği anımsatılan kararda, Danıştay Sekizinci Dairesi'nin, 19 Haziran'da "şartları bulunmadığı" gerekçesiyle yürütmeyi durdurma talebinin reddine karar verdiği belirtildi.
Başvurucunun gerekçeleri
Kararda başvurucunun, YKS’nin 25-26 Temmuz’dan 27-28 Haziran’a alınmasına ilişkin şu itirazlarda bulunduğu hatırlatıldı:
- Yeni koronavirüs salgınının temmuz ayında daha belirsiz olacağına ilişkin bilimsel görüş bulunmaması,
- Yapılan bazı sınavlar nedeniyle yeni vakaların ortaya çıkması,
- YKS'ye girecek kişilerin büyük korku duyması, YKS'nin vaka sayısını arttırabileceği ve toplumun büyük bir kesiminin hayatı, maddi ve manevi varlığı yönünden gerçek ve yakın bir tehlikenin bulunması.
“Ciddi bir tehlike bulunmadığı değerlendirilmiştir”
Başvurucunun bu itirazlar çerçevesinde tedbir kararı verilmesini talep ettiği aktarılan kararda, şu değerlendirmede bulunuldu:
"AYM İç Tüzüğü'nün 73. maddesinin 1 numaralı fıkrasında başvurucunun yaşamına ya da maddi veya manevi bütünlüğüne yönelik ciddi bir tehlike bulunduğunun anlaşılması üzerine, bölümlerce esas inceleme aşamasında gerekli tedbirlere resen veya başvurucunun talebi üzerine karar verilebileceği düzenlenmiştir.
“Başvuru konusu olayda başvurucu, YKS'nin yapılacağı tarihin öne çekilmesi işlemine karşı açılan iptal davasında istenen yürütmeyi durdurma talebinin reddedilmesi nedeniyle yaşam hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek tedbir talebinde bulunmuştur.
“Somut olayda başvurucunun yaşamına ya da maddi veya manevi bütünlüğüne yönelen ve ortaya çıkmasının önlenmesi için hakkında acil tedbir kararı verilmesini gerektiren ciddi bir tehlikenin bulunmadığı değerlendirilmiştir. Bu nedenle başvurucunun tedbir talebinin reddine karar verilmiştir." (EKN)