* Fotoğraf: Tansu Pişkin, İstanbul, bianet
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" ile suçlanan üç akademisyen Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde üç ayrı mahkemede devam etti.
35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde (ACM) Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Rıfat Okçabol, Prof. Dr. Mine Eder, Prof. Dr. Reşit Şahin Canbeyli, Prof. Dr. Berna Kılınç, Dr. Aslı Zeren, Yrd. Doç. Dr. Albert Ali Salah, Prof. Dr. Selim Eyüboğlu, Yrd. Doç. Dr. Meral Demirel, Yrd. Doç. Dr. Ceren Özselçuk, Doç. Dr. Zeynep Gambetti ve Öğr. Gör. Can Candan ilk duruşmalarına çıktı.
32. ACM’de Kadir Has Üniversitesi’nden Öğr. Gör. G. M. M.'nin ikinci; 27. ACM’de ise Boğaziçi Üniversitesi’nden Öğr. Gör. Tuna Kuyucu’nun ilk duruşması görüldü.
Duruşmaları izleyenler arasında çok sayıda akademisyenin yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili adayı Ahmet Şık da yer aldı.
35. ACM’de görülen 11 duruşmada da derhal beraat ve 13. ACM’de devam eden dört akademisyenin dava dosyasıyla birleştirme taleplerini reddetti. Adem Aygün başkanlığındaki mahkeme heyeti, kendi mahkemesindeki dosyların birleştirilmesi hususuna sanık savunmaları dinlendikten sonra karar verileceğini belirtti.
27. ACM heyeti de derhal beraat ve birleştirme taleplerini reddetti. Türk Ceza Kanunu (TCK) 301. maddesi yönünden yargılama yapılması talebini bir sonraki celsede değerlendirme kararı aldı. 32. ACM’de Mıhçı yurtdışında olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılamadı. Duruşması 17 Temmuz’a ertelendi.
Akademisyen yargılamaları haberlerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
İmzacı akademisyenlere yönelik davalar, 5 Aralık 2017'de başladı. 7 Haziran itibariyle 254 akademisyenin ilk duruşmaları görülürken içlerinden 15 kişinin davasında karar açıklandı. 15 akademisyen için de 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Galatasaray Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel ve Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Büşra Ersanlı'ının cezası dışında bütün cezalarda hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Akademisyen yargılamalarında kararlara buradan ulaşabilirsiniz.
35. ACM
Mahkeme heyeti şu isimlerden oluştu: Başkan: Adem Aygün; Üyeler: Gülşah Eğilmez Türüdi, Teceli Aslan; Savcı: Selahattin Kanbur.
1. duruşma
Prof. Dr. Mine Eder duruşma salonunda hazır bulundu. Avukat İpek Bozkurt söz alarak 13. ACM’de devam eden dört akademisyenin davasıyla diğer akademisyen davalarının birleştirilmesini talep etti.
Akademisyenlerin Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 7/2 maddesinde yer alan “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla yargılandığını hatırlatan Bozkurt, suçun unsurlarının oluşmadığını kaydetti. Adalet Bakanlığı’ndan izin alınması suretiyle yargılamaya Türk Ceza Kanunu madde 301 yönünden devam edilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, bütün talepleri reddederek duruşmanın 4 Ekim’de devam etmesine karar verdi.
13. ACM’deki dosya Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy, Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları gerekçesiyle haklarında TMK 7/2'den açılan davada, savcının talebi üzerine Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 301. maddesinden yargılama yapılması için Adalet Bakanlığı'na yargılama izni için başvuruldu. Henüz yanıt gelmedi. Dört akademisyenin yargılaması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. TCK 301 Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, Devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz. Akademisyenlerin yargılandığı TMK 7/2 maddesi Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur. |
2., 3., 4., 5., 6., 7. ve 8. duruşmalar
Prof. Dr. Reşit Canbeyli duruşma salonunda hazır bulundu. Mahkeme başkanı Canbeyli’ye “Savunma yapacak mısın” diye sordu.
Avukat Meriç Eyüboğlu söz alarak müvekkiline “siz“ diye hitap edilmesini istedi. Mahkeme başkanı “Ne diyosun dedim, sen demedim. Ne diyeyim ben mi diyeyim“ dedi. Eyüboğlu “Ne diyosun derken sen diyorsunuz zaten” diye yanıtladı. Salonda gülüşmeler olunca mahkeme başkanı salonu boşaltacağını belirterek “İyilikten maraz doğuyor. Her şeyini usulüne uygun yapalım o zaman” diye konuştu.
Canbeyli suçlamaları reddettiğini ve derhal beraat talebi olduğunu söyledi. Eyüboğlu, ilk aşamada derhal beraat, mahkemenin aksi kanaati halinde, aralarında hukuki ve fiili irtibat olduğu gerekçesiyle, 13. ACM’de devam eden dört akademisyenin davasıyla diğer davaların birleştirilmesi taleplerinde bulundu.
Eyüboğlu savunmasını “Bütün davaların birleşmesi mümkün değilse kendi mahkemenizde aynı aşamada olan akademisyen davalarının birleştirilmesini talep ediyoruz” sözleriyle bitirdi.
Mahkeme başkanı: Türk müyüz Avrupalı mıyız?
Öğr. Gör. Can Candan, Yrd. Doç. Dr. Ceren Özselçuk, Yrd. Doç. Dr. Meral Demirel, Doç. Dr. Zeynep Gambetti ve Prof. Dr. Berna Kılınç duruşma salonunda hazır bulundu. Dr. Aslı Zeren yurtdışında olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılamadı.
Avukat Meriç Eyüboğlu, Canbeyli’nin duruşmasında söylediklerine ek olarak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) ifade özgürlüğü kapsamında aldığı derhal beraat kararlarından örnekler verdi.
Mahkeme başkanı duruşma salonunda ayakta bekkeyenlere tepki göstererek dışarı çıkarılmalarını istedi. “Usulde de biraz AİHM’yi örnek alsanız keşke. Saygı görmek istiyorsanız saygı göstereceksiniz. Her şeyde bir Avrupa. Türk müyüz Avrupalı mıyız belli değil. Geçmiş karşıma telefonla oynuyor. Nereden bileceğim kayıt yapmadığını” diye konuştu.
Eyüboğlu mahkeme salonunun küçük olduğunu, izleyicilerin bu nedenle ayakta durduğunu söyledi. “AİHM’den yargılamayla ilgili örnek kararlar sunuyorum“ dedi.
Mahkeme heyeti derhal beraat ve birleştirme taleplerini reddetti. Kendi mahkemesindeki davaların birleştirilmesi talebine ise savunmalar alındıktan sonra karar verileceğini söyledi. Duruşmaların tamamı 18 Eylül’de devam edecek.
9., 10. ve 11. duruşmalar
Yrd. Doç. Dr. Albert Ali Salah, Prof. Dr. Selim Eyüboğlu ve Prof. Dr. Rıfat Okçabol yurtdışında oldukları gerekçesiyle duruşmalarına katılamadılar. Salah’ın duruşması 4 Ekim’e, Eyüboğlu’nun duruşması 16 Ekim’e, Okçabol’un duruşması ise 18 Eylül’e ertelendi.
27. ACM
Mahkeme heyeti şu isimlerden oluştu: Başkan: Halit İçdemir; Üyeler: Hüseyin Çoban, Ramazan Çiçek; Savcı: Murat Demircioğlu.
Boğaziçi Üniversitesi’nden Öğr. Gör. Tuna Kuyucu duruşma salonunda hazır bulundu. Suçlamaları reddederek derhal beraat talebinde bulundu.
Avukatı Melike Polat Bursalı söz alarak TMK’nın “cebir, şiddet” bölümünde değişiklik yapıldığını, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirmesi gereken eylemin derhal beraat ile sonuçlandırılması gerektiğini söyledi. Polat-Bursalı ayrıca 13. ACM’deki dosyayla ilgili dosyanın birleştirilmesini, Adalet Bakanlığı’ndan madde 301 yönünden yargılamaya devam edilmesi için izin alınmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, derhal beraat talebini reddetti. Esas ilişkin değerlendirmenin sanık savunması alındıktan sonra yapılmasına karar verdi. 13. ACM ile birleştirme talebi de reddedildi. TCK 301‘den yargılama yapılması talebinin incelenip bir sonraki celsede değerlendirilmesine kaar verdi.
Bir sonraki duruşma 1 Kasım’da görülecek.
32. ACM
Mahkeme heyeti şu isimlerden oluştu: Başkan: Ömer Günaydın; Üyeler: Habibe Ertuğrul, Ahmet Selçuk Özkan; Savcı: Caner Babaloğlu.
Kadir Has Üniversitesi’nden Öğr. Gör. G. M.M. yurtdışında olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılamadı. Avukatı Melike Polat Bursalı müvekkilinin mazeretini mahkemeye sundu.
Bir sonraki duruşma 17 Temmuz’da görülecek.
Ne olmuştu? 10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu. Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı. 7 Haziran itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 254 oldu. 15 akademisyen 1’er yıl 3’er ay hapis cezasına mahkum oldu. Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel ve Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Büşra Ersanlı'nın cezası hariç cezalarda hükmün açıklanması geri bırakıldı. Üstel’in ve Ersanlı'nın cezalarının ertelememe gerekçesi olarak "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep etmediği" ve "mahkemede suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığı" gösterildi. TIKLAYIN - Akademisyen yargılamalarında cezalar Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) TMK 7/2'de düzenlenen “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Savcının talebi üzerine Adalet Bakanlığı “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301. maddeden yargılanma izni verdi. Dava sürüyor. Akademisyen yargılamaları haberlerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz. |
(TP)