Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörlüğü, Mimarlık Fakültesi araştırma görevlisi Emre Özyetiş’in rektörün kendisine yönelik cinsel kimliğine dair hakaret ve tehditlerde bulunduğu iddiasına dair açıklama yayınladı.
Açıklamada, gazeteci Zeynep Yüncüler’in konuyla ilgili Journo’da yer alan “Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü: Okulumda Kız Gibi Hoca İstemiyorum!” başlıklı haberinin “üniversitenin saygınlığını zedelemeye yönelik” olduğunu iddia edildi.
Rektörlük, Özyetiş’in beyanlarının gerçek olmadığını, araştırma görevlisinin “ahlaki değerlerle örtüşmeyen ders muhteviyatları” sunduğunu öne sürerek haberleri tekzip etti. Soruşturma sürecinin devam ettiğini söyledi.
Suç duyurusu sonrası sürgün
Mimarlık Fakültesinde 2014 yılından beri araştırma görevlisi olarak çalışan Özyetiş, Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Ahmet Ağırakça tarafından 26 Aralık 2017 Salı sabahı Rektörlük makam odasında görüşmek üzere çağrılarak “Kız mı olmak istiyorsun sen?’ diye bir soru yönelttiğini belirtmişti.
Özyetiş, 27 Aralık’ta rektör hakkında tehdit, hakaret ve taciz içerikli nefret söylemi suçlamasıyla Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Gazeteci Zeynep Yüncüler 28 Aralık’ta Journo’da Özyetiş’in karşılaştığı durumu haberleştirdi. Haberde ulaştığı Rektör Ağırakça’nın “Okulumda erkek olup da kız gibi davranan hoca istemiyorum. Bu ahlaksızlık ve terbiyesizliktir. Bu haberi yaparsanız size de dava açarım” dediğini aktardı.
Özyetiş, 29 Aralık’ta kendisine verilen Rektörlük yazısı ile Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Müdürlüğü’nde bir yıl görevlendirildi.
Rektörlük: Ahlaki değerlerle örtüşmeyen...
Rektörlük tarafından üniversitenin internet sitesinde yer alan 29 Aralık tarihli açıklamada ise görevlendirme belgesinde soruşturmadan bahsedilmese de, konuyla ilgili soruşturmanın devam ettiği ifade edildi. Açıklama şöyle:
"29 Aralık 2017 tarihinde çeşitli yayın organlarında journo medya platformu yazarlarından Zeynep Yüncüler tarafından servis edilen ve ‘Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü: Okulumda Kız Gibi Hoca İstemiyorum!’ başlığıyla yayınlanarak üniversitenin saygınlığını zedelemeye yönelik haberler yer almıştır.
“Haberde bahse konu araştırma görevlisi Emre Özyetiş’in Rektör Prof. Dr. Ahmet AĞIRAKÇA’yla ilgili beyanlarının hakikatle alakası bulunmadığı gibi, kamuoyunu yanlış yönlendirmeye sebebiyet veren nitelemelerle de kurumumuzu hedef göstermiş olması kabul edilemez.
“Adı geçen şahsın sorumlu olduğu ders müfredatına mugayir şekilde ahlaki değerlerle örtüşmeyen ders muhteviyatları sunarak fikirsel yönlendirmelerde bulunduğuna dair öğrenci ve velilerden idaremize ulaşan beyanlar üzerine kendisiyle görüşme yapılmış ve konuya ilişkin soruşturma süreci devam etmektedir.
“Haklı bir idari soruşturmayı sulandırma gayesiyle provokatif şekilde nitelendirilebilecek toplum ve kurumlar nezdinde olumsuz kanaat oluşturmayı hedefleyen ve karalama boyutuna varan haberde iddia edilen hususların kabul edilebilir bir durum olmadığını belirterek yasal haklarımız saklı kalmak üzere, Üniversite ve Rektörü hakkında gerçek dışı beyanlar içeren bu haberleri tekzip eder ve gerçek dışı iddialarla haber yapılması anlayışından vazgeçilmesini ihtaren bildiririz.”
"Masumiyet, Kosmos, mimarlığın cinsiyeti?"
bianet’e konuşan Özyetiş, "Bunlara tamamen cinsel kimliğimden dolayı maruz kaldığımı düşünüyorum” demişti.
"Rektörlükçe galiba derste Masumiyet ve Kosmos filmlerinin gösterilmesiyle böyle bir sürecin başlatıldığı gibi bir imada bulunuluyor. Ben araştırma görevlisiyim, bahsedilen benim üzerime açılan dersler değil, derslerden ortak sorumlu olduğum arkadaşlar var, kaldı ki bu filmler onun ifade ettiği biçimde okunacak filmler olmadığı gibi, ders içeriğinin belirlenirken gözetilmesi gereken kıstaslara uygun olmayan filmler de değil.
“Benim mimarlığın meslek olarak bir cinsiyetinin olup olmamasına dair tartışma esnasında, kişinin kendini kadın veya erkek olarak beyan edebilme hakkının olduğunun, doğuştan atanmış cinsiyetin bunu tek belirleyen unsur olmadığını söylerken kullandığım ifadelerden dolayı muhtemelen rektör ‘Emre derste ben kız olmak istiyorum diyor’ diye bir söylemi dolaşıma sokmak istiyor. Veya öyle olduğunu zannediyor. Ama öyle bir şeyin olmadığını gerek ben gerekse derste bulunan arkadaşlar da ifade ediyor.
“Kaldı ki ben trans birey olabilirim, ben kadınım şeklinde beyanda bulunabilirim. Bu yasal bir engel değil, beni suçlamayı, maruz kaldığım muameleyi haklı çıkaracak bir şey değil.” (BK)