Mardin Artuklu Üniversitesi Mimarlık Fakültesi araştırma görevlisi Emre Özyetiş, rektörün kendisine yönelik cinsel kimliğine dair hakaret ve tehditlerde bulunması iddiasıyla suç duyurusunda bulunması ve konunun haberleştirilmesinin ardından Beden Eğitimi ve Spor ve Yüksekokulu Müdürlüğü’nde görevlendirildi.
Karşılaştığı durumun tamamen cinsel kimliğinden ötürü olduğunu düşündüğünü belirten Özyetiş, bianet'e yaptığı açıklamada “Şu anda başıma gelen mobbingin hukuken tarif edilmiş olan halinin çok güzel bir tezahürü” dedi.
ODTÜ Mimarlık ve Felsefe Lisans mezunu, yükseklisansını Avusturya’da mimarlık alanında yapan, ODTÜ’de mimarlık bölümünde doktorası devam eden Özyetiş, rektörlüğe itirazda bulunarak Mimarlık Fakültesi’ndeki görevine iadesini talep etti.
Konuyla ilgili aradığımız rektörlük bölümünde telefonlara yanıt alamadık.
“Haber yaparsanız dava açarım”
Mimarlık Fakültesinde 2014 yılından beri araştırma görevlisi olarak çalışan Özyetiş, Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Ahmet Ağırakça tarafından 26 Aralık 2017 Salı sabahı Rektörlük makam odasında görüşmek üzere çağrıldığını anlattı.
“Ağırakça bana herhangi bir açıklama yapmadan ‘Kız mı olmak istiyorsun sen?’ diye bir soru yöneltti. Şaşkınlığım karşısında ‘Mardin’de olduğunun farkında değil misin’ dedi. Ben ne olup bittiğini anlamak istediğimi ifade ederken, ‘Çık dışarı’ diyerek sesini yükseltmeye başladı. Bu yaptığının suç ve nefret içerikli bir söylem olduğunu ifade etmem üzerine elini beline silahına uzanır gibi yaparak odadan çıkmam konusunda tehdit etti. Görüşmemin hemen ardından çalışma arkadaşlarımı arayarak ‘Emre gibi biriyle nasıl derse girersin sen’ ve benzeri ifadelerde bulunarak cinsel yönelimim dolayısıyla şahsıma hakaret etmeye devam etti.”
Özyetiş, 27 Aralık’ta rektör hakkında tehdit, hakaret ve taciz içerikli nefret söylemi suçlamasıyla Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Gazeteci Zeynep Yüncüler 28 Aralık’ta Journo’da Özyetiş’in karşılaştığı durumu haberleştirdi. Haberde ulaştığı Rektör Ağırakça’nın “Okulumda erkek olup da kız gibi davranan hoca istemiyorum. Bu ahlaksızlık ve terbiyesizliktir. Bu haberi yaparsanız size de dava açarım” dediğini aktardı.
Mimarlıktan beden eğitimine "görevlendirme"
Mimarlık Fakültesi Sekreterliği bugün Özyetiş’e “Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Müdürlüğü’nde bir yıl görevlendirilmesinin uygun görüldüğüne” dair rektörlük yazısını verdi.
Dayanak olarak 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun rektörün görevlerini düzenleyen “Gerekli gördüğü hallerde üniversiteyi oluşturan kuruluş ve birimlerde görevli öğretim elemanlarının ve diğer personelin görev yerlerini değiştirmek veya bunlara yeni görevler vermek” ifadesini içeren 13-b maddesi gösterildi.
Lisans, yükseklisans ve doktora eğitimi mimarlık alanında olan Özveriş, rektörlüğe itirazda bulundu.
“Hangi gerekçeyle Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nda görevlendirildiğime dair açıklama ve mimarlık bölümündeki görevime iade talep ettim. Buna gelecek cevaba ya da itiraz talebime ret gelmesi ya da cevap gelmemesi durumunda idari mahkemeye başvuracağım.”
Özyetiş’in mimarlık bölümünde görevli olduğu derslerinin final dönemi ve bütünleme sınavları başlayacak.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası'nın "Mardin Artuklu Üniversitesi'nden OHAL Manzaraları" başlıklı açıklamasında da görevlendirme adı altında sürgünler yaşandığı belirtildi.
"Cinsel kimliğimden dolayı maruz kaldım"
Özyetiş, suç duyurusunda bulunması ve Journo'da haberin yayınlanmasının ardından gelen görevlendirme için “Şahsıma yönelik, sıkıntıya sokma, hayatımı zorlaştırma, çalışma ortamıma bozma çabası olarak görüyorum ” diyor.
“Şu anda başıma gelen de mobbing, hukuken tarif edilmiş olan halinin çok güzel bir tezahürü. Yetkin olmadığım bir bölümde görevlendirme uygun görülüyor. Burada öğrenci yok, dolayısıyla hangi amaçla görevlendirildiğimi de bilmiyorum.
“Üniversitede sürgüne uğrama konusu benden önce de defalarca yaşandı. Benim de direk kişilik haklarıma, cinsel kimliğime, varoluş biçimime ve tamamen derslerde ifade ettiğim toplumsal cinsiyete dair fikirlerim dolayısıyla maruz kaldığım bir olay. Başka sebeplerden benzer hak ihlallerine uğruyor diğer arkadaşlar."
"Mimarlığın cinsiyetinin olup olmamasını tartışıyorduk"
"Bunlara neden maruz kaldığım soruluyor, tamamen cinsel kimliğimden dolayı olduğunu düşünüyorum.
“Rektörlükçe galiba derste Masumiyet ve Kosmos filmlerinin gösterilmesiyle böyle bir sürecin başlatıldığı gibi bir imada bulunuluyor. Ben araştırma görevlisiyim, bahsedilen benim üzerime açılan dersler değil, derslerden ortak sorumlu olduğum arkadaşlar var, kaldı ki bu filmler onun ifade ettiği biçimde okunacak filmler olmadığı gibi, ders içeriğinin belirlenirken gözetilmesi gereken kıstaslara uygun olmayan filmler de değil.
“Derslerde toplumsal cinsiyetten bahsediyoruz. Toplumsal cinsiyet denen meselenin doğuştan atanan cinsiyetin ötesinden kişinin beyanlarıyla veya kişinin kendisini ifade etme biçimleriyle şekillenebilecek ve asıl dikkate alınabilecek bir mesele olmasından bahsediyoruz.
“Benim mimarlığın meslek olarak bir cinsiyetinin olup olmamasına dair tartışma esnasında, kişinin kendini kadın veya erkek olarak beyan edebilme hakkının olduğunun, doğuştan atanmış cinsiyetin bunu tek belirleyen unsur olmadığını söylerken kullandığım ifadelerden dolayı muhtemelen rektör ‘Emre derste ben kız olmak istiyorum diyor’ diye bir söylemi dolaşıma sokmak istiyor. Veya öyle olduğunu zannediyor. Ama öyle bir şeyin olmadığını gerek ben gerekse derste bulunan arkadaşlar da ifade ediyor.
“Kaldı ki ben trans birey olabilirim, ben kadınım şeklinde beyanda bulunabilirim. Bu yasal bir engel değil, beni suçlamayı, maruz kaldığım muameleyi haklı çıkaracak bir şey değil.” (BK)