* Fotoğraf: Fatih Aktaş / AA
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı basın toplantısında çözüm süreci hakkında konuştu.
Arınç’ın konuşmasının ardından CNN Türk’e bağlanan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Selma Irmak ise Arınç’ın sözlerini şöyle eleştirdi: “Bülent Arınç'ın sözlerini kaygıyla izledim, Türkiye hukuk devleti değilse onu da bilelim. Karşılıklı restlerle süreç ilerlemez, bu pazarlık olur müzakere olmaz.”
Arınç özetle şu konuşmayı yaptı:
Kamu düzeni
“Sayın Başbakanımızın bugün itibariyle neredeyse iki ayı doldu. İki aydan bu yana Sayın Başbakanımız çözüm süreci ile kamu güvenliğinin birbirinin alternatifi olmadığını izah ediyor.”
“Kamu düzeninin mutlak anlamda sağlanması ayrı bir konu. 6-7 Ekim olaylarında rastladığımız gibi cana ve mala kast eden olaylar terör olaylarıdır ve bunun azına da çoğuna da tahammülümüz yoktur.”
“Başbakanımız bunu iki aydan bu yana her defasında söylüyor. Çözüm süreci var diye bunları makul göstermeye çalışan hiç kimseyi dinlemeyiz.”
“Türkiye’de can ve mal emniyeti olmayacaksa, ister çözüm süreci olsun ister başka bir şey olsun, hiçbir şeyi tartışmayız. Çözüm süreci çok önemlidir ama bu hiçbir zaman insanımızın sokağa çıkarken korku duyması için sebep değildir.”
Kobane
“Şüphesiz Kobane’de yaşanan olaylara kayıtsız kalamayız. Türkiye buradan kaçan 200 bin insana kucak açmıştır. Bizim Kobane’ye müdahale konusunda söylediğimiz bir şey var. Suriye’deki muhalif unsurlar bu konuda bu çalışma yapabilir ama PYD’nin başındakiler buna da mesafeli yaklaşıyorlar.”
Çözüm süreci
“Çözüm süreci devam ediyor ama birileri çözüm süreci devam ediyor diye bizden yumuşak davranmamızı beklemesin. Birileri milletin acısını duymazdan geliyorlar. Hala bir başsağlığı, geçmiş olsun dileğinde bulunduklarını duymadık. Bu olaylar yaşanmamış gibi sekretarya kurulacak, içinde ben de olacağım...”
“Bu olayların yaşandığı bir dönemde, polisimizin, askerimizin kanı yerdeyken biri bize bunları derse onun yüzüne bile bakmayız. Siz yerdeki kana bakmayın, yol kesmeye bakmayın, patlayıcı çalmaya bakmayın... Biz nerenin hükümetiyiz?”
“Biz aldığımız kararlar ve Meclis’in bize verdiği yetkiyle Temmuz ayında çıkardığımız kanuna harfiyen uyacağız. Bunun yapılmasının karşılığının olduğunu da herkesin bilmesi lazım. Kim ne adım atacaksa onun atılması gerekir.”
“Biz hükümetiz, öyle aba altından sopa göstermeyi sevmeyiz. Kimse süreç gitti mi endişesine kapılmasın. Bu işin biteceği zaman da milletimize söyleriz.”
“Çözüm sürecini bu aralar ağzımıza hiç almamak gibi bir ihtiyatımız olabilir. Çözüm sürecine biz mecbur ve mahkum değiliz. Çözüm süreci bizim için çok önemlidir ama bu sadece bizim için böyle değil ki. Çözüm sürecini sanki sadece biz istiyormuşuz gibi herkes her istediğini yapar ve istediğini söylerse... Çözüm süreci başarısız olursa herkes bunun altında kalır. Adadaki şahıs da dahil siyasi uzantıları da...”
“Bizim gösterdiğimiz itina kadar ben de bu işte söz sahibiyim diyenlerin de dikkatli olması lazım. Onlar her istediğini söyleyecek biz de çözüm sürecine sahip çıkacağız; bu iş komediye dönüşür. Evet, çözüm sürecinde ısrarlı olmaya devam edeceğiz, bitiren taraf biz olmayacağız.” (AS)