Türkiye'den ve dünyadan 200'den fazla Alevi örgütlenmesi, haftasonu Ankara'da Büyük Kurultay'a hazırlanırken Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Avukat Fevzi Gümüş, hükümetten gerçek bir "Alevi açılımı" çıkacağına inanmadıklarını açıkladı.
Gümüş, yaptığı yazılı açıklamada, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin başlattığı çalışmaların, "Alevilerin eşit yurttaşlık temelindeki taleplerinden uzaklaşıp Sünni muhafazakar tabanın iknasına yönelik çabasına dönüştüğü"nü savundu.
Gümüş: Alevi Açılımı bitmiştir
"Alevi Açılımı bitmiştir" diyen Gümüş, eleştirisini de Alevilerin dile getirdikleri taleplerin sulandırılması ve içinin boşaltmasına dayandırıyor; örnekler veriyor:
"Aleviler Madımak Otelinin müzeye çevrilmesini isterken AKP kütüphane yapmak istiyor. Aleviler zorunlu din derslerinin kaldırılmasını en azından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı doğrultusunda seçmeli ders yapılmasını isterken AKP var olan zorunlu din dersi uygulamasına yeni bir ders eklemek istiyor. Aleviler ibadet merkezleri olarak gördükleri Cemevlerinin tıpkı diğer inançların ibadet merkezleri gibi yasal güvenceye kavuşmasını isterken AKP Diyanetten aldığı fetva doğrultusunda Cemevlerini kültür merkezi adı altında idarelerin dernek benzeri bir müdahale imkanı bulunan bilinmezliğe sokmak istiyor."
Hükümetin yaklaşımını "ikiyüzlü" olarak değerlendiren Gümüş, "Bu AKP'nin samimiyetsiz kamuoyunu uyutmaya yönelik Alevileri ve beklentilerini değil de Sünni muhafazakar kesimi ikna amacı taşıyan iki yüzlü yaklaşımdır. Alevilerin bu iki yüzlü yaklaşımını kabul etmesi mümkün değil" şeklinde açıklama yaptı.
"'Türk, İslam sentezi' mantığında Alevilik olmaz"
3-4 Haziran'da "Alevi açılımı" için yapılan ilk "çalıştayda" derneklerinin de içinde bulunduğu 35 Alevi kurumunun ortak taleplerini hükümete bildirdiklerini ancak birkaç ayda sonuçlandırılabilecek bir sürecin "sulandırıldığını, Aleviliğin Diyanet İşleri Başkanlığı yetkililerine, ilahiyatçılara sorularak "Türk, İslam sentezi" mantığına göre bir Alevilik kurgulamaya çalışıldığını belirtti.
Gümüş'ün diğer bir eleştirisi de, 17 Aralık 2009 için belirlenen çalıştaya Maraş katliamının bir numaralı sanığı Ökkeş (Kenger) Şendiler'in de davet edilmesi.
"AKP Hükümeti katliam sanığını "çalıştaya" davet etmekle Alevi Toplumuna hakaret etmekle kalmamış, demokrasi, insan hakları gibi evrensel değerleri de hiçe saymıştır. AKP Hükümeti bu davetten dolayı Alevi Toplumundan özür dilemelidir." (EÖ)