Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcıları, "İrticayla Mücadele Eylem Planı" belgesi altında imzası bulunan Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek hakkındaki soruşturmayı genişletti.
Çiçek Ergenekon kapsamında tutuklanıp bir gün sonra serbest bırakılmıştı. Çiçek'in Ergenekon sanıklarıyla görüşüp görüşmediğini tesbit etmeye çalışıyor. İncelemenin önümüzdeki günlerde tamamlanması bekleniyor.
Memur Suçları Soruşturma Bürosunca yürütülen soruşturmada, ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında tutuklanan avukat Serdar Öztürk'ün bürosunda çalışan avukat Gizem Ulusoy ve stajyer avukat Bahar Özgüner'in ifadelerine başvuruldu. Öztürk'ün bürosunda yapılan arama sırasında, yasa gereğince Ankara Barosu'nu temsilen bulunan avukat Bayram Özkan'ın da ifadesi alındı.
Bu kişilerin ''tanık'' sıfatıyla dinlediği belirtildi. Soruşturma kapsamında, önümüzdeki günlerde, bazı avukatlar ile Öztürk'ün bürosunda yapılan aramada görevli polislerin de ifadelerine başvurulacağı öğrenildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Çiçek tarafından hazırlandığı iddia edilen "İrticayla Mücadele Eylem Planı" belgesiyle ilgili soruşturmada yetkisizlik kararı verdi.
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan, Avukat Serdar Öztürk'ün Ankara'daki bürosunda ele geçirildiği iddia edilen belge, ilk olarak Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından incelenmişti.
Askeri savcılık, belgenin Genelkurmay Başkanlığı karargahında düzenlenmediğinin tespit edildiğini, böyle bir belgeyle ilgili olarak gerek elektronik ortamda, gerekse yazılı kayıtlarda herhangi bilgi, belge, emir veya emareye rastlanılmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı vermişti.
Askeri savcılık, bu belgenin kimler tarafından ne amaçla düzenlendiğinin tespit edilmesi amacıyla dosyayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na göndermişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da tam 2.5 ay sonra, belgenin Ankara'da yapılan bir aramada ele geçirildiği gerekçesiyle inceleme yetkisinin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nda olduğunu belirterek dosyayı iade etti.
Öztürk ve avukatları, belgenin büroya arama yapan kişilerce yerleştirdiğini öne sürüyordu.
Sözkonusu belgeyi buldukları iddia edilen polislerin Ankara'da ifadelerinin alınacağı ve belgenin yeniden Adli Tıp incelemesine gönderileceği belirtiliyor. (EZÖ)