Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu, Pazartesi akşamı "Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"nin 4.Maddesi'nin kabul edilmesinin ardından verdiği aranın bitiminde teklif üzerine görüşmeleri sürdürdü.
KOMİSYONDA 4. MADDE KABUL EDİLDİ
AKP: "Sokak hayvanlarına 'ötanazi' yapılsın demeyelim ama, diyen başka kanuna atıf yapalım"
Komisyon, görüşmelerin ardından 5. Maddeyi de muhalefet partilerinin verdiği dört değişiklik ve geri çekme önergesini reddederek ve AKP'nin kendi teklifine yönelik değişiklik önergesini içrerek kabul etti.
Kanun teklifinin bu maddesi ve bu maddeyle ilgili değişiklik önergesinde yer alan hayvanların öldürülmesi ve ötanazinin düzenlenmesine ilişkin hükümler, komisyon toplantılarını izlemek üzere TBMM'de bulunan hayvan hakları savunucuları ve hayvan dostlarının sert tepkilerine, komisyon toplantılarına katılan muhalefet milletvekillerinin de sert eleştirilerine yol açtı.
Yasa teklifinin "öldürme"yi meşru ve yasal bir işlem olarak kayda geçirmesinin yol açtığı tepkiler, milletvekillerinin cep telefonlarıyla kaydettikleri video kliplere yansıdı.
Komisyon Başkanı'nın TBMM TV'nin çevrimiçi yayında da, Komisyon ve Genel Kurul toplantılarının TBMM'de toplantı salonları dışında izlenmesine izin veren kapalı devre yayınında da Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu toplantılarının yayınlanmasını yasaklaması üzerine komisyonlara katılan vekiller ve izleyen yurttaşların konuşma ve tepkileri muhalefet milletvekillerinin cep telefonlarından yayımlandı.
Meclis koridorları ölüm yasasının en kritik maddesi olan 5. maddenin öldürme maddesinin iktidar vekillerinin oylarıyla geçmesi sonucu;
— Perihan Koca (@PerihanKoca) July 22, 2024
“Katiller” diye inliyor.
TBMM “katiller” diye inim inim iniyor.
Yeter, duyun artık bu feryadı.#YasayıGeriÇek#YasaDeğilCinayet… pic.twitter.com/4HB5DHTUxt
Teklifin 5. Maddesi'ne değişiklik
önergesindeki "öldürme" hükmü
Görüşmeler sırasında teklifin 5. Maddesi görüşülmek üzere Başkan Vahit Kirişçi tarafından okutuldu. Komisyonda getirilen teklif yürülükteki 5199 Sayılı "Hayvanları Koruma Kanunu"nun 13. Maddesi'nde değişiklikler öneriliyordu.
Mevcut yasanın 13. Maddesi şöyle:
Hayvanların öldürülmesi
Madde 13- Kanunî istisnalar ile tıbbî ve bilimsel gerekçeler ve gıda amaçlı olmayan, insan ve çevre sağlığına yönelen önlenemez tehditler bulunan acil durumlar dışında yavrulama, gebelik ve süt anneliği dönemlerinde hayvanlar öldürülemez.
Öldürme işleminden sorumlu kişi ve kuruluşlar, hayvanın kesin olarak öldüğünden emin olunduktan sonra, hayvanın ölüsünü usulüne uygun olarak bertaraf etmek veya ettirmekle yükümlüdürler. Öldürme esas ve usulleri Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Gün boyu yaygın medyada "tekliften ötanazı ibaresinin" çıkarıldığına ilişkin olarak yayılan haberlere karşın Komisyona gelen Yasa Teklifine değişiklik önergesinin kabulünden sonra da "Öldürme" ve "Ötanazi" ibarelerinin yasa metninde bulunmaya devam edeceği görüldü. Komisyonda Başkan Vahit Kirişçi tarafından okutulan teklifin ilk halinde mevcut yasanın aşağıdaki gibi değiştirilmesi öngörülüyordu.
Teklifin 5. Maddesinin ilk hali
MADDE 5 - 5199 sayılı Kanunun İkinci Kısım Dördüncü Bölüm başlığında yer alan "Öldürülmesi" ibaresi "Ötanazisi" şeklinde ve 13'üncü maddesinin başlığı " Hayvanların ötanazisi" şeklinde değiştirilmiş, maddeye birinci fıkradan önce gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiş ve mevcut ikinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan "Öldürme esas ve usulleri" ibaresi "Öldürme ve ötanazi işlemine ilişkin esas ve usuller" şeklinde değiştirilmiştir. "Bakımevine alınan hayvanlardan saldırgan olan, bulaşıcı veya tedavi edilemeyen hastalığı bulunan ya da sahiplenilmesi yasak olan hayvanlara yerel yönetimlerce ötanazi yapılır.
"Sahipsiz hayvan popülasyonunun; kamu güvenliği bakımından tehlike oluşturmasına veya hayvandan hayvana ya da hayvandan insana bulaşan hastalıkların görülmesine, su kaynaklarının, yaban hayatının ve biyolojik çeşitliliğin zarara uğramasına sebebiyet vermesi halinde ilgili yerel yönetim tarafından sahipsiz hayvanlara ötanazi yapılabilir,"
Bu değişiklikler uygulandığında 5199 sayılı yasanın mevcut halinde "İkinci Kısım Dördüncü Bölüm başlığı "Hayvanların Kesimi, Öldürülmesi ve Yasaklar" iken teklifin öngördüğü değişiklikle başlık "Hayvanların Kesimi ve Ötanazisi ve Yasaklar" şeklini alıyor, yasa metni de, Teklif'in 5. Maddesi'nin ilk haline göre şu biçime bürünüyordu:
Hayvanların ötanazisi
Madde 13- Bakımevine alınan hayvanlardan saldırgan olan, bulaşıcı veya tedavi edilemeyen hastalığı bulunan ya da sahiplenilmesi yasak olan hayvanlara yerel yönetimlerce ötanazi yapılır.
Sahipsiz hayvan popülasyonunun; kamu güvenliği bakımından tehlike oluşturmasına veya hayvandan hayvana ya da hayvandan insana bulaşan hastalıkların görülmesine, su kaynaklarının, yaban hayatının ve biyolojik çeşitliliğin zarara uğramasına sebebiyet vermesi halinde ilgili yerel yönetim tarafından sahipsiz hayvanlara ötanazi yapılabilir.
Kanunî istisnalar ile tıbbî ve bilimsel gerekçeler ve gıda amaçlı olmayan, insan ve çevre sağlığına yönelen önlenemez tehditler bulunan acil durumlar dışında yavrulama, gebelik ve süt anneliği dönemlerinde hayvanlar öldürülemez.
Öldürme işleminden sorumlu kişi ve kuruluşlar, hayvanın kesin olarak öldüğünden emin olunduktan sonra, hayvanın ölüsünü usulüne uygun olarak bertaraf etmek veya ettirmekle yükümlüdürler. Öldürme ve ötanazi işlemine ilişkin esas ve usuller Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
AKP'nin ikinci önerisi:
Ötanazi yerli yerinde
5. Madde üzerine süren tartışmaların ardından gün boyu yayılan haberlerin uyandırdığı beklentilere karşın Amasya Milletvekili Hasan Çilez, Tekirdağ Milletvekili Mestan Özcan ve Nevşehir Milletvekili Süleyman Özgün'ün imzalarıyla Komisyon Başkanlığına gelen değişiklik önergesi umutlanan vekilleri hayal kırıklığına uğrattı. Üç milletvekili Kanun Teklifi'nin 5. Maddesiyle 5199 sayılı yasaya eklenen fıkraların önerdikleri aşağıdaki fıkralarla değiştirilmesini öneriyorlardı.
“Bakımevine alınan köpeklerden insan ve hayvanların hayatı ve sağlığı için tehlike teşkil eden ve olumsuz davranışları kontrol edilemeyen, bulaşıcı veya tedavi edilemeyen Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanununun 9'uncu maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen tedbir uygulanır.
"Yerel yönetimler sahipsiz köpeklere ilişkin yürüttüğü iş ve işlemlerde Bakanlar Kurulunun 28/8/2003 tarihli ve 2003/6168 sayılı Kararı ile onaylanan Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi kapsamında gerekli idari tedbirleri almaya yetkilidir.”
Söz konusu "Veteriner Hizmetleri [...] Kanunun 9'uncu maddesinin üçüncü fıkrası ise aşağıdaki gibiydi.
Hayvanlara ötenazi yapmak yasaktır. Ancak,
a) Hayvanlara acı ve ıstırap çektiren veya iyileşme durumu bulunmayan hastalık durumlarında,
b) Akut bulaşıcı bir hayvan hastalığının önlenmesi ya da eradikasyonu amacıyla veya insan sağlığı için risk oluşturan durumlarda,
c) Davranışları insan ve hayvanların hayatı ve sağlığı için tehlike teşkil eden ve olumsuz davranışları kontrol edilemeyen durumlarda,
veteriner hekim tarafından ötenazi yapılmasına karar verilebilir. Ötenazi işlemi veteriner hekim tarafından veya veteriner hekim gözetiminde yapılır.
Şenyaşar: "Bütün değişikliklerden sonra
da gene ötanaziden söz ediyorsunuz"
Teklifin görüşülmesi sürerken söz alan DEM Parti Urfa Milletvekili Ferit Şenyaşar, AKP'nin "Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"ndeki değişiklik önergesinin gerçekleşmesinden sonra da TBMM'nin "ölü doğmuş bir yasa" yapmış olacağını söyledi.
Şenyaşar, "bu teklifin içeriğine baktığımızda sadece içinde kelime oyunları var" dedi. "Gene ötanaziden söz ediyor ve ötanazinin şartları 'bulaşıcı hastalık diyor'. Peki bütün bulaşıcı hastalıklar ölümcül mü? Ve bu ötanazinin gerekçesi yapılacak."
Urfa Milletvekili Komisyona sordu: "Yine sahiplenilmesi yasak olan hayvanlar var. Dün hayvan barınağına gittim ve oradaki hayvanlara baktım [...] Saldırgan bir köpek cinsi var: Pitbull. Pitbulları orada gördüm. Peki bu yasa geçtiğinde o Pitbullar, o hayvanlar hepsi ötanazi şeklinde katledilecek mi?
Şenyaşar'ı teklif sahiplerinden Amasya Milletvekili Hasan Çilez, yanıtladı: "Sahipsizse, sahibi yoksa..."
(AEK)