ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, salı günü milletvekillerine Suriye'nin birkaç hafta içinde yeni bir iç savaşa sürüklenebileceği ya da tamamen çökebileceğini söyledi.
Geçtiğimiz hafta Başkan Trump'ın Orta Doğu gezisi sırasında Suriye üst düzey yetkilileriyle bir araya gelen Rubio, Trump'ın Suudi Arabistan'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüşmesinin ardından yaptırımları 180 gün süreyle askıya almaya karar vermesinin ana nedeninin yeni Şam hükümetinin geleceğinden duyulan korkular olduğunu söyledi.
"Kongrenin Suriye'ye yardım için devreye girmesi gerekebilir"
Rubio, Senato Dış İlişkiler Komitesine, "Açıkçası, karşı karşıya olduğu zorluklar göz önüne alındığında geçici yönetimin, birkaç hafta içinde potansiyel bir çöküşün ve muazzam boyutlarda tastamam bir iç savaşın, temelde ülkenin bölünmesinin eşiğinde olduğunu değerlendiriyoruz," dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Kongrenin devreye girip Suriye'ye yardım etmesi gerekebileceği konusunda uyardı.
Rubio, "Yaptırımların kaldırılmasının en acil etkisi[nin], komşu ülkelerin geçici yönetimin hükümet kurmalarına ve silahlı kuvvetleri tek bayrak altında birleştirmelerine imkan veren yönetsel mekanizmaları kurmak üzere yardıma başlamalarına olanak sağlamak olacak," diye ekledi.
Ancak bakan, tek başına yaptırımların kaldırılmasının Suriye'yi istikrara kavuşturmak için "yeterli olmayacağı" konusunda uyardı ve 14 yılı aşkın bir zaman süren iç savaşın ardından sıkıntı içindeki ülkeyi canlandırmak için "kongre veya daha kapsamlı bir şeyler yapılması gerekeceğini" öne sürdü.
Geçtiğimiz hafta, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman aracılığıyla, eş-Şara ve Trump arasında bir toplantı düzenlenmiş ve bu toplantıda ABD başkanı Suriye liderinden İsrail'i tanıyan İbrahim Anlaşmaları'nı imzalamasını istemişti.
Eş-Şara , ABD yönetimince 2012'de Suriye'de Nusra Cephesi'ni kurması öncesinde 2000'lerin başında Irak'ta El Kaide üyesi olarak ABD birlikleriyle savaşan kıdemli bir militan olarak biliniyor. Yeni yönetimde Ulusal İstihbarat Direktörü olan Tulsi Gabbard, Ocak'ta Senato karşısında görev oylaması sırasında eş-Şara'yı "11 Eylül saldırısını kutlamak için sokaklarda dans eden bir aşırılıkçı İslamcı" olarak kınamıştı.
Eş-Şara, 2016'da el-Kaide liderliğiyle bağlarını kopardıktan sonra kendisini nüfusun yüzde 10'undan fazlasını oluşturan Hristiyanlar ve Aleviler ile yaklaşık yüzde 3'ünü oluşturan Dürzileri içeren Suriye'nin dinsel çeşitliliğinin savunucusu olarak yeniden pazarlama çabasına girmişti.
Rubio salı günü, "Kötü haber şu ki, geçiş yönetiminde yer alan şahsiyetler FBI'daki sicil denetimini geçemediler," dedi. "Öte yandan, onlarla etkileşime girmek işe yarayabilirdi de yaramayabilirdi de. Ancak onlarla etkileşime girmezsek, işe yaramayacağı garantiydi."
Geçtiğimiz ay Suriye'yi ziyaret eden ve eş-Şara ile görüşen Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi üyesi Martin Stutzman geçtiğimiz hafta The New York Post'a yeni başkanı Suriye'yi bir arada tutmaya kararlı ve kabinesinde bir Hristiyan olduğundan söz ederek övmüştü. Stutzman, "[Eş-Şara] Suriye'yi bir arada tutmak istiyor," diye açıkladı. "Ülkeyi bölgesel veya mezhepsel eksenlerde bölme çabası kabul edilemez."
Rubio: "Suriye çökerse IŞİD'in önü açılır"
Rubio ayrıca Suriye tekrar çökerse bunun Orta Doğu'da kaosa yol açabileceği konusunda uyardı ve Mart 2011'de iç savaş patlak verdikten sonra ülkenin "açıkçası, IŞİD ve diğerleri gibi cihatçı gruplar için bir oyun alanı" haline geldiğinin altını çizdi.
Rubio, IŞİD ile ilgili endişelerin dile getirildiği Senato oturumunda, IŞİD’in mevcut Suriye yönetiminden "nefret ettiğini" çünkü Şara hükümetinin IŞİD için "ciddi bir risk" oluşturduğunu söyledi.
Suriye'de hükümetin görevini yapamadığı her günün, "IŞİD’in kendini yeniden oluşturma kabiliyetine ulaştığı bir gün" olacağını söyleyen Rubio, ABD'nin bu tehlikeyi önlemek için bir süre daha Suriye'de asker bulunduracağını belirtti.
ABD Başkanı Donald Trump, geçen hafta Riyad'da düzenlenen Suudi-ABD Yatırım Forumu 2025'te Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldırma niyetini açıklamıştı.
İsrail-Türkiye gerilimi çerçevesinde Türkiye'nin rolü
ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi üyesi senatörlerin sorularına cevap veren Rubio, Suriye'nin mevcut hükümetini "bir fırsat" olarak gördüklerini belirtti.
Suriye yönetimi hakkında, "Bir ulus inşa etmeye çalışıyorlar. Kendilerini devrim için bir fırlatma rampası olarak görmüyorlar." sözlerine yer veren Rubio, İsrail başta olmak üzere diğer bölge müttefiklerinin kaygılarını gidermeye çalıştı.
Marco Rubio, "Aslında, toplumun tüm unsurlarını kapsayan ve İsrail ile sınırlar veya başka bir şey için savaşmaya hiç ilgisi olmayan basit bir hükümetiniz varsa, bunun İsrail'in güvenliği için olağanüstü bir başarı olduğunu düşünüyorum." ifadesine yer verdi.
Dışişleri Bakanı Rubio, Suriye'deki Türk varlığından İsrail'in duyduğu endişeyle ilgili olarak bundan sonraki süreçte Suriye'deki geçici hükümetin yabancı askeri üslere izin verip vermeyeceklerine dair bir karar alması gerekeceğini vurguladı.
Rubio ayrıca ABD'nin, "Kürtlerin Suriye hükümetinin ve güvenlik güçlerinin daha geniş bir parçası olması için çalıştıklarını" kaydetti.
Yaptırımların askıya alınması
ABD’li yetkililere göre, Beyaz Saray bazı yaptırımların kaldırılması ya da askıya alınması için alternatifler üzerinde çalışıyor.
Ancak Caesar Yasası ve Suriye’nin 1979’dan bu yana “teröre destek veren ülke” statüsünde olması gibi konular, Kongre onayı gerektiriyor.
Açıklama, ABD Başkanı Donald Trump’ın geçtiğimiz hafta Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile gerçekleştirdiği görüşme ve ardından Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılacağını açıklaması sonrası geldi.
(AEK)


