Dün akşam (5 Mayıs) Ahırkapı'da düzenlenen Hıdrellez etkinliklerinde çok yakışıklı bir beyle tanıştım. İsmi Deniz, 6 yaşında. Bizi ortak arkadaşlarımız tanıştırdı.
Deniz hem yakışıklı hem entelektüel. Ayaküstü sinemadan ve müzikten bahsettik. Kendisi Ayben dinleyip dinlemediğimi sordu. Ayben, rapçi Ceza'nın kızkardeşi. O da rap yapıyor. Deniz, Ayben'i dinliyormuş ama daha çok Ceza müdavimi. Deniz'in favori filmiyse Shrek.
Hıdrellez etkinliklerinin olduğu alan "iğne atsan yere düşmez" diye tabir edilecek bir kalabalığa sahne olmuştu. Biz yetişkinler için bile hareket etmek zor olurken, her an sıkışma tehlikesiyle karşı karşıya kalırken Deniz'in çileden çıkmayıp eğlencesine devam etmesi çok etkileyiciydi.
Çalan Roman havalarına muhteşem figürleriyle aramızda en çok o eşlik etti. Hem yakışıklı hem entelektüel hem iyi dans ediyor hem de çok kibar. Boynumdaki fotoğraf makinesini isteyip "biraz da ben çekeyim, yarın 'gazetene' koyarsın" dedi.
Fotoğraf çekerken Deniz'in ilgisini insanlardan başka çalılar, iki direk arasında kalmış balon, bahçe lambası, yere atılmış boş bira kutuları çekti.
Ama onun dışında fotoğrafları izlerken biz yetişkinlerin bacak hizasından dünyaya bakmak zormuş, onu anlıyoruz.
Çocukların yetişkinlerle iletişim kurmak için sürekli yukarıya bakmak zorunda kalmalarının sıkıntısını hissediyoruz.
Neyse ki aramızdan biri Deniz'i omzuna alıyor da Deniz sahneden de bir fotoğraf çekip foto galerisini noktalıyor. (EZÖ)
Deniz'in gözünden Hıdrellez fotoğraflarını görmek için tıklayınız. (EZÖ)