*Fotoğraf: Nilay Vardar/bianet-arşiv
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili Tekin Bingöl, geri dönüşüm işçilerine ilişkin “yaşam hakkı” raporu hazırladı.
“Türkiye’de Emek Sömürüsünün Son Halkası: Saldırıların Odağındaki Katı Atık Toplama İşçiliği” başlıklı raporda sayıları 500 bini aşan atık kâğıt işçilerinin yaşam koşullarına yer verildi.
Geri dönüşüm işçilerinin meslek birlikleri, sahadaki işçiler ve işçi örgütleri ile görüşmelerin ardından hazırlanan raporda, işçilerin yasal statülerinin belirlenmesi için 9, iş güvenliği için 10, çocuk işçiler için de 5 ayrı başlıkta öneriler sıralandı.
TIKLAYIN-Atık toplama depolarına baskın: 200 gözaltı
Rapordan öne çıkan başlıklar şöyle:
Öncelik sigorta
Geri dönüşüm işçilerinin insanca yaşam ve çalışma koşulları talep ettiğini belirten Bingöl, atık kâğıt toplayıcılığının yeni bir iş kolu olarak kabul edilmesini, bu alanda faaliyet gösteren işçilerin kayıt altına alınmasını, bireysel prim ödeme yöntemiyle kendilerinin ve ailelerinin sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmasına öncelik verilmesini önerdi.
Sömürü zinciri kırılmalı
Raporda, toplayıcı işçilerinden ucuza aldıkları atıkları, lisanslı tesislere yüksek bedellerle satan aracılar, depocular ve yasa dışı depolama tesisleri denetimlerle ortadan kaldırılması, belediyelerin direk alım yapabileceği geri dönüşüm tesisleri kurularak emek sömürüsü zinciri kırılması önerisi de yer aldı.
TIKLAYIN-Atık Toplayıcısı Hamza: Sokakta Biz Yokmuşuz Gibi Davranıyorlar
11 milyardan işçilere pay
Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) kapsamında bu yıl yaklaşık 4 milyar TL ve Çevre Kanunu’nda yapılan değişikliklere ilişkin hazırlanan “Plastik Poşetlerin Ücretlendirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar” kapsamında bu yıl 5 milyar TL toplandığı belirtilen raporda, her yıl artan gelirler üzerinden belirli bir payın katı atık toplama işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesi hakkında yasal düzenlemelerin yapılması önerisi de dikkat çekti.
Ücretsiz ekipman
Raporda geri dönüşüm işçilerinin iş güvenliği için öneriler de sıralandı. Atık toplama işçilerinin çalışma sağlık koşullarının iyileştirilmesi için toplayıcılık esnasında kendilerini koruyabilecekleri mesleğe özgü yeni ekipmanların hazırlanması, toplama sırasında kullanılacak önlük ile iş eldiveni, toza ve bulaşıcı hastalıklara karşı koruyucu maske, güneşe karşı şapka, koruyucu siperlik gibi koruyucu kıyafetlerin çalışma koşullarına uygun olarak tasarlanması önerisi ilk sırada yer aldı. Bu kapsamda işçilere haftalık ve aylık belirli periyotlarda, geri dönüşüme uygun atıkları sattıkları tesis veya belediyelerce ücretsiz olarak bu ekipmanların temin edilmesi planlandı.
TIKLAYIN-Atık Toplayıcıları: Sadece Gıda Yardımıyla Geçinebilmemiz Mümkün Değil
Belediyeden ‘Çekçek’ desteği
Atıkların toplandığı “çek çek” adı verilen araçların, hijyen koşullarına ve kent estetiğine uygun şekilde projelendirilmesi, geri dönüşüm işçilerinin daha çağdaş araçları kullanmasına olanak sağlanması gerektiğini vurgulanan raporda, işçilerin akülü ve hafif araçlar talebine de yer verildi. Kayıt altına alınan ve kendilerine verilen kimliklerle toplama faaliyetlerine devam etmesi planlanan işçiler için “çek çek” adlı araçların kullanımdan kaldırılarak, bölge şartlarına uygun olarak tasarlanan yeni araçların belediyelerce atık kâğıt işçilerine sunulmasını önerdi.
Her yıl sağlık taraması
Raporda ayrıca geri dönüşüm işçileri için İl Sağlık Müdürlükleri tarafından her yıl sağlık taraması yapılması, iş alanları ile ilgili hepatit, tüberküloz ile tetanoz vb. aşıların tamamlanmasının da gerekliliği belirtildi.
TIKLAYIN-"Devlet Bu Çöpün Altından Kalkamaz"
Çocuklara için burs ve teşvik
Kentsel yoksulluk nedeniyle atık toplama sektörünün bir aile mesleğine dönüştü. Çocukların Anayasal eğitim hakkından uzak kaldıklarının belirtildiği raporda, çocuk işçiliğinin önlenmesi için Millî Eğitim Bakanlığı tarafından özel bir program hazırlanması, dezavantajlı olarak eğitim hayatına başlamak zorunda kalan çocuklar için burs desteğinin sağlanması, ailelerin çocuklarını çalıştırmaması için sigorta primlerinde yapılacak teşvik destekleri, denetimler ve bilinçlendirme faaliyetleri ile çocukların eğitimi güvence altına alınması önerildi. (RT)