Bakırköy Doktor Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, çalışanı asistan hekimler pandemi dönemi iş yüklerinin çok fazla arttığını ve tükenmeye başladıklarını söylediler.
Açık mektup yayınlayan hekimler, salgın sürecinde İstanbul'da belirlenen ilk 4 referans hastaneden birinin asistanları olarak sürecin başından beri aktif olarak çalıştıklarını belirttiler:
“İlk 3 ay günlük hatta saatlik değişen nöbet listelerini umursamadan kendi klinik nöbetlerimizle çalışan Covid nöbetlerimizi birimimizdeki arkadaşlarımızla tolere ederek işleri aksatmayacak şekilde tüm özverimizle çalıştık.
“Normalleşme döneminde Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi'nin açılmasını takiben hastanemiz de normal işleyişine döndü. Ancak bin yataklı 7/24 faaliyet gösteren 10 poliklinikli acil durum hastanesinin çalışma yükünün büyük kısmı yalnızca hastanemiz asistan hekimlerine yüklenmiş olup orada da yoğun çalışma programına dahil edildik
“Sabır göstermemiz isteniyor”
“8-12-16-24 saatlik Covid vardiyalarından sonra asistanlık yaptığımız asıl birimlerimize dönmekte, son anda değişen nöbet listeleri ile uzmanlık öğrencisi olarak görevlerimizi yerine getirmekte güçlük çekmekteyiz.
"Haziran ayının başında zorlukları dile getirdiğimizde Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi'ndeki nöbetlerin oraya atama/görevlendirmeyle gelecek hekimlere devredileceği belirtilmiş, sabır göstermemiz istenmiştir.
“Her gün görevlerimiz artıyor”
“Oysa o günden beri çalışma şartlarımızda iyileştirmeler beklerken her geçen gün görevlerimiz arttırılmıştır. Covid servislerinde bir asistan 40 hastadan sorumlu olduğumuzdan nereye yetişeceğimizi bilemediğimiz bir tempoda çalışmak zorunda bırakıldık.
“Siperlik, maske, önlüklerle çalıştığımız 8-12 saatlik Covid poliklinik vardiyalarında resmi mola süresi verilmediğinden yemek yiyebilmek için nöbet arkadaşlarımızla dönüşümlü 15'er dakika ara veriyoruz.
"Bu sürede dahi görevlilere yerimizde olup olmadığımız kontrol ettirilmekte elimizden geleni yapmamıza rağmen başvuru çokluğu nedeniyle kapının önünde bekleyen hasta sayısı artarsa aranarak üzerimizde baskı oluşturulmaktadır.
"Yorgun ve umutsuzuz"
“Personel ve sekreter eksiklikleri öne sürülerek polikliniklerdeki PCR girişi, barkod basma gibi görevler üzerimize kalıyor. Her fırsatta belirli kimselerce önümüze sürülen tavandan ek ödeme argümanıysa gerçeği yansıtmıyor.
"Döner hesaplamaları başhekimliklerin inisiyatifine bırakılmış olup saatlik hesaplamalar yapıldığında bize yansıyan 3 haneli meblağlar olmuştur.
"Hastane idaresine gerek sözel gerekse yazılı olarak defalarca başvurmamıza rağmen herhangi bir dönüş olmamış, çözüm sunulmamıştır. Mevsimsel solunum yolu hastalıklarıyla birlikte iş yükümüzün daha da artacağı ve ne kadar süreceğini öngöremediğimiz bu döneme yorulmuş ve umutsuz giriyoruz. " (RT)