Haberin İngilizcesi için tıklayın
Manisa’da UNESCO listesinde yer alan Bin Tepeler Lidya Tümülüsleri’nden ikisi, defineciler tarafından iş makinalarıyla tahrip edildi. Olay sonrası bölgede kaçak kazılara karşı jandarma ekiplerinin devriye sayısı sıklaştırıldı, yöre halkından da tümülüslere yönelik müdahalelere karşı duyarlı olunması istendi.
Arkeofili'nin haberine göre, Manisa'nın Ahmetli ilçesindeki Bin Tepeler Lidya Tümülüsleri'nden ikisinin iş makinasıyla tahrip edilmesi sonrası Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi'ndeki alanın korunması için çalışmalar hız kazandı.
26 kaçak kazıya suçüstü yapıldı
Manisa’nın Salihli, Ahmetli, Saruhanlı ve Gölmarmara ilçeleri arasında “Bin Tepeler” olarak bilinen bölgede, MÖ 6. ve 7. yüzyıllara tarihlenen Lidya soyluları ve kraliyet ailesi üyelerinin defnedildiği irili ufaklı 115 tümülüs bulunuyor.
Tümülüsler, ova üzerinde yükseliyor ve "Anadolu’nun piramitleri" olarak gösteriliyordu.
Kültür ve Turizm Bakanlığının çalışmasıyla 2013 yılında Sardes Antik Kenti ile UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan Bin Tepeler Lidya Tümülüsleri, geniş bir alanda tarım arazilerine yayılmış olması nedeniyle zaman zaman kaçak kazılarla karşı karşıya kalıyordu. En son 26 Ocak’ta, Ahmetli ilçesine bağlı Kendirlik Mahallesi yakınlarındaki iki tümülüs, kimliği tespit edilemeyen kişilerce iş makinasıyla kazılarak tahrip edildi.
Son iki yılda tümülüslere yönelik 26 kaçak kazıya suçüstü yapıldı. Kazı yaparken yakalanan 66 defineci gözaltına alınırken 5 kepçe, 3 dedektör, çok sayıda kazı ekipmanı ile 3 kamyon ele geçirilmişti.
"Soyulmayan tümülüs yok"
Manisa Celal Bayar Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Aigai Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Yusuf Sezgin, tümülüslerin tahrip edilmesiyle ilgili şunları söyledi:
"Tümülüslerde herhangi bir kıymetli varlık bulunduğunu düşünmüyorum. Burası dünyanın en büyük tümülüs mezarlık bölgelerinden ve Türkiye’deki en özel arkeolojik alanlardan biri. Zaten bu bölge yaklaşık 2.700 yıl boyunca yağmalanmış, içleri boş.
"Bütün antik çağ boyunca, Persler Anadolu’yu istila ettiğinde, Büyük İskender döneminde ve özellikle Bizans döneminde bu mezarlar hep soyulmuş. Antik çağda da definecilik vardı, bu tümülüsler de çok belirgin mezarlar olduğu için doğal olarak soyuldu. Ben soyulmayan tümülüs olduğunu düşünmüyorum.
"Dolayısıyla defineciler, boş yere buraları tahrip ediyorlar. Bunlar kültürel miras, elimizden geldiğince korumamız lazım.”
Bin Tepeler Lidya Tümülüsleri hakkında
Marmara Gölü’nün güney kenarında yer alan ve Lidya tümülüs mezarlık alanı olan Bintepeler, dünyanın en büyük tümülüs alanıdır. Lidya tümülüsleri, MÖ 6. ve 5. yüzyıllarda bu peyzajın önemini ortaya koyan unsurlardır. Kraliyet mezarlığı olarak Sardes’e sıkı bir şekilde bağlı olan Bin Tepe, daha erken ve daha geç dönemlere tarihlenen kalıntıları ile Lidya dönemine ait sadece bir mezarlık alanı değil, kültürün devamını gösteren bir anıttır.
(SO)