Kaynak ve fotoğraf: AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan, Ayasofya, Gezi Direnişi, Atatürk Havalimanı ile ilgili olarak konuştu.
TIKLAYIN - Herkes Erdoğan'ı yalanlıyor, Erdoğan söylemlerine devam ediyor
Atatürk Havalimanı'na yapılacak Millet Bahçesi ile ilgili şunları söyledi:
Atatürk Havalimanı
"İstanbul'a, sahip çıkılacak bir emanet yerine talan edilecek bir nimet olarak bakanlar, sadece fethin sırrını değil, sadece Osmanlı'yı değil, Cumhuriyet'i de anlayamaz, bugün bizim yaptıklarımızı da anlayamazlar. Her zaman söylediğimiz gibi asıl olan gönüllerin fethedilmesidir. Tarih, fethettiğimiz her yerde güveni, huzuru, hoşgörüyü ve refahı hakim kılmak için verdiğimiz büyük mücadelenin şahididir. Bugün de ecdadımızdan aldığımız ilhamla kendi vatanımızı ve bayrağımızı dalgalandırdığımız her yeri esenlik yurdu haline getirmenin mücadelesini veriyoruz.
"İstanbul Atatürk Havalimanı'nı eski fonksiyonuyla devam ettirmeye çalışmak hem İstanbul'a hem de İstanbullulara büyük haksızlık olacaktır. Gürültüden hava kirliliğine, şehir ve hava trafiğinin yoğunluğundan İstanbul'un yeni bir havalimanına ihtiyacı vardı. Biz bu ihtiyacı karşılayacak bir eseri hem de yap-işlet-devret yöntemiyle hazineye hiçbir yük getirmeden, tam tersine girdi sağlayarak ülkemize kazandırdık. Bu havalimanımız şu anda ilklerde. Havalimanımızı daha da geliştiriyoruz."
Ayasofya
"Ayasofya, medeniyetimizdeki seçkin yerini tekrar almıştır" diyen Erdoğan şöyle devam etti:
"Ayasofya'yı 84 yıl sonra asli hürriyetine yeniden kavuşturduk, fethin bağrında açılan yarayı kapattık. Boynu bükük, gözü yaşlı, yüreği yaslı, mahzun Ayasofya ezanıyla, salatıyla, salavatıyla İstanbul'un kalbinde yükselen bir sancak olarak medeniyetimizdeki seçkin yerini tekrar almıştır."
Gezi Direnişi
"Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9'uncu yılındayız. Olaylar, İstanbul'da Gezi Parkı'ndaki birkaç ağacın kesildiği iddiasıyla 2013'ün mayıs sonu, haziran başı gibi alevlendirilmiştir. Ağaç bahanesiyle çakılan kıvılcım, bir anda Türkiye'nin hükümetini, milli projelerini, uluslararası çıkarlarını hedef alan bir kalkışmaya dönüşmüştü. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii'nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti.
"Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok. Kamu binalarının, polis araçlarının, ambulanslarının, iş yerlerinin, sivil araçların, belediye otobüslerinin, sokakların, parkların yakılıp yıkıldığı Gezi olaylarının arkasında kimlerin olduğunu biz zaten biliyoruz da tarih de yazacaktır. Bay Kemal orada mıydı? Oradaydı... Çünkü başı çeken oydu. Bunlardan bu millete, bu vatana hayır gelmez. Bunlar ancak terör sevicilerle beraber, çünkü kendileri de terör sevici."
Müezzin de imam da sürülmüştüBezm-i Alem Valide Sultan Camii'nde içki içildiği iddiası ilk olarak 3 Haziran 2013'te Yeni Şafak gazetesinde yer almıştı. Söz konusu iddiayı yalanlayan Bezm-i Alem Valide Sultan Camii müezzini Fuat Yıldırım, Başakşehir'e bağlı Kayabaşı köyüne sürülmüştü. Cami imamı Halil Necipoğlu da "Cami içerisinde alkol kullanan herhangi birisi görmedim" demişti ve görev yeri değiştirilmişti. |
Boğaziçi Köprüsü'ne Gezi pankartı
Dün Türkiye İşçi Partisi milletvekillerinin Boğaziçi Köprüsü'ne astıkları "Her Yer Taksim Her Yer Direniş" pankartıyla ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı: "Şehitler Köprüsü'nde böyle bir pankartı sen, polise rağmen asamazsın, astırmazlar. Ne oldu, asamadılar. Hukuk önünde de bunun hesabını vereceksiniz."
*Türk Dil Kurumu'na göre "sürtük" kelimesinin anlamı: 1. isim, Vaktini çok gezerek geçiren, evinde oturmayan kadın: 2. isim, Aynı anda birden fazla kişiyle gönül eğlendiren kadın. 3. isim, kaba konuşmada Hayat kadını. |
TIKLAYIN - Herkes Erdoğan'ı yalanlıyor, Erdoğan söylemlerine devam ediyor