Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), gazetecilere ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'na yönelik açıklamalarını bugün de sürdürdü.
Davutoğlu, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, kendisini ve Karar gazetesinden Taha Akyol'u, Yıldıray Oğur'u ve Elif Çakır'ı hedef göstermesiyle ilgili konuştu.
TIKLAYIN - Bahçeli'den Davutoğlu'na ve gazetecilere tehdit: MHP'yi hafife almayın
Bu sabah Fox Tv'de İsmail Küçükkaya'nın sunduğu Çalar Saat programına katılan Davutoğlu, Bahçeli'nin "MHP'yi hafife almayın" tehdidiyle ilgili "Bir öfke bir nefret bir intikam duygusu. Nedir bizimle, farklı düşünen insanlarla alıp veremediği?" dedi. Davuoğlu, Bahçeli'ye "normalleşme" önerisi yaptı.
Akyol: Sadece kalemim var
Karar gazetesi yazarı Taha Akyol da bugünkü yazısında Bahçeli'ye yanıt verdi. Akyol, şöyle yazdı: "Bir düşünce mirası olarak milliyetçiliği 'haddeden geçmemiş' şiddet içgüdülerinin seviyesine düşürmekten herkes sakınmalıdır; düşünceye de ülkeye de zarardır. Bana ve yazar arkadaşlarıma hakaret edenlere, hedef gösterenlere benim söyleyeceğim budur. Allah'ıma hamd olsun, eli sopalı adamlarım yok, hiç de özenmedim. Elimde kalemim var sadece; kitaplarımı, belgesellerimi, yazılarımı yazdığım kalem."
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın ise, Twitter'dan yaptığı açıklamada Akyol'un yazısına "Toplumda huzur ve sükûn olmadığından, hukuksuzluktan şikâyet edenlere bir bakın. Hepsi huzurun düşmanı, kaosun ve fesadın tellalı... Taha Akyol ve benzerleri örneğinde olduğu gibi" ifadeleriyle yanıt verdi.
TIKLAYIN - Türkiye siyasetinin 2020'si: Ekmek askıda, mafya devrede
Büyükataman'dan tehdit
MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman da gazetecilerin attığı "MHP'den tehdit" başlıklarını ve Davutoğlu'nu hedef gösterip "İnsan içine çıkmaya yüz bulamayacak olanların partimizi ve Sayın Genel Başkanımızı hedef alması derin bir çelişkidir. Yeni bir yola çıktıklarını söyleyen bu bedhahların gittikleri yol, yol değildir. Tehlikeli sularda yüzmektedirler" dedi.
"Sözde demokrasi"
İyi Parti Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan ise yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye, her geçen gün 'sözde demokrasi' diye anılacak şekilde üçüncü dünya ülkesine dönüşüyor. Örneklerini diktatör İdi Amin'in Uganda'sında görebileceğiniz görüntülere üzülerek şahit oluyoruz. Ne diyordu Amin? 'İfade özgürlüğü var ama ifade ettikten sonra olacakları garanti edemem.' Türkiye'de yaşananlar İdi Amin gibi diktatörlerin icraatına benziyor.
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan siyasetçilere ve gazetecilere yapılan saldırılara karşı sessizliğini muhafaza ediyor. Bütün bu eylemlerin aslında AKP'ye yönelik, kendisini de zora sokacak işler olduğunun farkında mıdır sizce? Muhalefetin can tehdidi yaşadığı, basının susturulduğu ve yargının bağımlı kılındığı bir ülkede sözde demokrasi sonuç değildir, bilinçli bir tercihtir. Bu düzen, sözde demokrasidir."
Deva Partisi'nden tepki
Deva Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu da "İnsanların düşüncelerini özgürce açıklayamadıkları bir ülkede hiçbir gelişme mümkün olamaz. Farklı fikirlere ve ifadelere saygı duymazsak bu ülkede huzur içerisinde yaşayamayız. Hele hele şiddeti teşvik eder ya da meşru göstermeye başlarsak işte o zaman bu ateş hepimizi yakar" dedi.
(DŞ)