Hazine eski müsteşarı ekonomist Mahfi Eğilmez dün yapılan erken seçim açıklamasını ekonomi politik açısından analiz etti. Genel olarak yüksek büyüme ile iktidar partisinin oy oranı arasında doğru yönlü bir ilişki olduğunu vurgulayan Eğilmez, 2017’de Türkiye’de yüksek bir büyüme gerçekleştirilmiş olmasına dikkat çekti, ama bu kez farklı bir durumun da yaşandığına işaret etti.
Eğilmez, yüksek büyüme oranına karşın işsizlik ve enflasyonun gerilemediğine, TL’de değer kaybı yaşandığına, bu kaybın fiyat artışlarını daha da tetiklediğine, cari açıktaki yükselişin devam ettiğine, faizlerin yüksek kaldığına ve eski dönemlerde olduğu gibi konut kredisi faizlerinin düşmediğine dikkat çekti.
"Bu kez büyüme öteki göstergeleri örtemiyor”
Eğilmez’in yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Yazılarımı okuyanlar büyüme oranıyla iktidar partisinin oy oranları arasında doğru yönlü bir ilişki kurduğumu hatırlayacaklardır.
"Son 8 seçimdeki büyüme ve oy oranları arasındaki korelasyon katsayısı 0,82 olarak çıkıyor.
"Büyüme oranını temel gösterge olarak almaktaki hareket noktam şuydu: Bir ekonomide büyüme genel olarak o ekonominin bütününün bir özeti gibidir.
"Ekonomi yüksek bir büyüme oranı yakalamışsa öteki göstergelerin çoğu da olumlu seyreder. Mesela işsizlik oranı düşer, kamu gelirleri artar, bütçe açığı geriler, kişisel gelirler yükselir.
"Eldeki son büyüme verisi yüzde 7,4 gibi yüksek bir büyümeyi gösteriyor. 2018 yılının ilk çeyreğine ilişkin veriler 2018 yılının ilk çeyrek büyümesinin de yüksek olacağı izlenimini veriyor.
"Ne var ki bu kez durum büyümenin öteki göstergeleri örtebileceği bir görünüm sergilemiyor. Çünkü bu kez bu yüksek büyüme oranına karşın işsizlik oranı da de enflasyon oranı da gerilemiyor. TL, dış değer kaybı yaşadıkça bu olumsuzluk içeride de fiyatların artmasını tetikliyor. Bunların yanı sıra cari açık yükselmeye devam ediyor, faizler yüksek kalıyor, eski dönemlerde olduğu gibi konut kredisi faizleri düşmüyor, tam tersine artıyor. Dolayısıyla ekonomi, yüksek çıkan büyüme oranına karşın iyiye gitmiyor, hatta giderek sıkıntılı bir geleceğe doğru ilerliyor.
"Bu durumda iktidar erken seçim kararı alacak diye öngörüyordum, öngörüm doğru çıktı.” (ŞA)