* Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İş birliği Daimi Komitesi 38. Toplantısı'nda islamofobiyle ilgili konuşurken LGBTİ+'larla ilgili açıklamalarda bulundu.
"Küresel bir dikta aracı halini alan LGBT dayatması da hem aile kurumunu hem de İslami değerleri zayıflatmayı amaçlayan bir diğer tehdittir," diyen Erdoğan, Artı Gerçek'te yer alan habere göre sözlerine şöyle devam etti:
"Bugün İslam karşıtlığı, Batılı siyasetçilerin oy devşirmek veya başarısızlıklarını örtmek için en sık başvurduğu araçlardan birisidir. Lafa gelince demokrasi ve özgürlükler konusunda mangalda kül bırakmayanlar mesele Müslümanların özellikle de Müslüman kadınların hakları olunca en faşist uygulamaları devreye almaktan çekinmiyorlar.
"Küresel dikta aracı"
"Kimi Avrupa ülkelerinde başörtüsüne okul iş hayatı ve kamusal alanda getirilen hukuk dışı kısıtlamalar bunun en çarpıcı örnekleridir. Küresel bir dikta aracı halini alan LGBT dayatması da hem aile kurumunu hem de islami değerleri zayıflatmayı amaçlayan bir diğer tehdittir.
"Hangi cafcaflı ambalaja konursa konsun insanların dinlerini yaşamasına mani olmak, zorbalıkla inançlara müdahale etmek, kendi hayat tarzını dikte etmek orta çağın engizisyon ruhunu yeniden hortlatmak demektir. Şüphesiz bu faşist dalgadan Müslümanlarla birlikte, dili, kültürü ten rengi farklı diğer gayrimüslimler de etkileniyor.
"Irkçılığın bu yeni biçimiyle mücadelede teşkilatımız bünyesindeki dayanışmanın güçlendirilmesi büyük önem taşıyor."
Suriye'nin kuzeyindeki kadınlar
Anadolu Ajansı'nın haberine göre Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Afrika'dan Asya'ya bütün bu coğrafyalarda dünyanın neresinde bir zulüm varsa, çatışma varsa, açlıktan ve susuzluktan ölen masum varsa, vebali hepimizin üzerinedir. Yemen'de, Somali'de, Afganistan'da, Arakan'da adeta bir deri bir kemik kalmış çocuklar kadar Ukrayna'daki çatışmaların mağdur ettiği sabiler de bizim evlatlarımızdır.
"Suriye'nin kuzeyinde hayata tutunma mücadelesi veren kadınlar nasıl bizim öz kardeşimizse Batılıların refahı için gayriinsani şartlarda 15 saat çalışamaya zorlanan Asyalı emekçi kadınlar da bizim kardeşimizdir. Bizler yetimlere şefkatle davranan, hiçbir ayrım gözetmeden mazlumlara sahip çıkan, fakir ve fukaranın elinden tutan bir Peygamber'in ümmetiyiz."
Yunanistan ve Filistin
Yunanistan'daki Müslüman-Türkiyelilere yönelik hukuksuz uygulamaların yıllardır artarak devam ettiğini söyleyen Erdoğan, "İslam alemi Yunanistan'da zulme uğrayan kardeşlerimizin durumuna daha fazla seyirci kalmamalıdır," çağrısında bulundu.
Erdoğan, Filistin'le ilgili ise "Filistin halkının kendi devleti ve meşru haklarına kavuşması Kudüs ve Mescid-i Aksa'da statükonun korunması için elimizden geleni yapıyoruz ve yapacağız" dedi.
Türkiye'de LGBTİ+ haklarıUluslararası Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks Birliği’nin (ILGA) Avrupa ve Orta Asya’daki 54 ülkeden 600’den fazla organizasyonun oluşturduğu şemsiye örgütü ILGA-Europe'un, 2009’dan beri yayımladığı Gökkuşağı Endeksi (Rainbow Index) raporlarına göre Türkiye, LGBTİ+'lar için Avrupa’nın en kötü ikinci ülkesi. LGBTİ+’ların örgütlenme ve ifade özgürlüğüne yönelik tehditler nedeniyle 2010 yılında 47 ülke arasında kendisine 45’inci sırada yer bulabilen Türkiye, 2015’ten bu yana sivil toplum alanında giderek artan baskılar nedeniyle LGBTİ+'lar için Avrupa’nın en kötü ikinci ülkesi haline geldi. Türkiye dünyada en fazla trans cinayeti işlenen ülkelerden biri Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Örgütü’nün (AGİT) her yıl nefret suçları ile ilgili ülkelerden istediği verileri kamuoyu ile paylaşıyor. Bu verilere sadece 2016 ve 2017 için katkı yapan Türkiye, bu iki yılda toplamda sadece 27 nefret suçu işlendiğini bildirdi. Fakat sivil toplum örgütlerinin derlediği verilere göre Türkiye, dünyada en fazla trans cinayeti işlenen ülkelerden biri olarak kayıtlara geçiyor. |
(TY)