Fotoğraflar: İHD Ankara Şube
Haberin Kürtçesi için tıklayın
İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube Ekoloji Komisyonu, kuruluş deklarasyonunu açıkladı.
Komisyonun ilk etkinliği, “Akbelen'den Cudi'ye yastayız” afişlerini asmak oldu.
“Dünyanın sonunu düşünmek yerine…”
Deklarasyonda, ekolojik yaklaşımın bütünlüklü bir perspektifi ile doğanın parçası olan insanı haklarından alıkoyan yıkımlara karşı mücadele için kurulduklarını açıkladılar:
“Doğal yaşamın tahribi, biyoçeşitliliğin azalması, canlı türlerinin soyunun tükenmesi, ormanların yok edilmesi, iklim krizi; hava ve su kirliliği, kültürel çevrenin tahribi, gıdalardaki tehlikeli kimyasallar, tarım alanlarına sanayi tesislerinin kurulması, çarpık yapılaşma, kömürlü termik santraller, nükleer reaktörler ya da HES, JES, GES, RES gibi enerji yatırımları ve bir yörede doğal çevreye, insanların yaşamına ve ekonomik etkinliklerine zarar veren endüstriyel yatırımlar, madenler, taş ocakları, turizm tesisleri ve benzerleri;
Türcülük, hayvanlara eziyet edilmesi, avcılık, endüstriyel hayvancılık; genetiği değiştirilmiş organizmalar, endüstriyel tarım, madencilik, toprakların kirletilmesi, petrol ve türevlerine dayalı sanayi ve yaşam tarzı, savaş sanayisi, silah denemeleri gibi çeşitli etkenlerin her birinin ve hepsinin yarattığı ekolojik krizin geldiği boyut açısından “dünyanın sonu”nu düşünmekle zaman geçirmek yerine, haklarını temel alan ekolojist bir mücadeleye girişmek temel hedef olmalıdır.
Kent hakkının, barınma hakkının kentsel dönüşümlerle emilimi, daha da karanlık bir yüze sahiptir. Bu süreçte en başta acı çekenler; yoksullar, ayrıcalıksızlar ve ezilenler olduğundan, hemen her zaman sınıfsal bir boyutu olan ‘yaratıcı yıkım’ yüzünden nükseden kentsel yeniden yapılandırmalar, deprem sonrası yaşadığımız sorunların da kaynağıdır.
Büyük afetler sonrası yıkımlarla baş edebilmek ve bu yıkımları engelleyebilmek için; öncesinde izlenecek, hak temelli ekolojik politikalar geliştirmek, topyekün Türkiye halklarının sorumluluğundadır.” (AS)