Fotoğraf: Muzaffar Salman
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), Türkiye’de seçim sürecinde yürürlüğe konan geri gönderme politikaları çerçevesinde Suriyeli gazetecilerin, hayatlarının tehlike altında olacağı Suriye’ye geri gönderilme riski altında bulunduklarını bildirdi.
Türkiye’de Suriyelilerin sınırdışı edilmesine dönük sürece girildiğini bildiren, Suriyeli gazetecilerin de sokaktan ve bazen de evlerinden alınarak sorgulandıkları, kötü muamele gördüklerini ve gazeteciler için dünyanın en tehlikeli bölgelerinden birine doğru sınırdışı edilmekle tehdit edildiklerini duyuran RSF, kuruluşun merkezi Paris’ten yayımladığı yazılı bildiride, Türkiye yetkililerini Suriyeli gazetecileri can güvenliği bulunmayan bu ülkeye göndermemeye çağırdı.
RSF Ortadoğu Bürosu sorumlusu Jonathan Dagher de, söz konusu tedirgin edici şartlara işaret ederek, Türkiye makamlarına Suriyeli gazetecilere gerekli kolaylığın gösterilmesi çağrısında bulundu:
“Suriye’nin hiçbir bölgesi gazeteciler için güvenli değil. Meslekleri nedeniyle kaçmak zorunda kaldıkları ülkeye geri göndermek, tutuklanma, kaçırılma, hatta öldürülme tehlikesiyle yüz yüze bırakmak demek. Türkiye yetkililerinden, geri-göndermeme ilkesine sıkı sıkıya bağlı kalmalarını, mümkün olduğu ölçüde Suriyeli gazetecilere gerekli korumayı sağlamalarını ve idari girişimlerinde kolaylık göstermelerini istiyoruz”.
Hayatlarını gizlenerek geçiriyorlar
RSF’nin bağlantıya geçtiği üç Suriyeli gazeteci, son haftalardaki ruh hallerini “büyük korku içerisindeyiz” sözleriyle yansıttı. Adlarının açıklanmasını istemeyen gazeteciler, gizlenerek, sokağa çıkmadan ve iş gidemeden yaşamak zorunda bırakıldıklarını aktardı. Telefonda durumunu anlatan biri, “İşverenim, işe gelmezsem işimden olacağım konusunda beni uyardı. Diğer yandan, sokağa çıkarsam, yakalanarak Suriye’ye geri gönderilebilirim. Ne yapacağımı bilmiyorum” dedi.
Suriye’den Türkiye’ye Ağustos 2021’de sığınan ve üzerinde uluslararası koruma arayanlara verilen, bir yıl geçerliliği olan bir kimlik taşıyan gazeteci Khaled Obeid, Kasım 2022’de muayene için gittiği bir hastaneden belgesinin geçerliliğini yitirdiğini öğrendi. Gazeteci, 11 Ocak 2023’te Creative Syrians adına röportaj için bulunduğu Osmaniye’de “evraklarının süresi geçtiği” gerekçesiyle gözaltına alındı. Obeid, işlemleri için kendisine randevu verilmesini beklerken “kendi rızasıyla” ülkeden ayrıldığı beyanını içeren belgeleri imzalamak zorunda bırakılarak Suriye’ye gönderildi.
Bir başka gazeteci, koruma belgesinin süresinin dolmasından sonra Ocak 2023’te gözaltına alındı. Türkiye’nin güneyinde Şubat’ta yaşanan depremin yol açtığı karışıklık ortamında geçici olarak serbest bırakılan gazeteci, artık hayatını gizlenerek geçiriyor. Güvenlik kuvvetleri, yakalanması için ailesinin evini düzenli olarak yokluyor.
Suriye’de 100’e yakın gazeteciden haber alınamıyor
Gerçekte söz konusu idari titizlik diplomatik bir geri dönüşü yansıtıyor. 2014’te, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Beşer Esat’ı “devlet terörizmi”nden sorumlu tutarken, milyonlarca Suriyeliye de geçici koruma sağlamıştı.
Daha 2019’de RSF, dış politika nedeniyle Suriyeli gazetecilerin sınırdışı edilme vakalarında tırmanma yaşandığı konusunda kamuoyunu uyarmıştı. Son birkaç aydır, Türkiye ve bölge ülkelerinin Şam ile diplomatik ilişki geliştirmeye çalıştığı bir süreçte, gazeteciler koruma sağlayan söz konusu belgelerini yenilemede zorluk geçiyor.
Suriye’de savaşın patlak verdiği 2011’den bu yana, 300 ile 700 arasında gazeteci öldürüldü. 2022’de bu sayı 3 oldu. Savaş sürecinde 300’ü aşkını tutuklanırken 100 yakını da kaçırıldı. Bu dönemde tutuklanmış veya kaçırılmış olan 100’e yakın gazeteciden bugün halen haber alınamıyor.
TIKLAYIN - Suriye'de 11 yılda 756 gazeteci öldürüldü
(HA)