Fotoğraf: AA
Dr. Öğr. Üyesi Cihan Avcı Braun, ürün ve hizmetlerdeki fiyat artışlarının ailelerin çocukların ihtiyaçlarında kısıtlamaya gitmesine neden olduğunu belirtti.
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Avcı-Braun sözleşmenin her hükmünü taraf devletlerin tam olarak hayata geçiremediğine işaret ederek şöyle devam etti:
"UNICEF'in 'Çocuk Haklarının 30. Yılı' çerçevesinde yayınladığı rapora göre, yetersiz beslenen çocuk sayısı sözleşme imzalandıktan sonraki 30 yıl içinde yarı yarıya azalmış olmasına rağmen, her yıl yaklaşık 3 milyon çocuk yetersiz beslenme yüzünden ölüyor.
"Enerji maaliyetlerinin artması ile birçok ürün ve hizmetin de fiyatı artmakta, buna bağlı olarak aileler çocukların ihtiyaçlarının giderilmesi noktasında da kısıtlamalar yapmak zorunda kalmakta ve bu da birçok alanda çocukların hak mahrumiyetine uğramasına sebep olmaktadır."
İklim krizi
Avcı-Braun, bazı alanlarda çocuk hakları konusunda iyileşmeler yaşansa da ortaya çıkan yeni krizlerin ve gittikçe daha büyük felaketlere yol açan iklim krizinin çocukların sürekli bir şekilde hak mahrumiyeti yaşamalarına sebep olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:
"İklim değişikliği çocukların yaşama, sağlık, eğitim, kültürel hayata katılma hakkı başta olmak üzere birçok temel hakkını tehdit ediyor. UNICEF'in kısa bir süre önce yayınladığı haberde, toplam 27 ülkede en az 27,2 milyon çocuğun sel felaketinden etkilendiği, özellikle
Çad, Gambiya, Pakistan ve Kuzeydoğu Bangladeş'te sellerden etkilenen çocuk sayısının 30 yılı aşkın bir süredir en yüksek seviyeye ulaştığı belirtilmiştir.
"Daha çok iklim değişikliği sebebiyle ortaya çıkan sel felaketlerinin, çocukların boğularak ölmeleri, sıtma ve kolera başta olmak üzere bulaşıcı hastalıkların yayılması, içme suyuna erişimin kısıtlanması, yetersiz beslenme, eğitimin kesintiye uğraması ve çocuğa yönelik şiddetin artması gibi birçok hak mahrumiyetini de beraberinde getirdiği UNICEF tarafından vurgulanmıştır.
"2022 BM İklim Değişikliği Konferansı'na UNICEF Delegasyon Başkanı olarak katılan Paloma Escudero, çocuk hakları açısında bu durumu 'Bu yıl küresel olarak benzeri görülmemiş bir ölçekte sellere ve bununla birlikte çocuklar için bir risk patlamasına tanık oluyoruz' şeklinde ifade etmiştir."
(AÖ)