Fotoğraf: AA
Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, katledilişinin 14. yıldönümünde anılıyor. Bu yıl anma töreni pandemi nedeniyle online olarak yapılsa da Hrant Dink’in öldürüldüğü Sebat Apartmanı önünde sembolik bir anma töreni de düzenlendi.
Hrant Dink'i Anıyoruz: Buradasın Ahparig https://t.co/FXIcbLW3nR
— bianet (@bianet_org) January 19, 2021
hranticinadaleticin.org/ üzerinden yapılan yayında ise ilk olarak Hrant'ın çocukluğu, hayatı, gelen tehditler, Hrant'ın söyledikleri ve katledilme sürecine nasıl gelindiği anlatıldı.
Rakel Dink: Öldürmekten kim kazanmıştır?
Saat 14.45'te ise canlı yayına geçildi. Hrant’ın Arkadaşları, düzenlenen sembolik anmada "Buradasın Ahparig” yazan pankartı Dink’in öldürüldüğü yere bıraktı. Hrant’ın Dink’in eşi Rakel Dink de buraya karanfil bıraktı, ardındansa bir konuşma yaptı. Rakel Dink şunları söyledi:
"14 yıldır buradayız. Bugün pandemi şartlarıyla, acıları ve bilinmezlikleriyle buradayız. Biliyorum ki, yürekleri burada çarpanlar çok çoktur.
Burası unutturulmak istenen konuların hatırlandığı, hatırlatıldığı bir yer oldu. Burası acılarda kardeş olmayı öğrendiğimiz yer, acıları paylaşma, yüzleşme, yüzleştirme yeri oldu. Adalet ve doğruluk arayanların, isteyenlerin bir araya geldiği yer oldu. Bu alan devletin işlediği, göz yumduğu, duyarsızca, acımasızca cevapsız, sonuçsuz bırakılan cinayetlerin, davaların dile getirildiği yer oldu.
Bir kılıç artığı torunu olarak, yüzyıldır yaşadığımız acıları inkar etmek, yalanlamak yetmedi bir de “sözde soykırım” diyerek, yalanlarına tüy diktiler. Birilerini acıtıyor muyuz, incitiyor muyuz diye hiç düşündünüz mü? Ermeni'ye sonu gelmeyen düşmanlığınız, hakaretleriniz, aşağılamalarınız, kininiz, öfkeniz gerçekten artık yoruyor. Siz hiç yorulmadınız mı? Yazık. Susmak, pişkinlik utanç verici. Rab yardımcımız olsun.
'Gördüğü insan kardeşini sevmeyen, görmediği Allahı seviyorum diyen yalancıdır.' diyor Tanrı Sözü. Tekrarlanmaması için, sorumluluk, duyarlılık, adalet ve doğrulukla pişmanlık gerekiyor. İtiraf, özür ve tövbe gerekiyor.
Sevgili dostlar, o kadar çok biriken acılar, katliamlar, cinayetler, yaslar, davalar var ki, acımızı dile getirmekten utanır olduk. Vatandaşıyla sorunları bitmeyen bir devletimiz var maalesef… Halbuki öldürmekten, düşmanlıktan, savaştan kim ne kazanmıştır, ölümün, yasın, acıların, kıtlığın, bereketsizliklerin çoğalmasından başka?
Barış esenlik, sevgi, iyilik, bereketle sevinç varken; neden kötülük, neden düşmanlık, neden zulüm, neden savaşlar? Bunlar Tanrı’ya da düşmanlıktır. Temiz eller böyle mi olur? Bu virüs hangi sabunla temizlenir. İnsan onuru böyle mi korunur? Devletler, yönetimler böyle mi onurlu olur?
"Yakında bir karar çıkarıp bitti demeye çalışacaklar"
Eşimin davası 14 yıldır devam ediyor. Bu 14 yılda bir cinayet davasını çözemediler! Çözemediler, çünkü maksat çözmek değil. Nasıl kapatırız diye çabalıyorlar ama her yere o kadar bulaşmış ki bir türlü paketleyemiyorlar. Şu kadar yıldır etkili bir soruşturma yürütememek başka nasıl izah edilebilir? Şu kadar senedir tehdit edenlerin, hedef gösterenlerin bir kere bile sorgulanmamış olmaları, başka nasıl açıklanabilir? Yakında davada yine bir karar çıkarıp bitti demeye çalışacaklar. Bittiğinden eminseniz neden avukatlarımızın taleplerini reddediyorsunuz? Neden tehdit edenleri, hedef gösterenleri ve azmettirenleri soruşturmuyorsunuz?
14 yıldır bu ülkede nice ittifaklar kuruldu, bozuldu. Ona göre bizim dava da renk değiştirdi durdu. İnsan düşünmeden edemiyor: acaba bu defa hangi ittifaktaki kimlere dokunuyor?
Basitçe söyleyelim, Hrant’ı FETÖ öldürdü demek, “Ben yapmadım elim yaptı” demektir. Hrant’ı Erkenekon öldürmüş demek, “Ben yapmadım ayağım yaptı” demektir. Yıllarca dilinle bağıra bağıra, ayağınla yürüyerek buraya geldin. Ve silahı iki elinle tutup tetiği çektin. Çutağımı öldürdün. Sen ayağın, sen elin, sen dilin değilsen nesin? 14 yıldır görevini layığıyla yaptığını kanıtlamaya çalışan onca inkarcının, sanıkların ve tanıkların arkasında bir garip devlet görüntüsü var. Katil olmadığını kanıtlamak için adeta aptal olduğunu kanıtlamaya çalışan bir devlet... Bırakın hangi duvar, hangi bina yıkılırsa yıkılsın. Bu halk bundan iyisini inşa edecektir. İnşa edemeyecekse zaten harabedir.
Rabbin iğrendiği yedi şey vardır. Maalesef gururdan, yalandan geçilmiyor. İnsan öldürenler, düzenbazlar, kötülükten zevk alanlar çoğaldıkça çoğalıyor. Ve maalesef ayırımcı zihniyet, çekişmeler, düşmanlık ve yalancılık soluyarak beslenip semizleniyor. Ülkemiz için yas tutsak yeridir, çünkü hepsi fazlasıyla var.
Suçu yalanla örülmüş iplerle, günahı araba urganıyla çekenlerin vay haline! ...Kötüye iyi , iyiye kötü diyenlerin, karanlığı, ışık, ışığı karanlık yerine koyanların; acıya tatlı, tatlıya acı diyenlerin vay haline.”
Başak Demirtaş: Avuçlarımızdan kayan barışı arıyoruz
Rakel Dink'in konuşmasının ardından hranticinadaleticin.org/ adresine bağlanan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş bir konuşma yaptı.
Başak Demirtaş konuşmasına "Kabullenmediğimiz yıllar geçse de alışmadığımız, alışamayacağımız, derin yaramız, dostumuz, abimiz, öz kardeşimiz, Hrant'ımız için yine bir aradayız" diyerek başladı ve şöyle devam etti:
"Bugün sadece yitirdiğimiz bir değeri anmıyoruz, adalet arıyoruz, avuçlarımızdan kayıp giden barışı arıyoruz. Gülüşümüzü kaybettik, neşemizi, yaşama sevincimizi... Yine toplandık işte arıyoruz. Yaslıyız, bitmiyor matemimiz, bitmiyor çünkü cenazemiz halen yerde. Bunca omuz yanyana geldik de kaldıramadık cenazemizi. Çünkü ağır, vebali ağır, mirası ağır, vasiyeti ağır... O nedenle arıyoruz. Biliyorum bulmadan durmayacağız. Biliyorum çok yakınız. Kaldıracağız cenazemizi düştüğü yerden kaldıracağız. Toprağa gömmek için değil, kardeşlik çınarı niyetine toprağa ekmek için.
Hrant'a verdiğimiz sözler halen yerini bulmadı, aslında bu gecikme ne toplumun suçudur, ne ezilenlerin, ne de ötekilerin... Bütün mümkünler gözümüzün önünde dururken uzanıp tutmaya cesaret edemeyen toplumun öncülerindedir büyük eksiklik. Biz de tıpkı Hrant'ın yaptığı gibi, intikam duygularına teslim olmadan; akılla, sabırla, sevgiyle ama ille de dirençle sarılacağız umuda. Yapmamız gereken tek şey bir araya gelmektir, demokrasi için bir araya gelmektir."
İnternet üzerinden anma devam ediyor
Hrant Dink belgeselinin gösteriminin yapıldığı anma Hrant'ın Arkadaşları'ndan Bülent Aydın'ın konuşmasıyla son buldu. Program gün boyunca Hrant Dink'le ilgili yayınlarla sürecek. (HA)