Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Cezaevlerinde devam eden açlık grevlerini izlemek için İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) tarafından oluşturulan merkezi koordinasyon, Adalet Bakanlığı'na sunacakları rapor öncesi Kızılay YKM önünde basın açıklaması yapmak istedi.
Komisyon üyelerine basın açıklaması yaptırmayan polis, grubun dağılmasını istedi. Grubun dağılmaması ve açıklama yapmakta ısrar etmesi üzerine gruba polis müdahale etti. Biber gazı ve plastik mermiyle müdahalede bulunan polis hak savunucularına gözaltı yaptı.
Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı
Beş kişi gözaltına alındı
Polis, komisyon üyesi avukatlar Veysi Eski, Bülent Aşa, Kenan Maçoğlu, Fatma Kılıçaslan Ve Ahmet Baran Çelik'i gözaltına aldı.
Müdahale sırasında Fatma Kılıçarslan'ın kafasına aldığı darbe sonucu hastaneye kaldırıldığı, tedavinin ardından gözaltına alındığı öğrenildi.
Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatların daha sonra serbest bırakıldığını açıkladı.
Üyelerimiz serbest bırakıldı! Tecrite karşı yaşamı savunmaya devam edeceğiz! #TecrideKarșıYașamıSavun pic.twitter.com/2kddWCqG5O
— ÖHD (@ohdgenelmerkez) 22 Nisan 2019
Komisyon daha sonra tecrit ve açlık grevleri gündemli Adalet Bakanlığı ile görüşme başvurularının kabul edilmediğini açıkladı.
İHD Genel Merkezi önünde yapılamak istenen açıklama da engellenidi
Polis müdahalesinden sonra dağılan grup, İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi önüne giderek, basın açıklaması burada yapmak istedi.
— İHD Genel Merkezi (@ihd_genelmerkez) 22 Nisan 2019
Grup burada da polis engeliyle karşılaştı. Polis "Basın açıklamasını içeride yapın" şeklinde uyarıda bulundu. İnsan hakları savunucuları ise polise "Her yerde engelleme tutumu içerisindesiniz" diyerek yanıt verdi.
Türkdoğan: Polisin müdahalesi OHAL'in devamıdır
Burada konuşan İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Gebze Cezaevi önünde oturma eylemi yapmak isteyen açlık grevindeki tutuklu annelerine yapılan müdahaleyi hatırlattı. Türkdoğan "Yerlerde sürüklenen annelerin çığlığına ses katmaya geldik" dedi.
Türkdoğan, "Polis saldırısı olmasaydı hazırladığımız raporları, Adalet Bakanlığı'na ve Meclis'te bulunan siyasi partilere iletecektik. Ama buna izin vermediler" diye konuştu.
Türkdoğan'ın bu açıklamalarının ardından İHD Genel Merkezi içine geçildi. Burada konuşmaya devam eden Türkdoğan şunları söyledi:
"Bu tipik polis ve devlet saldırısıdır. Polisin müdahalesi OHAL'in devamıdır. Demokrasi güçleri ete kemiğe bürünürse iktidar bu anlayışından vazgeçer. Amacımız cezaevlerinde ve İmralı'da yaşanan tecridin kaldırılmasını istemektir. Ceberut devletlerin uygulamalarıyla her zaman karşılaşıyoruz. Cumhur İttifakı'nın getirdiği durum bu."
Aslan: Anaların çığlığını zor kullanarak kısmaya çalışıyorlar
Türkdoğan'ın ardından söz alan ÇHD Genel Sekreteri Nergiz Tuba Aslan ise, söz alarak şunları kaydetti:
"Türkiye'nin ağır faşizm koşullarından geçtiğini bir kez daha saldırı ile gördük. En temel yasalar olan aile ve avukat görüşmelerinin yeniden devam edilmesini istiyoruz. Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin, anayasal taleplerin yerine getirilerek kaldırılması lazım. Tecrit sadece cezaevinde değil her yerde var.
"Bir yerde beklemek dahi yasak bir, yere gitmek için izin alınması gerekiyor. Binamızın önünde basın açıklamasına izin vermeyen bir devlet ile karşı karşıyayız. Anaların çığlığı ve kurumların seslerini zor kullanarak, kısmaya çalışıyorlar. Muhataplarına sözlerimizi iletmek ve faşizan uygulamalara son verilmesi için görüşeceğiz." (HA)