Ankara Garında 10 Ekim 2015’te meydana gelen ve 103 kişinin öldürüldüğü bombalı saldırıyla ilgili davanın 10. tur duruşmalarının görülmesine bugün Sincan Cezaevi Kampusundaki Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ediliyor.
Bugün sanık ve avukatlarının esasa ilişkin son savunmaları alınıyor. 19'u tutuklu, 17'si firari 36 sanıklı davada bugün karar verilmesi bekleniyor.
TIKLAYIN - Ankara Gar Katliamı ve Ülkenin Adaletle İmtihanı
Dava, bitmesine yakın, 13 Haziran’daki son duruşmasında, Ankara Adliyesinden “salon yetersizliğini” gerekçe göstererek Sincan Cezaevi yerleşkesindeki salona nakledilmişti.
* Mağdur aileleri duruşma salonu önünde birlikte fotoğraf çektirdi. Kaynak: On Ekim Dayanışması
Sanıktan “15 Temmuz” savunması
Evrensel gazetesinin haberine göre, 182 klasörden oluşan dava dosyasında sanıklar hakkında eksik belgeler olduğunu belirten mağdur avukatlarının talepleri dikkate alınmadı.
Sanık Suphi Alpfidan, son savunmasında, “Bu olay 15 Temmuz öncesi oldu bu işin içinde belki FETÖ’cülerin parmağı vardır” dedi.
Sanık Hacı Ali Durmaz, bir sayfalık savunma hazırladığını söyleyerek suçsuz olduğunu iddia etti. Durmaz kendisi hakkındaki suçlamaları reddetti ve parmağıyla tekbir işareti yaparak “Allah vekildir iman edenlere” dedi.
“Devletin benden özür dilemesi gerekiyor”
Sanık Resül Demir, savunmasında şu ifadeleri kullandı: “Türkiye Cumhuriyeti devletinin benden özür dileyerek, beni buradan göndermesi gerekecek. Benim üç yılımı çaldınız. Kendimi anlatmak için üstümü başımı yırtasım geliyor. Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ sözünün tersini yaparsanız, benim bütün ömrümü çalarsınız.”
Sanık Yakup Karaoğlu, diğer sanıklarla çekildiği düğün ve piknik fotoğraflarının IŞİD kurulmadan önce olduğunu söyledi:
“Bir düğün düşünün öyle bir konvoy yapılıyor, sağında solunda emniyet var ama kimse müdahale etmiyor. Ben suçlanıyorsam, neden bir polis yargılanmıyor?”
Ne olmuştu? |
İki saldırganın 10 Ekim 2015'te, Ankara, Altındağ ilçesinin Ulus semtindeki Ankara Garı kavşağındaki Barış Mitingine yönelik düzenlediği saldırıda 103 kişi hayatını kaybetti. Saldırıyla ilgili iddianame 13 Temmuz 2016’da kabul edildi. 36 kişi hakkında dava açan savcılığın iddianamesinde, saldırı talimatını, İslam Devleti (IŞİD) Türkiye sorumlusu İlhami Balı'nın verdiği ifade edildi. 36 kişiden 17’si firari 19’u ise tutuklu. İddianameİddianamede, 33 kişinin öldürüldüğü Suruç saldırısını da aynı kişilerin organize ettiği belirtildi. Balı'nın da aralarında bulunduğu 14 sanık hakkında “birden çok kasten öldürme” suçundan 100'er kez ağırlaştırılmış müebbet, “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan birer kez ağırlaştırılmış müebbet ile kasten öldürmeye teşebbüs etmek suçlarından 5 bin 83 yıldan 7 bin 820 yıla kadar hapis cezaları istendi. Sincan Cezaevi’ne taşındıDavanın ilk duruşması katliamdan bir yıl sonra; 7 Kasım 2016’da Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Katliamda yaralanan 397 kişi de müşteki sıfatıyla dahil oldu. Davanın 12 Haziran’daki 9. tur duruşmalarında savcı esas hakkında mütalaasını açıkladı. Bir sonraki duruşmaların Sincan Cezaevi’nde görülmesine karar verildi. Esas hakkında mütalaaMütalaada sanıklar Esin Durgun, Hatice Akaltın, Yakup Yıldırım, Suphi Alpfidan, Yakup Karaoğlu, Mehmeddin Baraç, Nihat Ürkmez, Abdulhmit Boz, Burak Ormanoğlu’nun “IŞİD terör örgütüne üyelikten” cezalandırılması istendi. Sanık Erman Ekici’ye hem “terör örgütü yöneticiliğinden” ceza, hem de “Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs” suçundan suç duyurusunda bulunulması talep edildi. Diğer sanıklar Abdulmuttalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakup Şahin, Hakan Şahin, İbrahim Halil Alçay, Resul Demir, Hacı Ali Durmaz, Hüseyin Tunç açısından, “Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüsten”, “terör eylemi kapsamında canavarca hisle tasarlayarak insan öldürme ve öldürmeye teşebbüsten” ceza verilmesi istendi. Mütalaada firari konumunda bulunan sanıklar İlhami Balı, Savaş Yıldız, Edremit Türe, Deniz Büyükçelebi, Yakup Selağzı, Kasım Dere, Nusret Yılmaz, Mustafa Delibaşlar, Walentine Slobodjanjuk, Muhammed Zana Alkan, Ömer Deniz Dündar, Cebrail Kaya, Ahmet Güneş, Kenan Kutval, Bayram Yıldız, Hasan Hüseyin Uğur açısından ise dosyanın tefrik edilmesi [ayrılması] talep edildi. |
(AS)