İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi savcısı Selim Berna Altay, "İnanılmaz Bir Direnişin 3 Günlük Hikayesi" başlıklı öykü yazısı nedeniyle Güney dergisi yetkilisi Aziz Özer'in hapse mahkum edilmesini istedi.
Savcı Altay'ın esas hakkında mütalaasını sunduğu bugünkü (17 Şubat) duruşmaya tutuksuz sanık olarak yargılanan Özer katılmazken, Özer'in vekili avukat Özcan Kılıç katıldı. Savcı mahkumiyet yönünde görüş bildirince, Kılıç da esas hakkında savunmasını yapmak için mahkemeden süre istedi. Mahkeme başkanı Hakim Nurettin Ak, bu nedenle yargılamayı 31 Mart'a (saat 9.30) bıraktı.
Hakkında "PKK propagandası yapmak"tan iddianame düzenlenen sorumlu müdür Özer'in Terörle Mücadele Yasası'nın (TMY) 7/2 maddesi uyarınca cezalandırılması isteniyor.
Özer, derginin Ocak-Şubat-Mart dönemine ait 51. sayıda yer Mehmet Söğüt'ün "İnanılmaz Bir Direnişin 3 Günlük Hikayesi" başlıklı öyküsü ve Meray Ülgen'in "Hakim" başlıklı kısa film öyküsü nedeniyle yargılanıyor. Davayı İstanbul Cumhuriyet savcısı Hakan Karaali 11 Mayıs 2010'da açmıştı.
"Niyazi Şehit" karikatürü de davalık
21 Ocak'ta çıkan derginin 24. sayfasında çıkan "İnanılmaz bir direnişin üç günlük hikayesi" başlıklı yazıda güvenlik güçleri ile girdiği silahlı çatışmada yaralanan bir örgüt mensubunun gözünden çatışma sürecinin anlatılıyordu.
"Askerler karşıki tepeden aşağıya doğru inmeye başladılar, bir önceki grup gelen askerleri karşılayacak... düşmanları fazla yaklaşmasın diye Hamit ilk atışı yaptı. Peş peşe mermiler atıldı. Gerillalar kafalarını bile kaldıramıyorlardı... kaldıkları yer gerilla için ölüm demekti, ne arkasına sığınabilecekleri bir kaya, ne de onları gizleyebilecek ağaçlar vardı... Hamit' in yanındaki gerilla kafasından aldığı kurşunla can verdi. Hamit can havli ile önüne geleni vuruyordu... intihar etmek için silahını kafasına dayadı. Düşmanlarına sağ yakalanmaktansa ölmeyi tercih ederdi... partime layık olabilmek için ne gerekiyorsa onu yaptım, aç kalırım, susuz kalırım, acıdan çıldıracak gibi olurum, ama teslimiyete meydan vermem... Teybi hala açıktı.
"...Onların zulümlerine tanık oldukça içimdeki mücadele azmi daha da bilendi... umarım gelir beni burada ölü ya da diri bulursunuz, çünkü cenazemin düşman tarafından ele geçmesini istemiyorum..."
Derginin 98. sayfasında çıkan karikatürde de üzerinde ay yıldız bulunan mezar taşlarına "Niyazi Şehit" ibaresinin konulması da PKK ile girdikleri çatışmalarda ölen güvenlik görevlilerinin "bir hiç uğruna öldükleri imasında bulunulması", "cebir ve şiddetin övülmesi" ve "PKK propagandası yapılması" olarak değerlendirildi. (EÖ)