Everest Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Saadet Özen, yazarları Hasan Ali Toptaş’ın 20’ye yakın kadını taciz etmesine ilişkin açıklamalarına dair sosyal medya hesabından paylaşım yaptı.
“Mağdurun sesi duyulmalı”
Özen şöyle dedi:
“Bana göre kadınların beyanı, mağdurun sesinin duyulması, tacizin, baskının açığa çıkması, konuşulması, sorgulanması için esastır. Her kim söz konusu olursa olsun bu kural değişmez.
“Mağdurun sesinin duyulabilmesi kadınlara açılan alanın büyümesiyle de ilgili. Böylesi bir konuda yargı merci ben değilim. Ancak bulunduğum her yerde, bu söylediklerime göre davranmayı bir görev sayıyorum. Yayınevinde ben bulunduğum müddetçe bu böyle olacak.”
Ne olmuştu? Sosyal medyada bir kadının yazar Hasan Ali Toptaş'la ilgili attığı bir tweet sonrası kadınlar Toptaş'ın kendilerine yönelik taciz ve cinsel saldırıları anlattı. Kadınların açıklamaları, edebiyat dünyasında "Me too" hareketine dönüştü. Hasan Ali Toptaş ise sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı: "Eril failliğin ne olduğunu anlayana kadar karşı tarafta ne büyük yaralar açtığını bilmeden, fark etmeden, düşünmeden hatalar yapabiliyor. Failliğin ne olduğunu bugün kadınlardan öğreniyoruz. "Bilmeden farkında olmadan yaptığım davranışlar nedeniyle kırdığım, üzdüğüm, yaraladığım bütün insanlardan samimiyetle özür diliyorum."
Şair ve yazar. 1958 Denizli Çal doğumlu. Balkan İlkokulu ve Balkan Ortaokulu ile Çal Lisesini (1975) bitirdi. Uşak Meslek Yüksekokulundaki öğrenimini (1978) yarım bıraktı. Çivril (1981-85) ve Sincan (1988-96) vergi dairelerinde çalıştı. 1996'dan itibaren Sincan Hazine Avukatlığında memur olarak görev yapıp emekliye (2005) ayrıldı. Çalışmalarını Ankara'da sürdürdü. Edebiyatçılar Derneği üyesi Edebiyat Çalışmaları: İlk öyküsü "Bayram Şekeri", 1983 yılında Denizli gazetesinde yer aldı. Diğer ürünlerini sonraki yıllarda Dönem, İmece, Temmuz, Varlık, Dönemeç, Eylül, İnsancıl, Yazıt, Yarın, Karşı Edebiyat, Kum, Lacivert, Milliyet Sanat ve Cumhuriyet Kitap vb. dergilerde yayımladı. Zamanların iç içe geçtiği, düşle gerçeğin birbirine karıştığı, bilincin farkına bile varılamamış parçalanmışlığının resmedildiği çok katmanlı -ama hikâyesiz- metinleri ve büyülü diliyle, döneminin yazarları içinde en özgün ve önemli yazarlarından biri olduğunu değerlendirmesi yapıldı. |
(EMK)