Haberin İngilizcesi için tıklayın
Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, tutukluluğunun beşinci yılının dolması vesilesiyle avukatları aracılığıyla Alman Haber Ajansı'nın (dpa) sorularını yanıtladı.
Almanya'da yeni kurulacak hükümete Türkiye'deki insan hakları ihlallerine daha çok ilgi göstermesi yönünde çağrı yapan Demirtaş "Yeni Alman hükümetinin Avrupa değerlerine ve insan haklarına daha bağlı bir politika izlemesini umuyorum" dedi.
DW Türkçe'nin aktardığına göre Demirtaş Almanya'daki yeni hükümetin Türkiye'yi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan ibaret görmemesi gerektiğini ifade etti.
HDP'ye açılan kapatma davasının "muhalefete karşı gözdağı operasyonunun bir parçası" olduğunu söyleyen Demirtaş Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "hakim ve savcıları bu dava için görevlendirdiğini" ve "yargıyı kontrolü altında tuttuğunu" savundu. Demirtaş, "Bu açıdan burada adil yargılama yapılması ve hukuka uygun bir kararın çıkması mümkün değil" dedi.
Kendi davası konusunda ise Demirtaş, Erdoğan'ın "nefret ve intikam duygularını kendisine yansıtmaktan çekinmediğini" söyledi.
"PKK ile doğrudan ya da dolaylı bir ilişkimiz yok"
dpa'nın bir sorusu üzerine, "Ne ben ne de partimizin PKK ile doğrudan ya da dolaylı bir bağlantısı veya ilişkisi var" ifadesini kullanan Demirtaş HDP'nin sadece barışçıl yöntemleri savunan demokratik bir siyasi parti olduğunu vurguladı.
TIKLAYIN - Demirtaş neyle suçlandı, gerçekler neydi?
TIKLAYIN - Demirtaş "Neden Siyasi Rehine Olduğunu" Anlattı
Demirtaş beş yıldır cezaevinde
Selahattin Demirtaş, 4 Kasım 2016 tarihinde Diyarbakır'da tutuklanarak Edirne Cezaevi'ne gönderilmişti. Demirtaş hakkında açılan dava güvenlik gerekçesiyle Ankara'ya alınmıştı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) ihlal kararına rağmen Demirtaş tahliye edilmedi.
AİHM Büyük Dairesi verdiği kararda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 18'inci maddesine atıfta bulunarak Türkiye'nin Demirtaş'ı tutuklama gerekçelerinin "hukuki" değil, "siyasi" olduğuna hükmetmişti.
AİHM kararlarının uygulanışını denetleyen Bakanlar Komitesi, Eylül ayında Strasbourg'da düzenlediği toplantıda AİHM'nin Demirtaş kararının nasıl uygulanacağına dair Ankara'dan 30 Eylül'e dek eylem planını göndermesini istemişti.
Türkiye, Strasbourg'a gönderdiği eylem planında Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'ne AİHM'nin 22 Aralık 2020 tarihli kararının sadece 4 Kasım 2016-7 Aralık 2018 dönemindeki tutukluluk sürecini kapsadığını, şu anki tutukluluk sürecinin ise başka bir davaya bağlı olarak 20 Eylül 2019'da başladığını savunmuştu. Bakanlar Komitesi'nin denetim süreci yetkilerinin sadece AİHM tarafından verilen kararla sınırlı olduğunu savunan Türkiye, Demirtaş'ın şu anki tutukluluk sürecinin bu yetki alanı dışında kaldığı görüşünü öne sürmüştü.
Bakanlar Komitesi'nin konuyu 30 Kasım-2 Aralık tarihleri arasında Strasbourg'da büyükelçiler düzeyinde düzenlenecek toplantıda bir kez daha ele alması bekleniyor.