Yazarımız Doğukan Kaya, yaz tatilini geçirdiği köyündeki maceralarını anlatmaya devam ediyor.
Köyümüzde iki düğün oldu. Davullu, davullu zurnalı düğün olduğunda herkes köy meydanında güreş tutar.
Düğün evlerinde yemek verilir. Biz de düğün evinde yemek yedik. Büyük küçük herkes toplanır.
Köyde Celal dedem güreş hakemidir. Ben de güreşmeyi severim. Kendi yaşıtım dört kişiyi yendim.
Ufuk'un kolu kırılmıştı. O yüzden güreşemedi.
Hüseyin ağabeyim bizim köydeki çocuklardan biraz korktu. Çünkü onlar güreş kursuna gitmişler. (DK/EZÖ)