Hassa ilçesinde önceki gün çok vahim bir olay sonucunda, iki yaşlı vatandaşımız öldü, biri yaralı biri de kayıp.
Ajanslar önce haberi "PKK Köylülere saldırdı iki köylü öldü, biri yaralı" olarak dünyaya duyurdu. Ama yaralı olarak MKÜ (MUstafa Kemal Üniversitesi) Araştırma hastanesine kaldırılan Mehmet Sak, hasta yatağından konuşunca olayın gerçek yüzü anlaşıldı.
Ve olayın çok ciddi bir skandal olduğu ortaya çıktı.
Akşam evlerine ekmek götürmek için, köylerinin hemen yanı başındaki dağlık kesime, sabah saatlerinde kekik toplamaya giden ve yaşları 60 civarında olan dört köylü vatandaşın üzerine askerler kurşun yağdırıyor. İki vatandaş olay yerinde can veriyor. Diğer vatandaşımız hastanede can çekişiyor, biri de hala kayıp. Sağ mı, diri mi belli değil.
Buna benzer bir olay Avrupa Birliği'nin herhangi bir ülkesinde meydana gelse. Başbakan ve Hükümet yarım saat sonra istifa ederdi.
Devletin valisi yazılı açıklama yapıyor: "Dur ihtarına uymadılar, kaçmaya çalıştılar, üzerlerinde kimlikleri yok."
Devletin resmi ajansı AA ve Gazeteler olayı "yanlış ateş açıldı " şeklinde kamuoyuna duyuruyor.
Ne kadar acı değil mi?
Demek ki; devlet yetkililerinin biz vatandaşlarına bakış açısı bu kadar basit ve de bu kadar önemsiz.
Şu inanılmaz tesadüfe bakın.
Hasada bu olayın olduğu saatlerde, Hatay Valisi, Başarılı Güvenlik kuvvetlerine başarı plaketi dağıtıyordu.
İl Jandarma komutanı ve İl Emniyet Müdürü, Valilik brifing salonunda terör örgütüne karşı son bir yılda yapılan operasyonlar hakkında ayrıntılı bilgiler veriyordu.
Ve bu brifingden sonra altmışa yakın güvenlik görevlisi takdir belgelerini alıyordu.
Hassa'da öldürülen iki yaşlı vatandaşla ilgili ne devletin valisi, ne de herhangi bir kimse "soruşturma açtık olayı araştırıyoruz " şeklinde şu saate kadar herhangi bir açıklama yapmaya gerek duymadılar..
Bu güne kadar benzer olaylarda yapılan rutin açıklama ve klişe sözler "dur ihtarına uymadı, kaçmaya çalıştı", ateş açıldı, öldüler. Bir de "kimlikleri üzerlerinde yokmuş"
Vali Lekesiz'in valilik internet sitesinden yaptığı bu açıklama, öyle sanıyorum ki, çok sayıda ciddi basın kuruluşunu hayrete düşürmüştür.
Devletin ayıbını örtmeye dönük bu açıklamada, bir tek şu eksik. TV spikerlerinin her operasyondan sonra söyledikleri " ateşe karşı ateşle karşılık verdiler" şeklindeki klişe sözler eksik.
Eğer kekik toplayan köylüler yaşını başını almış insanlar olmasa idi, belki de bu tür suçlamayla yüz yüze kalacaklardı.
Amanos dağlarında terör örgütüne karşı operasyon yapan güvenlik kuvvetlerinin ruh halini anlama açısından bu olay ibret vericidir.
Demek ki güvenlik kuvvetleri, kendi gölgelerine kurşun sıkacak kadar, sinirleri gerilmiş durumda. İnsan olarak kim olursa olsun benzer şekilde hareket eder şeklinde düşündüğünüzü tahmin ediyorum.
Ancak devletin görevlisi bu şekilde belki düşünebilir, ama bu şekilde hareket edemez. O zaman devletin güvenlik görevlisi olmaktan çıkar. Bu şekilde düşünen ve düşündüğünü yapan güvenlik görevlisi, vatandaşının güvenliğini korumakla görevli devletin güvenlik görevlisi sıfatını kaybetmiş olur ki, bu çok tehlikeli bir süreçtir.
Devletin güvencesi altında olduğunu sanan kekik toplayıcısı yaşlı köylüler , güvenlik görevlilerinin operasyon anındaki gerginliğini anlamadıkları için yada düşünemedikleri için öldüler.
Devletin valisi, Jandarma komutanı ve Emniyet müdürü ölenlerin yakınlarına başsağlığı dilemek için Hassa ilçesine gittiler.
Belli ki, ölen yaşlı vatandaşların çocuklarına , geride kalanlarına baş sağlığı dileyip, üzüntülerini paylaşacaklar.
Devlet adına insanı bir görev.
Ama ben merak ediyorum. Kekik toplamak için dağa çıkan ve askerin kurşunları ile can veren yaşlı köylülerimiz "şahadet mertebesi"ne erecek mi?
Ve daha da önemlisi, bu olay bu şekilde kapanıp gidecek mi?
Bu yaşlı kekik toplayıcısı köylüler hangi savaşın şehitleri? (FL/EK)
___________________________________________________
* Ferit Lif: Hatay Denge Gazetesi Yayın Yönetmeni