Kocaeli’nin Gebze ilçesinin Arapçeşme Mahallesi Muhtarı Remzi Kandaz, sosyal medya hesabından üç uyarıda bulunmuş. Muhtar Kandaz…
“Kız çocuklarının akşam ezanından sonra parklarda velisi olmaksızın dolaşmasını görmek istemiyorum”; “18 yaş altı çocukların ağzında sigara görmek istemiyorum” ve “Gençlerin bir arada toplanıp, ahaliyi rahatsız edebilecek, gürültü verici ve uygun olmayan argo kelimeler kullanarak ses kalabalığı yapmaları tarafımca uygun görülmemektedir” demiş.
Sonrada eklemiş; “Not: Bu saydıklarıma karşı aksi davrananları eşek sudan gelene kadar döverim, bilmiş olun. Beni bilirsiniz. Sevmesini de iyi bilirim dövmesini de benden söylemesi…”
Asık suratlı ve asla sevmeyen baba figürünü anneler yumuşatmaya çalışır. “O aslında sizi seviyor ama göstermiyor.”
Sevimsiz, döven koca figürünü yine bir kadın olan kaynana yumuşatır; “Kocandır döver de sever de”
Giydiğinize, yediğinize içtiğinize karışan bir ağabeyi anne savunur “Ortalık hırlı, hırsız, sapık dolu. Abin seni koruyor. Sözünü dinle…”
Her şeyi bilen, kadını koruyan-kollayan hep erkek (?)
Tuhaflığa bakın ki; bizi öldüren, yakan, döven, yerlerde sürükleyen, taciz eden, tecavüz edenlerde erkek.
Hem katleden, hem döven, hem seven adamlar yetiştiriyoruz… Ne kadar kendimizle övünsek az gelir…
Şimdi bunca döven-seven adam arasında, mahallenin muhtarı eksik kalırdı zaten. Hayırlısı işte, onun da açılışını yaptık. Zaten bir şey önce öncüsüyle gelir ardı sıra onu başkaları takip eder.
Hem döven hem seven bir muhtar ne kadar sevimli geliyor kulağa değil mi?
Aman… Zaten biz kadınlara da yaranılmaz ki!
Eteğimiz, saçımız, başımız, oramız, buramız hep dert. Hangi birine yetişsin şu erkekler…
Öldürüp kurtulma çabaları bundan.
Zaten onları bizden sorumlu olarak yetiştirenlerde annelerimiz…
Dememiz o ki, öyle parkta, sağda solda dolanıp durmayın. Yanınızda ağabeyiniz, babanız, muhtarınız olmadan dışarı çıkmayın. Park ve bahçelerde dolanmayın. Daha ne desinler; azıcık laftan anlayın yahu: Hadi evlerinize bacım. Adamı günaha sokmayın…
Not: Bu bir kadın gazetesi ya, bunca kadının nazından kaprisinden daral geldi, bir erkeğe mi havale etsem acaba…?
Bol dövüp azıcık sevsinler diye…
Bizim mahallenin muhtarını da göreve çağırıyorum… Ben bunlarla başa çıkamıyorum çünkü. (HK/EKN)
* Bu yazı Tunceli Emek Gazetesi’nden alınmıştır.