Fotoğraf & Video: Yeşil Sol basın
Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Canan Çalağan, HDP Genel Merkezinde yaptığı basın toplantısıyla kadın gündemine ilişkin değerlendirme yaptı.
“Kadın özgürlük mücadelemiz sadece seçimlerle sınırlı değildir”
Konuşmasına, yaşamını kaybeden Kürt kadın aktvisit Halide Dündar’a saygılarını göndererek başlayan Çalağan’ın konuşmasından öne çıkanlar:
*Daha önce de ifade ettiğimiz üzere; kadın özgürlük mücadelemiz sadece seçimlerle sınırlı değildir. Bugün karşı karşıya olduğumuz iktidar gerçekliğinde kadın dayanışmasını, eşitlik ve özgürlük mücadelemizi daha da büyüterek yolumuza devam edeceğiz.
*Kadın örgütlülüğümüzü büyüterek kadın düşmanı iktidara karşı en geniş mücadele ağlarımızı oluşturacağız.
*Mevcut tabloya kısaca göz atacak olursak; kadın cinayetlerinin aralıksız olarak sürdüğü, LGBTİ+’lara yönelik nefret söylemiyle şiddetin meşrulaştırılmak istendiği, mülteci ve göçmenlere yönelik ırkçılığın her gün körüklendiği bir zeminde tüm bu saldırıları önlemekle görevli iktidar yetkilileri ve onlardan güç alan kolluk, şiddeti uygulayanları bir yana bırakıp şiddete karşı çıkanları hedef almaktadır. Milletvekili arkadaşımız Özgül Saki’nin karşı karşıya kaldığı soruşturma bunun bir örneğidir. Kadın Meclisi olarak arkadaşımızın yanında olduğumuzu bu vesileyle bir kez daha ifade etmek isteriz.
*İstanbul Sözleşmesinin gaspından bu yana en az 642 kadın erkekler tarafından öldürüldü.
*6284 Sayılı Kanun ittifak pazarlığı konusu haline getirildi.
*Cinsel saldırı dosyası kabarık olan Cihan Kayaalp derhal tutuklanmalıdır.
Erkek ittifakın kadın düşmanı politikaları sadece bunlarla sınırlı değil. Daha iki gün önce, Diyarbakır’da alıkoyduğu çocuğa cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Cihan Kayaalp’i yargılayan mahkemenin verdiği beraat kararı onandı. Gerekçeli kararında “çocuğun rızası var” diyerek Cihan Kayaalp hakkında beraat kararı veren mahkeme heyeti çocuğu değil faili korumuştur. Bir kez daha belirtiyoruz ki cinsel saldırı dosyası kabarık olan Cihan Kayaalp derhal tutuklanmalıdır.
*Cinsel saldırı suçu işleyen kamu görevlileri cezasızlıkla ödüllendiriliyor.
*Bir başka örnek; Muş’un Bulanık ilçesinde çocuğa tecavüz girişiminde bulunan S.S.’ye verilen 16 yıl 3 ay hapis cezasının İstinaf tarafından bilindik gerekçelerle bozulmasıdır. Özellikle Kürt illerinde yaşanan bu politikaların tesadüf olmadığını çok iyi biliyoruz. Musa Orhan örneğinde olduğu üzere, kadın ve çocuklara yönelik cinsel saldırı suçu işleyen kamu görevlileri adeta cezasızlıkla ödüllendirilmektedir.
*Üniversite sınavına hazırlanamayan binlerce genç kadın geleceksiz bırakılmak isteniyor.
*Önümüzdeki dönemde kadın yoksulluğu ve kadın emeği sömürüsüne karşı evlerden iş yerlerine uzanan kadın mücadelesini daha da büyütmek temel hedeflerimizden biri olacak.
*Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılmalıdır.
"Cumartesi Annelerinin eylemlerinin engellenmesi hak gaspıdır"
*Demokratik eylem ve etkinliklerin engellenmesine yönelik en belirgin örneklerden biri de 28 yıldır kayıplarının akıbetini sorma ve faillerin yargılanması talebiyle Galatasaray Meydanında bir araya gelen Cumartesi Annelerinin eyleminin baskı ve gözaltılarla engellenmesidir. Bildiğiniz üzere eylem 700’üncü haftaya denk gelen 25 Ağustos 2018’de yasaklandı, Galatasaray Meydanı polis ablukasına alındı.
*Engellemeye dair AYM’nin verdiği ihlal kararına rağmen baskı ve gözaltılarla eylemin engellenmesi hukuksuzluktur; toplantı, gösteri ve yürüyüş hakkının gasp edilmesidir. Bu, kabul edilemez. Ancak bu saldırılara rağmen her hafta Galatasaray Meydanına çıkmaya çalışan Cumartesi Annelerinin/İnsanlarının direnişini selamlıyoruz. Bir kez daha ifade ediyoruz ki Cumartesi Annelerinin mücadelesi, mücadelemizdir. Kayıplar bulunana ve gerçek failler yargılanana kadar Cumartesi Anneleriyle birlikte mücadelemiz sürecektir.
“Sincan’da arkadaşlarımızın güçlü duruşuna tanıklık ettik”
*Biz kadınlar için bir diğer önemli gündem ise devam eden ve adına kumpas dediğimiz Kobanî Davasıdır. Pazartesi günü bizler de tutsak yoldaşlarımızla dayanışmak üzere Sincan’daydık. Yargılanan değil yargılayanlar olarak bir kez daha onların güçlü duruşuna tanıklık ettik. Buradan Sevgili Gültan Kışanak, Figen Yüksekdağ, Ayla Akat Ata, Sebahat Tuncel ve tüm tutsak arkadaşlarımıza selamlarımızı iletiyoruz.
* Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi olarak; tarihsel kadın mücadelesinden ve birikiminden aldığımız güçle bütün mücadele alanlarında, tüm farklılıklarımızla bir arada olmaya, dayanışmayı büyütmeye, ortak platformlarda yan yana gelmeye devam edeceğiz.
*Önümüzdeki iki aylık süreçte kadın buluşmaları gerçekleştirecek, kadınlardan alacağımız öneri ve eleştirilerle yolumuza devam edeceğiz. Bizi umutsuzluğa sürüklemek isteyenler, kazanımlarımıza göz dikenler, haklarımızı gasp edenler bilmelidir ki dün olduğu gibi bugün de varız, var olacağız!
(EMK)