Zonguldak'ta yayın yapan Pusula gazetesinin yazarı Atilla Öksüz, "Grizu faciasında yanıt bekleyen sorular" başlığıyla, Zonguldak'taki grizu patlamasında eksi 540 metrede 30 maden işçisinin mahsur kalmasıyla ilgili yetkililere 11 soru sordu.
Bu sorulardan sonuncusu devlet uzun vadeli politikalarını gündeme getiriyor: "1992 yılındaki büyük grizu faciasının ardından işçi sağlığı ve iş güvenliğine bu kadar yatırım yapan TTK nasıl oldu da kendi evine aldığı kar hırsını sıkı sıkı denetlemeyi göz ardı etti?"
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü'nde yaşanan ve 30 maden işçisine halen ulaşılamadığı olayla ilgili bir çok bulunduğuna dikkat çeken Öksüz'un 10. sorusu da hayli önemli:
"Yapı-Tek veya Star Madencilik'in çalıştığı alanlarda TTK adına sürekli bir denetleyici neden yok? Firma yöneticileri ile kurum yöneticileri arasında hatır-gönül ilişkileri nedeniyle bazı şeyler görmezden mi geliniyor?"
Yazarın yazısında yer verdiği diğer bazı sorular da şunlar:
* Patlamanın yaşandığı Karadon'daki ocakta Yapı-Tek elemanları kaç grup halinde çalışıyordu? Üç grup halinde çalışıyorlarsa bunların konumları tam olarak belli mi?
* Grizu patlaması yaşanmadan yaklaşık 25 dakika önce ana galeride ilerleme yapmak için dinamit patlatıldığı biliniyor. Bu arada çıkan metan gazı seviyesi konusundaki bilgiler de şimdilik meçhul. Bu ön patlatılma sırasında çıkan metan gazının yoğunluğu neden fark edilemedi? Buradaki patlatma sırasında diğer kollardaki işçilere bilgi verildi mi?
* Eksi 540 kotunda yaşanan şiddetli patlama nedeniyle asansör, kuyu ve binalarda hasarlar oldu. Bu kadar şiddetli patlamaya rağmen neden başta "Elektrik kablosu patladı. Önemli bir şey olduğunu zannetmiyoruz" yanıtı verildi. Bu kurumun yöneticileri elektrik kablosunun patlamasıyla grizu patlamasının yaratacağı şiddetin farkını anlamayacak kadar bilgisiz mi?
* Genel Müdür Burhan İnan yurt dışındaydı. Enerji Bakanı geldiğinde bile kendisine sağlıklı bilgi verebilecek kimse bulunamadı. Grizu sonrası kriz neden doğru yönetilemedi? Tahliye ekipleri dışında kurum neden organize olamadı? Emir komuta zincirini kim, nasıl yönetti?
* Eksi 540 kodunda yaşanan patlama bir saat sonra olsa üst galerilerde bulunan TTK işçilerinin akıbeti ne olacaktı? O sırada dışarı çıkmaya ve girmeye hazırlanan işçilerin muhtemel sayısı 800 civarındaysa böyle bir patlamanın etkisiyle kaç işçi daha patlamaya veya gaz zehirlenmesine bağlı olarak mahsur kalacaktı?
* Karadon'da Yapı-Tek firması, Kozlu ve Üzülmez'de Star firmasının çalışmaları ne sıklıkta doğru düzgün denetleniyor? İş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda TTK bu kurumlara yaptırım uyguluyor mu? Bu kurumlarda daha önce hangi iş kazaları ve patlamalar meydana geldi? Özellikle Star'ın çalıştığı alanlarda meydana gelen iş kazaları ve patlamalar basına yansıtılmadan kapatıldı mı?
* Karadon'dan müdahale yapılamayacağı bilindiği halde neden zaman kaybedildi? Gelik'ten girilerek içerdeki gaz ve dumanın çıkarılması için neden daha çabuk olunmadı? Kimler, kimlerden emir bekledi? (EÖ)