"15 Mayıs Dünya Vicdani Ret Günü" pankartı açan vicdani retçiler, "Daha fazla zengin olsunlar diye ben mi öleceğim, öldüreceğim", "Şiddeti reddetmek haktır, Halil haklı", "Savaşın insan kaynağının kurutun" ve "Bomba değil ekmek" dövizlerini taşıdı, "reddet, diren hayır de", "öldürmeyeceğiz, ölmeyeceğiz, kimsenin askeri olmayacağız" sloganlarını attı.
Eylemde vicdani retçiler adına basına açıklamayı Erkan Ersöz yaptı. Ersöz, "savaşları önlemenin en doğru yolunun onun bir unsuru olmamak" dedi.
Bu yıl, adına "Vicdani Retçiler Buluşması" adını verdikleri etkinlikte sayıları 60'ı 70'i bulan eski vicdani retçilerle yenilerini buluşturduklarının anlatan Ersöz, savaş karşıtı bilincin görünür olmasını sağlamaya çalıştıklarını, tutuklu bulunan vicdani retçi Halil Savda'yla dayanışacaklarını anlattı.
Silahlanmaya ayrılan pay 5 milyar
Ersöz'ün ardından açıklama yapan Ersan Uğur Gör, bütçeden her yıl sadece silahlanmaya ayrılan payın 5 milyar dolardan fazla olduğuna dikkat çekti, "rekabet edilemez yapısıyla Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) ekonomiye darbedir" dedi.
2004'de vicdani reddini açıkladığı sırada söylediği "ben sınıfsız, sınırsız, savaşsız, sömürüsüz, şiddetsiz, hiyerarşisiz, otoritesiz bir dünya istiyorum" sözünü yineledi.
Türkiyeli kadın retçi sayısı 13'e yükseldi
Aynı gün vicdani reddini açıklayan Özlem Mollamehmetoğlu'yla birlikte Türkiye'deki vicdani retçi kadınların sayısı 13'e yükseldi.
"Adamların kalabalığında kadınım, heteroseksüellerin kalabalığında biseksüel, lezbiyen, gey, travesti, transseksüelim; Türklerin içinde Laz, Kürt, Ermeni'yim; çözümü savaşmakta görenlerin içinde barışta ısrar edenim" diyen Mollaoğlu, insanların zorla askere alınamayacağını söyledi.
Mollamehmetoğlu, insanların zorla askere alındığını, gitmeyi reddetmeleri durumunda hapse atıldığını, sivil ölüme mahkum edildiklerini belirtti: "Bir kadın olarak, bedenimin vatan ve namusla özdeşleştirilmesini, varlığımın erkek üzerinden tanımlanmasını sorguluyorum."
Devletlerin ve iktidarların suçlarına ortak olmak istemediğini vurgulayan Mollamehmetoğlu, vicdani reddini bu nedenle gerçekleştirdiğini kaydetti.
Daha önce de İnci Ağlagül, Ebru Topal, Yöntem Yurtseven, Nazan Askeran, Hürriyet Şener, Ferda Ülker, Ayten Demir, Zeynep, Ayşe Girgin, Hilal Demir, Figen ve Eylem Barış vicdani reddini açıklamıştı (AÖ/EÜ)