Fotoğraf: ETHA
Sağlık emek ve meslek örgütlerinin çağrısıyla ülke genelinde iş bırakan sağlık emekçileri, hastane önlerinde düzenledikleri basın açıklamalarıyla taleplerini sıraladı.
Emekçilerin Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapmak istediği açıklama ise polis müdahalesine maruz kaldı.
Van'daki yasakçı anlayış emeğimize, sağlığımıza sahip çıkmamıza; anayasal haklara yine tahammül edememiştir. Gözaltına alınan Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Hüseyin Yaviç, Yönetim Kurulu üyesi Ayfer Bostan ve SES şube yöneticileri hemen serbest bırakılmalıdır.
— TürkTabipleriBirliği (@ttborgtr) February 8, 2022
#BugünGöREVdeyiz pic.twitter.com/ieic4rH7AK
“Serbest bırakılsınlar”
Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Van Şubesi şu açıklamayı yaptı, emekçilerin gözaltına alınmasının hukuka aykırı olduğunu vurguladı.
“Türkiye genelinde eylemler demokratik biçimde gerçekleştirilirken Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapacağımız basın açıklaması polis şiddetiyle engellenmek istendi. Van Valiliği’nin yasaklama kararı gerekçe gösterilerek sağlık hizmeti verdiğimiz Hastanede, işyerimizde üyelerimiz polis müdahalesine maruz bırakıldı.
"Müdahale sonucunda Van Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Yaviç, Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Dr. Ayfer Bostan, SES Şube Eşbaşkanları Figen Çolakoğlu ve Zeki Seven, SES Şube Kadın Sekreteri Seda Güler, SES Şube Denetleme Kurulu Başkanı Mehmet Emin Yılmaz, SES Şube Üyeleri Esma Gümüşlü ve Keziban Karakuş gözaltına alındı.
“Hukuka aykırı olan bu müdahale sağlık emekçilerinin haklı taleplerini bastırmaya yöneliktir. Müdahale gerekçesi olarak gösterilen Van Valiliği’nin yasaklamaları 5 yılı aşkın süredir kesintisiz olarak devam etmektedir. Valiliğinin yasak kararlarının başlangıç tarihi 21 Kasım 2016 olup kararların hukuki ve maddi bir gerekçesi bulunmamaktadır.
"Van Valiliği aldığı yasaklama kararlarıyla Anayasal bir hak olan toplanma ve gösteri hakkını kullanılmaz hale getirmek istemektedir. 6 ve 15 Aralık 2021 tarihlerinde yapılan iş bırakma ve basın açıklamalarında da Van’daki arkadaşlarımız benzer uygulama ile karşı karşıya kalmışlardı.
"Toplanma ve gösteri yapma özgürlüğü; hem ifade özgürlüğüyle hem de sendika ve örgütlenme özgürlüğüyle doğrudan ilişkilidir. Sağlık emekçilerinin taleplerini demokratik biçimde ifade etmesi nitelikli sağlık hizmeti sunulmasının, sağlık emekçilerinin insanca çalışma koşullarına sahip olmasının koşuludur.
"Bu müdahalelerin hukuka aykırı olduğu pek çok mahkeme kararı ve Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararı ile de sabittir.
“Hukuka aykırı polis müdahalesi ile gözaltına alınan üye ve yöneticilerimiz derhal serbest bırakılmalı, gözaltı talimatı veren ve hukuka aykırı şekilde üyelerimizi gözaltına alan amir ve kolluk personeli hakkında adli ve idari işlem başlatılmalıdır.
"Bizler sağlık emek ve meslek örgütleri olarak tüm engellemelere rağmen sağlık hakkı ve insanca çalışma koşulları için mücadelemizi sürdüreceğiz.”(EMK)