İnsan modern bilim tarihi boyunca kendi anatomisini, fizyolojisini, organlarının ve dokularının yapısını ve de işlevlerini anlayabilmek için çok katmanlı ve interdisipliner araştırmalar yürütmeye devam etmiştir. Hali hazırda sürmekte olan bu araştırmaların konularından birisi de kadın cinsiyet organı vajinadır.
Neden ve nasıl mevcut yapısına sahip olacak şekilde evrimleştiği, sahip olduğu sinirler, kadın orgazmı, ürettiği sıvılar, boşaltım açıklıkları, rahim ve son yıllarda kanser araştırmaları ile yükselişe geçen rahim ağzı kanseri gibi bilinmeyenlerle birlikte birçoğumuzun okuduğunda şaşıracağı bilinenler de mevcuttur.
Bilimfili, yanlış bilinenlerin düzeltilmesi için vajinayla ilgili çok bilinmeyenleri derledi.
1- Vajina çevresindeki kıllar aslında ‘’biyolojik kaza’’ değiller. Bu kıllar hassas vajina için koruyucu görev üstlenirler. Ayrıca, bu bölgedeki kılların varlığı evrimsel süreçte kadının üreyebileceğinin ya da üreyecek yaşa geldiğinin biyolojik bir işaretidir. Son olarak kılların bir diğer görevi de feromon [İnsan Feromonları Gerçek Mi?] salınmasını yavaşlatmaktır.
2- Klitoriste yaklaşık 8 bin sinir ucu bulunur, bu rakam peniste yaklaşık 4 bindir.
3- Ortalama bir vajina 7-10 cm uzunluğundadır. Fakat cinsel birleşme sırasında bu rakam iki katına kadar çıkabilir.
4- Vajina oldukça fazla genişleyebilir. Ayrıca mikroskobik boyutlardaki sperm vajina içerisinde hareket ederek döllenmeyi gerçekleştirebilir.
5- Vajinanın iç kısmı özellikle yaşlılıkta dışarı doğru çıkabilir ve pelvik organ prolapsusu olarak adlandırılır. Bu olayı içi dışına çıkmış bir çorap gibi düşünebilirsiniz. Cerrahi müdahale ile vajina eski haline döndürebilir.
6- Vajinalar ile köpek balıklarının ciğerlerinin benzer bir özellikleri vardır. Her ikisinde de skualen olarak adlandırılan doğal kayganlaştırıcı madde bulunur.
7- Cinsel birleşme sırasında kondom kullanılsa dahi, cinsel yolla bulaşan hastalıkların bulaşma riski vardır. Çünkü her ne kadar kondom koruyucu olarak düşünülse de, testisler ve penis dokusunun bir kısmı vajinaya temas eder. Genital siğiller, uçuk, molloskum kontagiozum gibi hastalıklar bu yolla bulaşabilir.
8- Vajinanın dışında bulunan ve halk arasında dudak olarak adlandırılan kısmın ortalama uzunluğu 2 cm’den azdır. Yalnızca kadınların yüzde 1.8’inde bu uzunluk 3.8 cm’den fazladır.
9- İnsan saçı 7 yıla kadar yaşayabiliyorken, genital bölgedeki kılların ömrü yaklaşık 3 haftadır. Yani, belirli bir süreden sonra genital bölgedeki kılların uzaması durur.
10- Vajina (İngilizcesi ‘vagina’ ) sözcüğü Latince ‘kılıç kını/kılıfı’ anlamına gelen ‘’vāgīna’’ sözcüğünden türetilmiştir.
11- Kadınların yalnızca yüzde 30’u cinsel birleşme sırasında orgazm olabilirler.
TIKLAYIN - KLİTORİSİN HİÇ ANLATILMAYAN HİKAYESİ
12- Vajina üzerinde yapılan çalışmaların bulgularına göre; G noktası kadınlara, klitorisin derin kısmının tam üstünde olduğu için iyi hissettirir. Ayrıca bazı uzmanlar da G noktasını vajinanın iç ön duvarında, idrar yolunun tam altında tanımlarlar. G noktası ile kadın orgazmı bağlantılıdır.
13- Vajina gaz çıkarabilir ve bu durum neredeyse bütün kadınlarda görülür. Vajinadan hem cinsel birleşme sırasında hem de bir takım egzersizler sırasında gaz çıkışı gözlemlenebilir. Vajina içerisine sıkışan gazdan kaynaklanan bu durum normaldir.
14- Vajinadan dışarı orgazm sırasında sıvı çıkabilir. Bu durum ‘kadın boşalması’ olarak da bilinir ve oldukça tartışmalı bir konudur. Fakat genellikle sıvı çıkışının iki sebebi vardır. Eğer vajina dışına çıkan sıvı az miktarda ve beyaz renkli süt benzeri bir sıvı ise, kaynağı idrar yolu içerisindeki paraüretral bezlerdir. Eğer miktarı oldukça fazla ise bu sıvının idrar olduğu söylenebilir.
15- Yapılan araştırmalara göre seksin birçok faydalı etkisi vardır. Cinsel birleşme kalp hastalıkları ve kalp krizi riskini düşürür, göğüs kanseri olma riskini azaltır, uyumaya yardımcı olur. Ayrıca vücut sağlığını artırır, adet döngüsünü düzenler, adet kramplarını hafifletir, depresyon riskini ve stres seviyesini azaltır, kendine güveni artırır. (ÇT)
* “Vajina Hakkında Bilmeniz Gereken 15 Şey” başlıklı makale ilk olarak Bilimfili’nde yayınlandı.