İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Ürdün'ün Genel İstihbarat Dairesi ve Kamu Güvenliği Müdürlüğü Önleyici Güvenlik biriminin LGBTİ+ aktivistleri çalışmaları hakkında sorguladığı ve şiddet, tutuklama ve kovuşturma tehditleriyle korkuttuğu, birçok aktivisti örgütlerini kapatmaya, faaliyetlerini durdurmaya ve bazı durumlarda ülkeden kaçmaya zorladığı vakaları belgeledi.
Hükümet yetkilileri ayrıca LGBTİ+ hakları aktivistlerini cinsel yönelimleri nedeniyle sosyal medyada hedef gösterdi ve bunun sonucunda bazı sosyal medya kullanıcıları LGBTİ+ aktivistlerin fotoğraflarını, onlara karşı şiddeti teşvik eden mesajlarla birlikte yayımladı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü kıdemli LGBTİ hakları araştırmacısı Rasha Younes, "Ürdünlü yetkililer LGBTİ+ hakları aktivistlerine karşı, toplumsal cinsiyet ve cinsel yönelimle ilgili her türlü tartışmayı kamusal ve özel alandan yok etmeyi amaçlayan organize bir saldırı başlattı," dedi.
“Ürdün’den kaçmak”
Younes, açıklamasına şöyle devam etti:
“Güvenlik güçlerinin sindirme taktikleri ve LGBTİ+ örgütlenmesine hukuk dışı müdahaleleri, aktivizmi daha da yer altına itti ve sivil toplum liderlerini çetin bir gerçekliğe zorladı: Ciddi bir otosansür veya Ürdün'den kaçmak.”
İnsan Hakları İzleme Örgütü, söz konusu belgeleme için Ürdün'de yaşayan 13 LGBTİ+ aktivistinin yanı sıra, Amman'da bir LGBTİ+ etkinliğinin “resmi gözdağı” vermek için iptal edildiği bir kültür merkezi sahibi ve sosyal medya üzerinden hedef gösterilen bir alternatif medya girişimi yöneticisiyle görüştü.
Örgüt ayrıca hükümet yetkililerinin, sivil toplum kuruluşlarının ve kişilerin açıklamaları ile aktivistlerin sosyal medya paylaşımlarında kendilerine yönelik çevrimiçi tacizi belgeleyen görselleri de inceledi.
Tehditler
Görüşülen tüm kişiler, başta istihbarat teşkilatı olmak üzere güvenlik güçlerinin kendilerini defalarca sorguya çağırmak da dahil olmak üzere gözlerini korkutmak için çeşitli yöntemlere başvurduklarını söyledi.
İki LGBTİ+ derneği yöneticisi, güvenlik güçlerinin tacizleri nedeniyle ofislerini kapatarak Ürdün'deki faaliyetlerini durdurmak ve ülkeden kaçmak zorunda kaldıklarını söyledi.
Bir aktivist, Önleyici Güvenlik görevlilerinin kendisine mekânının tüm faaliyetlerini valiye bildireceğine dair bir taahhütname imzalattırdığını söylerken bir başka aktivist de sosyal medya kullanıcılarının kendisini “yakma” çağrısında bulunduğunu bildirdi.
Açıklamanın tamamını (İngilizce) okumak için tıklayın. (TY)