Fotoğraf: unicef.org
UNICEF Genel Direktörü Henrietta Fore yaptığı açıklamada, "Dünyanın dört bir yanındaki protesto dalgaları çocukların ve gençlerin seslerine kulak verilmesi ve haklarının korunması gerektiğine işaret ediyor" dedi.
Fore açıklamasında, pek çok çocuğun temel hakları için ayağa kalktığı bir dönemde, çoğunun haklarının elinden alınmasını "iç burkan bir ironi" olarak niteledi.
Fore şunları söyledi:
"Orta Doğu'dan Latin Amerika'ya ve Karayiplere, Avrupa'dan Afrika'ya ve Asya'ya her yerdeki koşullar kendine özgü olmakla birlikte, gençler iklim krizi konusunda harekete geçilmesini, yolsuzluklara ve eşitsizliklere son verilmesini, daha iyi bir eğitim ve daha fazla istihdam imkânlarının, nerede olursa olsun herkes için daha adil olacağı bir dünya istiyor.
"Pek çok çocuk ve gencin temel hakları için ayağa kalktığı dönemde diğer pek çoğunun haklarının ellerinden kayıp gittiğini görmek ise iç burkan bir ironi olarak karşımıza çıkıyor.
"Tüm taraflar şiddete başvurmaktan kaçınmalı"
"Bu eylemlerin çoğunda genç protestocular gözaltına alındı, yaralandı, hatta bazı olaylarda yaşamını yitirenler oldu. Okullar kapandı, kamu hizmetleri kesintiye uğradı.
"Çocukların, barışçıl protestolar da dâhil olmak üzere toplanma ve ifade özgürlüğü hakları, dünyada en yaygın onay gören insan hakları anlaşması olan Çocuk Haklarına dair Sözleşme'de de yer almaktadır. Çocukların bu haklarını güvenli ve barışçıl biçimde kullanmalarının sağlanması üye devletlerin yükümlülüğüdür.
"Tüm taraflar şiddete başvurmaktan kaçınmalı; çocukların korunmalarına yönelik temel güvenceler, iç huzursuzlukların ya da silahlı çatışmaların sürdüğü yerler de dâhil olmak üzere her yerde ve her zaman geçerlilik taşımalıdır.
"Talebim şudur: Lütfen çocukları şiddetten koruyalım, sözlerini söyleme ve dinletme haklarına saygılı olalım. Kaygılarını anlamlı biçimde dile getirmeleri ve geleceklerini etkileyecek konulardaki kararlara katılmaları için onlara fırsatlar tanıyalım. Söylediklerine kulak verelim ve bunları ilkeli, yapıcı ve destekleyici bir şekilde yanıtlayalım." (AÖ)