Uludağda Doğa Tahribi
Önürmen, avukatı Mustafa Yağcı aracılığıyla yaptığı suç duyurusunda, 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu'nda özellikle 14. maddesinde ifade edilen "yasaklanmış faaliyetler"in şu noktalarda icra edildiğini belirtti:
* Uludağ Milli Park sınırları içerisinde bulunan 2. Gelişim Bölgesi'nin güneyindeki Kırkpınar Yaylası ile Şahinkaya'nın kuzeyinde, ağaç ve bitki örtüsü ile birlikte granit kayaların oluşturduğu doğal doku, son üç haftadan bu yana kayak sahaları oluşturmak için bütünüyle ortadan kaldırıldı.
* Araziye getirilen kırıcı ve dozerlerle kayaların tahrip edildi ve oluşan parçalar, toprak ve bitki örtüsüyle Kırkpınar derelerinin kolları dolduruldu.
Çalışmaların olumsuz etkileri
Önürmen GÖMÇED adına bu çalışmaların olumsuz etkilerini sıraladı:
* Uludağ'da sadece Türkiye'de yetişen 78 Türkiye endemiği bitki, ayrıca, sadece Uludağ'da yetişen 26 Uludağ endemiği bitki var.
* Söz konusu bölge dünyada nadir olarak sınıflandırılmış 92 bitkinin de yaşam ortamı.
* Uludağ'da dünya ölçeğinde nesli tehlike altında beş tür var. Koruma altına alınmış bu beş tür de Uludağ'da yaşıyor.
* Bu çalışmalarla doldurulan Kırkpınar derelerinin kollarında nesilleri tükenmekte olan alabalıkların (salmo trutta) varlığı sona erdirecek.
* Doğal alanın tahribinden sonra kaya kartalı, sakallı akbaba ve Apollon kelebeği de yaşam alanlarını yitirecek.
Uludağ, 1961de bilimsel ve estetik bakımdan, milli ve milletlerarası ender bulunan tabii ve kültürel kaynaklar açısından zengin görüldüğü için koruma altına alındı. 1999da da Dünya Koruma Vakfı tarafından önemli bitki alanı ilan edildi. Birleşmiş Milletler, Uludağ'ın bitkisel çeşitliliğinin korunmasına yönelik bir projeyi destekliyor. (RS/BB)