Haberin İngilizcesi için tıklayın
İnsan Hakları Savunucuları Dayanışma Ağı bileşenleri, Birleşmiş Milletler mektup yazarak Rosa Kadın Derneği mensubu tutuklu kadın hak savunucularının ve dernek faaliyetlerini destekleyenlerin meşru hak savunuculuğu faaliyetlerini hedef alan müdahalelere son verilmesi için girişim çağrısında bulundu.
"Meşru faaliyetlere yönelik çalışmalar anlatıldı"
Mektupta, Türkiye’de özellikle 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişimi sonrasında gittikçe ağırlaşan hukuk devleti ve insan hakları krizine vurgu yapıldı. Bağımsızlığı ve tarafsızlığı ciddi bir şekilde zedelenen yargı mekanizmaları eli ile yürütülen, gözaltına alma ve tutuklama gibi, keyfi ve haksız işlemlerin hedefinin genellikle hak savunucuları ve hükümet politikalarını eleştirenler olduğunun altı çizildi. Kadın hakları konusunda çalışan hak savunucularının meşru faaliyetlerine yönelen müdahaleler anlatıldı.
Mektupta, "Türkiye’nin Rosa Kadın Derneği mensubu kadın hak savunucularına ve dernek faaliyetlerini destekleyenlere karşı, meşru hak savunuculuğu faaliyetlerini hedef alan müdahaleleri, anılan uluslararası ve Anayasal standartlara aykırıdır" denildi.
Hak savunucuları BM özel mekanizmalarını, tutuklu kadın hak savunucularının derhal serbest bırakılması ve CEDAW ve İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere Türkiye’nin uluslararası yükümlülüklerine uyması için gerekli adımların atılması yönünde girişimlerde bulunmaya davet etti.
Mektup kimlere gönderildi?
BM İnsan Hakları Savunucularının Durumu Özel Raportörü, Kadına Karşı Şiddet, Nedenleri ve Sonuçları Özel Raportörü, İfade Özgürlüğünün Korunması ve Geliştirilmesi Özel Raportörü, Barışçıl Toplanma ve Örgütlenme Özgürlüğü Özel Raportörü, Terörle Mücadele Ederken İnsan Haklarının Korunması ve Geliştirilmesi Özel Raportörü ve Keyfi Gözaltı/Tutuklamalar Çalışma Grubu'na bilgilendirme yapan acil müdahale talepli bir mektup gönderdi. Mektuba Rosa Kadın Derneği ve London Legal Group da imzacı olarak katıldı.
İnsan Hakları Savunucuları Dayanışma Ağı bileşenleri kimlerden oluşuyor?
İnsan Hakları Savunucuları Dayanışma Ağı bileşenleri Civil Rights Defenders, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, Hakikat Adalet Hafıza Merkezi, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, İnsan Hakları Gündemi Derneği, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği, P24 Bağımsız Gazetecilik Derneği, Research Institute on Turkey, Sivil Alan Araştırmaları Derneği, Toplum ve Hukuk Arastırmaları Vakfı, Türkiye İnsan Hakları Davalarına Destek Projesi (Turkey Human Rights Litigation Support Project), Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Yaşam Bellek Özgürlük Derneği ve Yurttaşlık Derneği.
Ne olmuştu? Mektupta, Rosa Kadın Derneği'ne üye kadınların tutuklanma süreci şöyle anlatıldı: 22 Mayıs 2020'de gerçekleştirilen operasyonda kadına karşı şiddetin önlenmesi başta olmak üzere kadın hakları konusunda Diyarbakır'da son derece önemli çalışmalar yürüten çoğu Rosa Kadın Derneği üyesi, kurucusu ve yöneticisi olan kadın hak savunucuları Adalet Kaya, Ayla Akat Ata, Narin Gezgör, Fatma Gültekin, Gülcihan Şimşek, Zelal Bilgin, Özlem Gündüz, Remziye Sızıcı, Gönül Aslan, Sevim Coşkun, Nevriye Çur, Nazile Tursun ve barış annesi Rebia Kıranile politikacılar Kasım Kaya, Veysi Kuzu, Hüseyin Harman, Celal Yoldaş, Mehmet Arslan ve Mehmet Ali Altınkaynak gözaltına alınmıştı. Bu süreçte operasyonun Rosa Kadın Derneği'nin meşru çalışmalarını hedef aldığı anlaşılmıştı. 24 Mayıs 2020'de gözaltına alınanlardan Narin Gezgör, Fatma Gültekin, Gülcihan Şimşek, Özlem Gündüz, Remziye Sızıcı, Gönül Aslan ve Sevim Coşkun ile politikacılar Mehmet Ali Altınkaynak, Mehmet Arslan, Celal Yoldaş and Veysi Kuzu tutuklanmıştı. 3 yaşında oğlu ile birlikte cezaevinde tutulan aktivist Gönül Aslan daha sonra 9 Haziran 2020'de serbest bırakılmıştı. Hak savunucularına karşı yürütülen hukuki süreçte, avukatların kısıtlılık kararı nedeni ile ulaşabildiği sınırlı bilgilerden ve sorgulamalar sırasında sorulan sorulardan, soruşturmanın hak savunucularının ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü ve barışçıl toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme özgürlüğü bağlamında korunan, meşru hak savunuculuğu faaliyetlerinin esas alındığı anlaşılmıştır. Örneğin sorgular esnasında 8 Mart konusunda düzenlenen etkinlikler, kadına karşı şiddet vakalarındaki kampanyalar, etkinliklerde kadın hak savunucularının kullandığı sloganlar, diğer kadın örgütleri ile birlikte yürütülen çalışmalar ve basın açıklamalarında kullanılan ifadeler konusunda hak savunucularından açıklama istenmiştir. |
(EMK)
*Fotoğraftakiler: Rosa Kadın Derneğ'nden Narin Gezgör ve Adalet Kaya