Ankara'ya 1950'de dönen Ecevit, Ulus gazetesinde sanat eleştirmenliği, fıkra yazarlığı ve çevirmenlik yaptı. Ulus gazetesi kapanınca Yeni Ulus ve Halkçı gazetelerinde yazmayı sürdüren Bülent Ecevit, 1954'te Amerika Birleşik Devletleri'ne (ABD) giderek 3 ay Winston Salem Journal gazetesinde çalıştı. Bülent Ecevit, 1957'de Rockefeller bursuyla ikinci kez Amerika'ya gitti. Harvard Üniversitesi'nde 8 ay Ortadoğu tarihi ve sosyal psikoloji üzerine çalıştı ve aynı yıl yurda döndü.
Gazeteci kimliği
Milliyet gazetesinde de günlük yazılar yazan Ecevit, Forum dergisinin yazı işleri kadrosunda yer aldı. Bülent Ecevit, 1972'de aylık "Özgür İnsan", 1981'de haftalık "Arayış" dergilerini çıkardı. Ecevit, Ulus gazetesinde çalışırken, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) malvarlığına el konulması ve Ulus gazetesinin kapatılmasına ilişkin hazırlanan kanun teklifine tepki duyarak, 1954 yılının Ocak ayında CHP Çankaya Gençlik Ocağı'na üye oldu.
1957'de Meclis'e girdi
CHP Ankara milletvekili olarak 27 Ekim 1957'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) giren Ecevit, 12 Ocak 1959'da İsmet İnönü'nün listesinden CHP Parti Meclisi'ne seçildi, 1961-1965 arasında İnönü hükümetlerinde Çalışma Bakanı olarak görev yaptı. Bülent Ecevit, CHP'nin 18 Ekim 1966 tarihinde yapılan 18. Kurultayı'nın "parlayan yıldızı" oldu. İnönü, çok genç bulduğu için itiraz ettiği Bülent Ecevit'in genel sekreterliğine onay verdi. Ecevit, artık ikinci adamdı.
İnönü - Ecevit çekişmesi
12 Mart Muhtırası'nın ardından kurulan Erim hükümetine katılıp katılmamak konusunda CHP'de yaşanan iç tartışma sonucunda Ecevit, 21 Mart'ta genel sekreterlik görevinden istifa etti. CHP'nin 5 Mayıs 1972'de yapılan 5. Olağanüstü Kurultayı, İnönü-Ecevit çekişmesine sahne oldu. Ecevit yanlısı Parti Meclisi kurultaydan güvenoyu alınca, İsmet İnönü, 8 Mayıs 1972'de, 33 yılı aşkın bir süre bulunduğu genel başkanlık görevinden istifa etti.
Başbakan Erdoğan
Bu gelişme üzerine 14 Mayıs 1972'de toplanan özel kurultayda, Ecevit, CHP Genel Başkanlığı'na seçildi. Bülent Ecevit, siyaset sahnesinde, 1973 seçimlerinden itibaren "Karaoğlan" olarak anılmaya başlandı. Bu seçimlerde CHP, yüzde 33.3'lük oy oranıyla 185 milletvekili çıkardı. CHP, Milli Selamet Partisi (MSP) ile koalisyon kurarak iktidara gelirken, Bülent Ecevit, 6 Şubat 1974'te ilk kez başbakanlık koltuğuna oturdu.
Bu dönemde Kıbrıs Barış Harekatı gerçekleştirilirken, yaklaşık 7 ay sonra 18 Eylül 1974'te Ecevit'in istifasıyla koalisyon hükümeti bozuldu. Partisi, 5 Haziran 1977'de yapılan genel seçimlerde 41.4 oy oranı ile 213 milletvekili çıkaran Ecevit, 21 Haziran 1977'de azınlık hükümetini kurdu ancak 3 Temmuz'da TBMM'den güvenoyu alamadı.
Bazı bağımsız milletvekillerinin katkılarıyla 1978 yılında kurduğu hükümette 21 ay başbakanlık görevinde bulunan Bülent Ecevit, 14 Ekim 1979'da yapılan ara seçimlerde iç çatışmalarla boğuşan partisinin oyları gerileyince, 16 Ekim'de hükümetten istifa etti. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) ülke yönetimine el koyduğu 12 Eylül 1980'de gece saat 03.00'te evinden alınan Ecevit, Rahşan Ecevit'le birlikte Hamzakoy'a "TSK'nın misafiri" olarak götürüldü.
Hamzakoy'daki "misafirlikleri" 11 Ekim 1980'de sona eren Ecevit, 30 Ekim 1980'de CHP Genel Başkanlığı'ndan istifa etti. Siyasi partiler 15 Eylül 1981'de kapatılırken, Ecevit 21 Şubat 1981'de kamuoyunun karşısına "Arayış" dergisinin yayın danışmanı olarak çıktı. Bülent Ecevit, 3 Aralık 1981'de konuşma ve yazı yasağı getiren Milli Güvenlik Kurulu (MGK) bildirisine muhalefetten girdiği cezaevinde 2 Şubat 1982'ye kadar kaldı.
Ecevit, Danimarkalı bir gazetecinin kendisiyle görüşmesinden sonra yazdığı makaleden ötürü, 10 Nisan 1982'de yeniden gözaltına alındı. Ankara 2 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi'nce iki gün sonra serbest bırakılan Ecevit, Danimarka televizyonuna bir başka demeci nedeniyle yeniden gözaltına alınarak tutuklandı.
Bülent Ecevit, 3 Haziran 1982'de ilk duruşmada beraat etti ve tahliye oldu. Ecevit, daha sonra Hollanda televizyonuna ve Der Spiegel dergisine verdiği demeçlerden ötürü hüküm giydi ve 3 ay 27 gün cezaevinde yattı.
DSP süreci
Bülent Ecevit, siyasi yasağı devam ettiği için Demokratik Sol Parti'nin (DSP) kuruluşunda doğrudan görev alamadı ve 14 Kasım 1985'te kurulan partinin başına eşi Rahşan Ecevit geçti. Siyasi yasakların 6 Eylül 1987 tarihinde yapılan referandumla kaldırılması üzerine, 13 Eylül'de Bülent Ecevit eşi Rahşan Ecevit'ten DSP Genel Başkanlığı'nı devraldı. Kısa bir süre sonra yapılan genel seçimlerde partisinin iyi sonuç alamaması üzerine görevinden ayrılan Ecevit, 1989 yılında yapılan olağanüstü kurultayda yeniden Genel Başkan seçildi.
Bülent Ecevit, 20 Ekim 1991'de 12 Eylül'den sonra ilk kez Zonguldak Milletvekili olarak TBMM'ye girdi. DSP'nin oyları 24 Aralık 1995 tarihinde yapılan erken genel seçimde yüzde 14.64'e, milletvekili sayısı 76'ya yükselirken; Ecevit, 30 Haziran 1997 tarihinde Anavatan Partisi (ANAP) Genel Başkanı Mesut Yılmaz başkanlığında kurulan koalisyon hükümetinde başbakan yardımcısı olarak görev aldı.
Koalisyon hükümetinin gensoruyla düşürülmesinin ardından, Bülent Ecevit, 11 Ocak 1999'da DSP azınlık hükümetini kurarak dördüncü kez başbakan oldu. Partisinin 18 Nisan 1999'da yapılan seçimlerden yüzde 21.71 oy oranıyla birinci parti olarak çıkması üzerine hükümeti kurmakla görevlendirilen Bülent Ecevit, 28 Mayıs 1999'da kurulan DSP-MHP-ANAP koalisyonunda yeniden başbakanlık koltuğuna oturdu.
Sağlık sorunlarıyla ilgili zaman zaman spekülasyonlar yapılan Bülent Ecevit, 4 Mayıs 2002'de rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. Tedavisi aralıklarla sürdü. Bu süreçte partisinden art arda gelen istifalar sonrasında koalisyon hükümeti TBMM'deki sayısal desteğini yitirirken, 3 Kasım 2002'de yapılan erken genel seçimlerde yüzde 1.22 oy alan DSP, parlamento dışında kaldı.
Halefini ilan etti
Genel başkanlıktan ayrılma kararını 3 Kasım seçimlerinden önce olduğu gibi seçimlerden sonra da zaman zaman dile getiren Bülent Ecevit, 22 Mayıs 2004 tarihinde düzenlediği basın toplantısıyla halefini ilan etti ve görevi Genel Başkan Yardımcısı Zeki Sezer'e devretmek isteğini belirtti. DSP 6. Olağan Büyük Kurultayı'nda 1954 yılında CHP Çankaya Gençlik Ocağı'na üye olarak başladığı aktif siyasi yaşamına son veren Bülent Ecevit'in, pek çok kitabı bulunuyor.
Ecevit, şiir ve siyasi nitelikteki kitaplarının yanı sıra bazı ünlü yazarların eserlerini Türkçe'ye çevirdi. Ecevit'in şiirleri, Federal Almanya, Sovyetler Birliği, Romanya, Yugoslavya, Danimarka ve İsveç'te de yayınlandı. Ankara Üniversitesi'nde İngiliz Dil ve Edebiyatı, Londra Üniversitesi'nde Sanskrikt, Bengalce, Sanat tarihi bölümlerine devam eden Bülent Ecevit, 1985 yılında Hamburg Üniversitesi'nde bir sömestr ders verdi.
Ecevit, yasaklı olduğu dönemde ve daha sonra başka Avrupa üniversitelerinde, 1988 yılında ise çeşitli Amerikan üniversitelerinde konferanslar verdi.(BB)